AHDE VEFA ve AYILAR

AHDE VEFA ve AYILAR

Ahde vefa ile ilgili her yazı okuduğumda içim acır. Ya hatalı olmasına rağmen sığınılacak limandır ya da hakikaten haksızlığa uğranmışlıktır....

Ahde vefa ile ilgili her yazı okuduğumda içim acır. Ya hatalı olmasına rağmen sığınılacak limandır ya da hakikaten haksızlığa uğranmışlıktır. Özellikle bu devirde her şey para ile endekslendiği için sıkça duyulmaktadır. Geçen yazımda asgari ücret rezilliğini dile getirmiştim. Herkes asgari ücretle insanların nasıl geçindiğini hayretle sorarken ve araştırılıp tez yapılmalıdır derken,  kendi iş çevrelerinde yenilen herzeyi !!! görmezden gelip yok saymayı marifet sanmışlardır. Evet tekrar söylemem gerekirse,  asgari ücretle azami hizmeti beklemek hakkımız sanma gafleti içindeyiz.

Şimdi AHDE VEFA ya gelelim. Elimde ona yakın dosya var. Mahkeme dosyası. Bunlar tam bir aymazlık kanıtı. Bu hem lojistik hem de gümrük sektörü ile ilgili. Zaten her sektörde geçerli bir durum. Çünkü hayat kazanca ve paraya endekslenmiş vaziyette. Yağı çıkartılan sinekten tekrar yağ çıkartma çabası. Doğal olarak her kes hayatından şikayetçi. Yıllardır hizmet verdiğiniz şirket size sudan ucuz bahanelerle ‘artık yollarımız ayrılıyor,  kendine iş bul’ diye kapıyı gösterebiliyor. Hatta tazminat vermemek için suçlar üretmeye çalışabiliyor.

Eskiden hiç değilse bir teşekkür yazısı verilirdi. Şimdi suratlar mahkeme duvarı. . .

Çünkü daha ucuz eleman kapıda hazır. Kariyeri,  bilgisi,  deneyimi vs. yokmuş çok önemli değil. Gümrüklerde işlemler bilgisayarla yapılıyor. Nasılsa problem çıkarsa bir şekilde halledilir mantığı tavan yapmış durumda. Tek kıstas bedava çalışılması. Bu durum işverenin haleti ruhiyesinin göstergesidir. . Onun da dayanağı var. Müşterisinin bastırarak fiyat kırdırması.

İşte can alıcı nokta gelir/gider tablosu. Tabii olarak içine de yüzsüzlüğü de katmayı ihmal etmemek gerek. Bu pazarda AYI durumu söz konusu. Ayı derken hakaret veya hayvan algılamayalım lütfen. Zor şartlarda menfaat elde etme içinde olanlar için finansal çevrelerde kullanılıyor. Veya köpek balığı da denebiliyor. Mükellef iş veren durumunda olduğundan,  hizmet aldığı yere,  hizmet veren çalıştırdığı elemana,  çalışan eleman daha alt kadroda olana,  daha alt kadroda olan önüne gelene ve kraldan kralcı her kese AYILIK yapıyor. Bu kısır döngü içinde sıra tekrar işverene ve nihayetinde asıl işveren mükellefe geliyor. Tam bir kedi kuyruk hikayesi. . .

Dosyalardan bahsetmiştim. Olan vakalara bakınca; Gümrük müsteşarlığından onanarak ilan edilen asgari ücret,  mükellefler tarafından her şirkete miktar ve limit ne olursa olsun bu asgari ücretle çalışın diye emir vermiş. Müşavirlik şirketi zaten kılıcın keskin yanına dayanmış ve mecburen boyun eğmiş. İlan edilen ücretlendirme tablosunda ayırım olmasına rağmen dayatmaya hayır diyememiş. Çünkü kapıda bekleyen yüzsüz AYI'lar daha ucuza çalışmak için sıra tutmuşlar. Aba altından sopa değil,  ,   aleni ısrarlar yani. Sıra iş yapmaya gelince maliyetleri aşağı çekebilmek adına her kes elinden fazlasını zorlayarak yapma durumunda kaldığından,  yıllarca çalışan kalifiye,  nerede ise uzmanlaşan elamanına kapıyı göstermiş. Ailesi,  çocuğu ve geçim kaygısı hak getire. Yeni eleman elinden geldiğince iş yapmaya çalışıyor ama tecrübe ve beceri önünde duvar gibi duruyor. Çok kolay atlatılacak badire hem kendisine hem de şirketine buz dağı gibi geri dönüyor. Gelsin para cezaları,  gelsin kaçakçılık maddeleri. Doğal olarak o asgari ücretle çalışacaksın diye yırtınan şirket aynı suçlama ile yüz yüze. Sonra müşavir böyle yaptı,  böyle söyledi hikayeleri ve yakınmaları.

Halbuki yıllardır en kaliteli ve en iyi hizmeti almışsın. Başın ağrımamız,  canın yanmamış.  Eee rekabet var daha ucuz,  daha ucuz ve gene daha ucuz. Alın size daha ucuz ve görün anyayı Konyayı. Oh olsun demek mümkünse oh olsun. . .

Mükellef yemiş cezayı,  aynı tebligat müşavire gelmiş. Şimdi yırtınma çabası. Hele müşavir de tecrübesiz ise,  yandım gülüm keten helva. Al başına belayı. Mahkeme abuk sabuk dosyalar

içinde yüzüyor. Firma bağırıyor DAHA ÖNCE ÇEKTİK BİR ŞEY OLMADI. ŞİMDİ NİYE?

Şimdi bedava sirke olduğu için denemiyor. Sen ettin sen buldun. Aylarca eşyan gümrükte çürüyor,  ardiye veya demoraj ücretleri tam bir yıkım. Malın transferini yarım yapmışsın gönderici boza pişiriyor. Hadi hayırlısı. Asgari ücrete azami hizmet işte böyle gerçekleşiyor.

Ama akıl aynı akıl. Ta ki duvara toslayana kadar.

Bir de ayran budalası gibi iş kaptım diye sevinen o AYI'ya ne demeli? Aman alınmayın bahsettiğim ortamı fırsata çevirmek isteyen gümrük müşavirine finans çevrelerin isimlendirmesinden bahsediyorum. . . Kanlı Kapitalizm gibi yani. Yoksa AYI vallahi,  billahi sevimli ve suçsuz bir hayvandır.

Biz de işte böyle dosyalardan para kazanıyoruz ne yapalım. Fırsatçıyız vesselam.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.