Akaryakıtta büyük operasyon

Akaryakıtta büyük operasyon

Edinilen bilgilere göre üst kurul, marker oranı düşük ve bozuk akaryakıt satan istasyonlara 120 bin, ana dağıtım ve rafineri şirketlerine ise 600 bin...

Edinilen bilgilere göre üst kurul, marker oranı düşük ve bozuk akaryakıt satan istasyonlara 120 bin, ana dağıtım ve rafineri şirketlerine ise 600 bin lira ceza kesmeye başladı. Kurul, idari soruşturmanın yanında ayrıca, mevzuat gereği savcılıklara da suç duyurusunda bulunuyor. Soruşturmalardan bunalan akaryakıtçılar, kuruldan soruşturmaların durdurulmasını istedi. Üst kurul yetkilileri ise adli makamlara intikal ettirilmiş bir konuya müdahalenin mümkün olmadığını, bunun için kanuni değişiklik gerektiğini belirtiyor. Petrol Piyasası Kanunu, kurumca belirlenen seviyede ulusal marker içermeyen akaryakıtı 'kaçak petrol' olarak tanımlıyor ve bu suçu işleyenlere hapis cezası verilmesini öngörüyor.

Enerji Üst Kurulu, akaryakıt kaçakçılığını önlemek için Ocak 2007'den itibaren ulusal marker (işaretr) uygulamasını başlattı. Piyasada satışa sunulan akaryakıt ürünlerine gümrük ve rafineri çıkışlarında belirlenen oranlarda marker eklenmesine başlandı. Ancak, geçen yıl mart, mayıs ve temmuz aylarında Emniyet, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, jandarma, Enerji Üst Kurulu ve Maliye denetmenlerince akaryakıt bayilerine yönelik marker denetimleri yaptı. Denetimlerde bayi ve şirketlerden alınan numuneler TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu)'a gönderildi. Buradaki inceleme sonucunda bozuk çıkan numuneler Enerji Üst Kurulu'na gönderilmeye başlandı. Hemen harekete geçen üst kurul, bozuk çıkan numunelerle ilgili idari soruşturma başlattı. Bayilere 120 bin, ana dağıtım ve rafineri şirketlerine 600 bin lira ceza kesiliyor. Kurul ayrıca adli makamlara da suç duyurusuna bulunuyor. Soruşturmalar sektörde ciddi endişelere neden oldu. Bozuk numunelerin TÜBİTAK ölçüm cihazlarının hatalı ölçümlerinden kaynaklandığını ileri süren akaryakıtçılar, üst kuruldan soruşturmaların durdurulmasını ve adli makamlara da bilgi verilmesini istedi. Kendilerine yönelik soruşturmaları haksız bulan sektör temsilcileri, ortak bir deklarasyon hazırlayarak kuruma sundu. Raporda, aralarında rafineri ve dağıtım şirketlerinin çok büyük bir bölümü olmak üzere, sektörün nerede ise tamamı hakkında kaçak akaryakıt soruşturması başlatıldığı kaydedildi. Deklarasyonda sektörün talepleri şöyle dile getirildi:

"Marker saha denetim cihazlarıyla sadece TÜBİTAK'ta bulunan analiz cihazları zaman zaman yanlış ölçüm yapabiliyor. Bu da sektörü maddi-manevi zarara sokuyor. Bunun için marker ve marker cihazlarının teknik güvenilirliğiyle ilgili bağımsız bir denetim yapılmalı. Haksız suçlamaların önlenmesi için rafineri, dağıtım şirketi ve bayi zincirinde tanımlanan miktarda (8 ppm) marker eklenmesine rağmen ölçüm sonucu yüzde 100'ün altında çıktığı durumlarda izin almak şartıyla şirkete yüzde 100'ü sağlayacak şekilde ilave marker verilsin. Akaryakıtın kaçak sayılabilmesi için sadece marker kriterine bakılmasın. Markera ilave stok hareketleri, vergi kayıtları vb. deliller de göz önünde bulundurulsun."

Adlî soruşturma endişesi

Akaryakıt ürünlerinde eksik marker çıktığı gerekçesiyle idari ve adli soruşturmaya maruz kalan akaryakıt şirketlerini en çok adli soruşturmalar korkutuyor. Çünkü, savcılıkların yürüttüğü soruşturmalarda suç unsuru kesinleşmesi halinde hapis cezası söz konusu.

Soruşturmayı durdurmak için kanunî düzenleme gerekiyor

Sektörün önde gelen temsilci kuruluşlarının EPDK'ya hitaben hazırladığı ve 'Bilgi için Meclis Enerji ve Sanayi Komisyonu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Enerji Bakanlığı ve TÜBİTAK Ulusal Marker Metroloji Enstitüsü' denilen yazıda sektör, adli ve idari soruşturmaların durdurularak, markerın sağlıklı çalışıp-çalışmadığı konusunda bağımsız bir denetim yapılması isteniyor. Ancak, Petrol Piyasası Kanunu ve EPDK'nın ilgili mevzuatı, denetimlerde ve ölçüm sırasında belirlenen oranların dışında çıkan akaryakıt, 'kaçak petrol' sayılıyor. Üst kurulun sadece numuneleri yeniden kontrolü sürecine müdahalesi söz konusu. Adli mercilere bildirilen bir konuya müdahale etmesi ise mümkün değil. Sektör çevrelerinden alınan bilgiye göre adli ve idari soruşturmaların durdurulması için geniş çaplı mevzuat değişikliği gerekiyor. Yönetmenlik, tebliğ ve kurul kararı gibi değişiklikleri üst kurul yapabiliyor. Kanuni değişiklik için Meclis'te yeni bir düzenleme gerekiyor. Üst kurul, markerla ilgili ilk köklü yönetmenlik değişikliğini Şubat 2008'de yapmış ve marker suçlarını uygulamanın başladığı 1 Ocak 2007 itibarıyla affetmişti.

ZAMAN 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.