"Alfa Romeo kullanmak bir tutku"
Alfa Romeo 100 senedir kendi değerini koruyarak günümüze kadar gelen, hız tutkunlarının en çok tercih ettiği otomobil markalarından birisi. 1910 yılında...
Alfa Romeo 100 senedir kendi değerini koruyarak günümüze kadar gelen, hız tutkunlarının en çok tercih ettiği otomobil markalarından birisi. 1910 yılında ilk otomobilini yapan Alfa o günden bu güne tasarım, sportif ruhu, müşterilerine verdiği konfor hissiyle, sürüş keyfinden asla taviz vermemiş. Klasikleşmiş bu markanın ayrıntılarını Alfa Romeo İş Birimi Direktörü Altan Aytaç ile konuşuyoruz.
Öncelikle iilginç bir logo tasarımınız var. Ne anlama geliyor üzerindeki işaretler?
Bu Alfa ailesinden gelen bir marka logosu. Çok çeşitli rivayetler var ama en çok söylenen, çocukları zehirleyen bir canavara karşı savaşan bir kahramanlık öyküsünün betimlemesi. Bir kahramanlık timsali olarak kullanılıyor. Logodaki kırmızı haç da bir nevi soyluluğu gösteriyor. O zamanlar neredeyse tüm Avrupa'da soylu aileler bu işareti soyluluk göstergesi olarak kullanıyor.
Alfa Romeo'yu nasıl tarif edersiniz?
Alfa Romeo bir tutku . Bu tutku sportif başarılarından, dizaynından, değerlerini korumasından geliyor. Bazı şeylerin ruhu vardır...Alfa'nın da ruhu hız tutkusu ve gücün somutlaşmış hali.
Gören herkes aynı duygulara kapılıyor mu?
Aslında hayır. Alfa Romeo'nun garip bir tarzı var. Ya ilk görüşte aşık oluyorsunuz ve ondan kolay kolay vazgeçemiyorsunuz yada sizin için özel bir şey ifade etmiyor bir daha dönüp bakmıyorsunuz. Ama bu çok az oluyor, heleki aracı bir kere kullanmışsanız.
Otomobil tutkusu nedir?
İki tür otomobil kullanıcısı vardır. Birincisi bir yerden bir yere gitmek için dört tekerlek arayanlardır. Güncel hayatın içerisinde kendi sıkıntılarını içinde arabayı kullandıklarını bile fark etmez arabalarını önemsemezler. Bir de arabasını dostu gibi görenler vardır. Bu insanlar bir tutku içerisinde 'gece 11 olsa da arabama binip bir gazlasam' diye düşünen, fırsat bulduğu her hafta arabasına bir insan muamelesiyle yaklaşarak, aksesuarlarını tamamlamaya çalışan insanlardır.
Alfa kullanıcıları hangi grupta?
Alfa Romeo bu ikinci kısma hitap ediyor. Bir markanın zaten bu kadar duygusal öğeler üzerine yoğunlaşıp, bu kadar sene yaşaması, ticari hayatın ve rekabetin yoğun olduğu böyle bir zamanda başka türlü olmaz. Çünkü arada duygusal bir boyut var. tutkuyla Alfa'ya bağlı olanlar sıfırı pahalı geliyorsa eski modelleri tercih ediyor. Örneğin bugün 144'leri sokaklarda bolca görürsünüz. Bu insanların neden hala otomobillerini yenilemediklerini sorarsanız hepsi aynı cevabı vereceklerdir. Dzay, sürüş keyfi, konfor...
Sportif, hızlı ve güçlü üstelik çok tasarruflu
Dizel motorun spor otomobillerde olması hep sorgulanmıştır. çünkü dizel güç benzin hız demektir. Ama Alfa Romeo mucidi olduğu multijet teknolojisi sayesinde bu kanının tarih olmasını sağlamış. Çünkü bu motorlar hem az yakıt tüketiyor hem dehız ve güç deneyimini sürücüsüne fazlasıyla yaşatıyor. İyi ama ya ses sorunu? İşte bu sorunun cevabını da Alfa Romeo İş Birimi Direktörü Altan Aytaç veriyor, ?Alfa G. Ürün kapsamındaki sportif otomobillerden biri. 1.9 dizel Qt teknolojisi ile yakın zamanda piyasaya sürüldü. İlk baştaki düşünce dizel motorun sesi spor otomobile nasıl yansır' yönünde oldu. Fakat izolasyon teknolojisi gelişince böyle bir sıkıntı kalmadı.?
DİZEL SATIŞI ARTTIRDI
Pazarın oranlarına baktığınız zaman dizel motorun payı giderek artıyor. Fiyatlar motorizasyona, vergiye göre değişiyor ama 3-4 bin Euro farkla dizel motorlu araca sahip olabiliyorsunuz. Fark bizde yüzde 5 bile değil. Dizelin üstünlüğü giderek yayılıyor.
Teknolojide ilklerin markası
Alfa Romeo tutkusunun arkasında teknolojik yatırımları ve sportif başarıları bulunuyor. Alfa Romeo'nun 1950 yılında başlayan Formula 1'in ilk iki şampiyonluğunu kazanıyor. Ferrari'nin kurucusu Enzo Ferrari o zaman Alfa Takımının pilotlarından biri olarak görev yapıyor. 1930'lu yıllarda 8. silindir motoru ilk geliştiren Alfa Romeo oluyor. Dizel teknolojisini ve multijet teknolojisini ilk ortaya çıkarıyor ve spor arabalara ilk kez entegre ediyor.
ALFA'NIN FANLARI YÖNÜMÜZÜ ÇİZİYOR
Evet hatta bir fun kulübümüz bile var. Net üzerinden aktif ve 3 binden fazla üyesi bulunuyor. Markanın en büyük güç aldığı aktörlerden biri de bu kadro. Çünkü müşteri, satıcı bayi, distribütör bir araya geliyor, aynı duyguları paylaşıyor,hatalar açıklıkla dile getiriliyor, doğrular taktir ediliyor. Bir anlamda bize yön veriyorlar. Büyük bir takım, bir aile gibiyiz. Otomobillerini seven, markasıyla gurur duyan, birlikte olmaktan keyif alan insanlar ortaya çıkıyor. Bunu sıklıkla buluşarak da gösteriyorlar. Bu iş biraz otomobil işi olmaktan da çıktı. Bir marka onları birleştiriyor ve bir dostluk başlıyor.
Satışı ikiye katlayacağız
Alfa Romeo 2010 yılına kadar satış rakamlarını 300 bine çıkarmayı planlıyor. 2007 satış rakamları 153 bin olarak gerçekleşmiş. 2008'de de benzer olarak 150 bin gibi bir hedef var. Ancak Alfa satışı 2010 yılına kadar iki katına çıkarmayı planlıyor. Peki neden üç yada dört kat değil sorumuza Altan Aytaç stratejik bir cevap veriyor, ?Burada bir denge var. Biz 500 bin planlamıyoruz. Markanın gittiği yönü ve pozisyonu kaybetmeden doğru atışlar yapmak çok önemli. Bunu yaparken de özellikle Fiat markasıyla ayrıştırmaya çalışıyoruz. Farklı müşteri profiline hitap edecek, satış ve sonrasında Alfa Romea markasını hissettirecek yapılanması olacak. Bu marka büyüyecek, gelişecek.?
YENİ ŞAFAK
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.