Ekonomiye 81 milyar TL katkı sağladı
Türk Telekom CEO'su Dr. Doany, şirketin yatırımların dışında, özelleştirme sürecinden bu yana Hazine'ye lisans bedelleri, vergiler, halka arz getirileri ve Türk Telekom'un ekonomiye toplamda 81 milyar lira katkıda bulunduğunu söyledi.
Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Dr. Paul Doany, şirketin 2017 performansı ve gelecek yıla ilişkin öngörülerini anlattı. Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün, inovasyon ve teknolojinin asıl yaygınlaştırıcısı olmasıyla ekonomik kalkınmada oldukça kritik bir role sahip olduğunu belirten Doany, "Rakamlarla ifade etmek gerekirse, sektörde gerçekleşen her yüzde 1'lik büyüme, kişi başına düşen milli gelirde yüzde 1,8'lik bir artış yaratırken, genişbant penetrasyonunda kaydedilen her yüzde 10'luk artış da dünya GSYH'sine yüzde 1,4'e varan bir katkı sağlıyor. Bu sebeple Türkiye, son yıllarda bilgi ve iletişim teknolojileri sektörüne yönelik çalışmalarını daha da artırarak bu alanda söz sahibi olmak için tüm imkanlarını seferber etmiş durumda. Bu doğrultuda 2017’de Türkiye’de sektörün sürekli ve hızlı büyüdüğünü, 2018 yılında da bu ivmeyle devam edeceğini öngörüyoruz." Şirketin 2017'de güçlü büyüme yakaladığını dile getiren Doany, son bir yılda organizasyonel yapıda önemli değişiklikler yaptıklarını, bu süreçte müşterilere yaklaşımlarını tamamen değiştirdiklerini anlattı. Bu yıl ülke çapında teknolojik dönüşüme yatırımları sürdürdüklerini ifade eden Doany, şöyle devam etti: "2017'nin sadece ilk 9 ayında toplam 1,5 milyar lira yatırım gerçekleştirdik. Türk Telekom olarak 2005 yılındaki özelleştirmeden bu yana, Türkiye'nin dijital dönüşümüne, başka bir deyişle fibere, GSM şebekelerine, tüketici ürün ve hizmetlerine 29 milyar lira yatırım yaptık. Türkiye'ye ve müşterilerimize daha iyi hizmet edebilmek için yaptığımız bu yatırımların dışında, özelleştirme sürecinden bu yana Hazine'ye lisans bedelleri, vergiler, halka arz getirileri ve Türk Telekom'un ödediği temettüleri göz önüne alırsak Türk Telekom, toplamda ekonomiye 81 milyar lira katkıda bulundu. 2018 yılında da 5 yıllık planımız doğrultusunda hem müşterilerimize yeni nesil ürün ve hizmetler sunmak için hem de Ar-Ge çalışmalarımıza yapacağımız yatırımlarımızla, yerli teknoloji üretimi adımlarımızla, Türkiye'nin teknolojiyi sadece alan ve kullanan değil, üreten ve ihraç eden bir ülke konumuna gelmesine de katkıda bulunmaya devam edeceğiz."
"Ülke çapında dijital eşitliğin sağlanması hayati öneme sahip"
Doany, internetin ülkeler için ekonomik ve toplumsal etkilerine değinirken, "Bağımsız bir araştırma şirketi raporuna göre, Türkiye'deki sabit genişbant penetrasyonunun 25 puan artması, 2023 yılına kadar Türkiye'nin milli gelirine kümülatif 130 milyar dolar ekleyebilir ve fazladan yarım milyon net iş imkanına yol açabilir. Bu doğrultuda Türkiye'nin hedeflediği kalkınma atağını gerçekleştirebilmesinde internetin kilit bir rolü bulunuyor." ifadelerini kullandı. İnternet ve mobilde daha hızlı büyüyeceğimiz bir döneme giriyoruz. Mevcut altyapımızı kullanarak daha uygun koşullarda internet hizmetini, daha fazla sayıda eve ulaştırmayı hedefliyoruz" diyen Doany yakın gelecekte ana odak noktalarından birinin 5G teknolojileri olacağını vurguladı. Doany, "Türk Telekom olarak iştiraklerimiz Argela, İnnova ve Sebit ile hem ülkemizde hem de uluslararası pazarlarda yeni nesil teknolojilerin geliştirilmesine odaklanıyoruz. İştiraklerimizle yarattığımız bu teknoloji ekosistemiyle birlikte teknoloji kullanımının yaygınlaştırılması, teknolojiyi geliştiren bir şirket olma ve yeni nesil teknolojileri uluslararası piyasalara sunarak teknoloji ihraç eden bir ülke olma hedefiyle çalışıyoruz. Türk Telekom'la Türkiye, artık sadece teknoloji kullanıcısı değil, aynı zamanda küresel teknoloji geliştirenler arasında yer alıyor." şeklinde konuştu.
"Türk Telekom, cari açığın azaltılmasına katkı sağlayacak"
Şirketin 5G teknolojileri başta olmak üzere, sadece teknoloji kullanıcısı değil, artık teknoloji geliştiricisi olduğunu belirten Doany, ABD merkezli Open Networking Foundation'un (ONF) yönetimine giren Türk Telekom'un, Türkiye'nin cari açığının azaltılması, vatandaşın iletişim kalitesinin artmasına kadar çeşitli alanlarda fayda yaratacağını söyledi. Doany, "Dünya standartlarındaki teknolojilerin üretildiği bir merkezin kalbinde ve mutfağında yer alacağız. ONF ile yakın ve aktif bir iş birliği içinde çalışacak olan Ankara'daki 5G Mükemmeliyet Merkezi'nde yapılan Ar-Ge çalışmaları ile 5G teknolojisiyle hayatımıza girecek olan yenilikçi ürün ve servisleri geliştireceğiz." dedi. Açıkladıkları 5 yıllık stratejik planın, Türkiye'nin geleceğine, şirketin pozisyonuna ve büyüme potansiyeline olan güvenlerinin göstergesi olduğunu belirten Doany, şöyle devam etti: "Birçok telekom şirketinin 3'er yıllık stratejik planlar hazırladığı bir dönemde, Türk Telekom olarak belirlediğimiz 5 yıllık stratejik plan kapsamında iki önemli alana odaklanacağız. Bir yandan ülkemizdeki her bireyin günlük hayatına dokunan yeni ürün ve hizmetlerimizle kitlesel pazarda karlı büyümemizi sürdürürken, bir yandan da uluslararası iş birlikleri ve iştiraklerimizin de sağladığı sinerjiyle Ar-Ge'ye daha fazla odaklanacağız. Akıllı şehirlere ve geleceğin teknolojilerine daha fazla yatırım yapacağız. Böylece geliştirdiğimiz katma değeri yüksek çözümlerimizle Türkiye'nin en iyi şirketlerinin dijital dönüşümüne liderlik etmeyi planlıyoruz. Türkiye'nin hedeflediği kalkınma atağını gerçekleştirebilmesinde internetin kilit bir rolü bulunuyor. Bu kapsamda kitlesel pazarda sabit internette büyümeye daha fazla odaklanacağız." "2018 yılına çok dinamik ve güçlü gireceğimize inanıyoruz" Dr. Paul Doany, internet ve mobilde daha hızlı büyüyecekleri bir döneme girdiklerini ifade ederek, halihazırda ikinci oldukları TV pazarında 5 yıl içerisinde liderlik pozisyonuna ulaşma hedefleri bulunduğunu söyledi.
Doany, devamla şunları kaydetti:
"Türk Telekom olarak 2018 yılına çok dinamik ve güçlü gireceğimize inanıyoruz. Günümüzün sürekli değişen dünyasında daha küçük ve çevik şirketlerin yeni teknolojiler inşa etmede hızla yol aldığını görüyoruz. Biz de yeni teknolojiler geliştirecek küçük şirketleri güçlendirmek için Türkiye telekomünikasyon sektöründe bir ilke daha imza atarak kurumsal yatırım şirketi kurma kararı aldık. Girişimcilik ortamını destekleyeceğimiz bu adımla, gelecek vadeden küçük şirketlere yatırım yapmak önümüzdeki dönemde öncelikli hedeflerimizden biri olacak. Ülkemizdeki küçük şirketlerin ve fikirlerin desteklenmesiyle ithal edilen hizmet ve ürünler yerli sermaye tarafından karşılanacak ve bu da cari açığı azaltabilecek. Kurumsal girişim sermayesi yoluyla yatırım yapacağımız girişimler, 5G, akıllı şehirler, yapay zeka gibi alanlarda faaliyet gösteren yenilikçi teknolojilere de odaklanacak. Bu alanda öncelikli olarak sağlık ve enerji sektörlerinde risk sermayesi yatırımları yapacağız." Mobil aplikasyonlar, elektrik dağıtım şirketleri iş birlikleri ve ekosistemi geliştiren teknoloji fikirlerinin, yatırım yapacakları öncelikli yeni iş alanları olacağını vurgulayan Doany, özellikle elektrik dağıtım şirketleriyle yapmayı planladıkları iş birliklerinin Türkiye'de internet penetrasyonunun yaygınlaştırılmasında önemli adım olacağını bildirdi. (Kaynak: AA)
LOJİPORT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.