Ford Cargo inşaat serisi yenilendi

Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay, Ford Cargo İnşaat serisini 15 milyon dolar tutarında bir yatırımla yenilediklerini, yeni ürün gamıyla pazar paylarını yüzde 25'e çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.

Ford Cargo'nun 10 modele sahip yeni inşaat serisi, Antalya Expo Center'de düzenlenen toplantıyla tanıtıldı.

Nuri Otay, burada yaptığı konuşmada, bu yıl 50. yılını kutlayan Ford Otosan'ın hatlarından ilk inen aracın bir F600 kamyon olduğunu anımsattı.

Otay, sonraki yıllarda üretimini pekiştirerek Ar-Ge geliştirme ve ürünü baştan sona yaratma yeteneğini elde eden Ford Otosan ve ortağı Ford Motor Company'nin hedefinin her zaman tüketici beklentilerini tam anlamıyla karşılayan ürünleri pazara sunmak olduğunu söyledi. Ford Cargo İnşaat serisinin de bu beklentileri karşılamak üzere dizayn edilip üretildiğini anlatan Otay, ''Cargo yeni inşaat serisi, Ford Otosan'ın bugüne kadar inşaat serisi ağır vasıtalar için yaptığı en büyük yatırım ve geliştirmedir'' dedi.

Global ölçekli büyüme planı çerçevesinde Ar-Ge mühendislik merkezlerinde şu anda 800'ün üstünde mühendisin çalıştığını anlatan Otay, bu projede de muhtelif safha ve detaylarda tamamen Türk mühendislerinin çabasıyla global anlamda bir ürün olacak çapta bir aracı geliştirdiklerini ifade etti.

Yeni inşaat serisinde öne çıkan özelliklerin sağlamlık, dayanıklılık ve düşük kullanım maliyeti olduğunu vurgulayan Otay, ''İnşaat serisini biz çok uzun süre, çok ağır koşullarda test ettik. Türkiye'deki en ağır çalışmaların olduğu maden ocaklarında 12 ayı aşkın sürede 1 milyon kilometreden fazla test ettik araçlarımızı'' dedi.

Otay, inşaat serisinin Türkiye pazarı yanında doğu Avrupa, Rusya, Bağımsız Devletler Topluluğu'nun tamamı, Türki Cumhuriyetler, Ortadoğu, Körfez, orta Afrika ülkelerine kadar birçok bölgede satılacağını bildirdi.

Nuri Otay, ağır ticari araç sektörüne verdikleri önemin ve odaklanmanın bir göstergesi olarak tüm satış pazarlama, ürün geliştirme ve üretim fonksiyonlarını Cargo İş Birimi adıyla bir çatı altında topladıklarını aktardı.

-PAZARDAN ALDIKLARI PAY-

Soruları da yanıtlayan Otay, kalkınma hamlesine giren Türkiye'nin ihtiyacı olan ve teknolojiyi en üst düzeye vardırıp sert arazi koşullarına en uygun aracı yapmak için giriştikleri projenin geliştirilip tamamlanmasının 2-3 yılı aldığını, 1 yıldan fazlasının sadece testlerle geçtiğini söyledi.

Pazardan aldıkları paya ilişkin bir soru üzerine de Otay, şu karşılığı verdi: ''Yıllık ortalamasına baktığımızda yüzde 12-13 mertebelerinde seyreden inşaat serisi gamında pazar payımız vardı. Bu yıl nisan ayında çıkardığımız, mayıs ayından itibaren satışa sunduğumuz ilk grup, aralık ayında vereceğimiz yeni grup, ondan sonra da segmentin içinde birtakım detay uygulamalara yönelik, özel araç uygulamalarına yönelik ürün detaylarını da tamamladığımızda, biz yüzde 25'e ulaşacağımızı, yani kabaca 2'ye katlayacağımızı mevcut payımızı düşünüyoruz.''

-''FİYATLARIMIZ REKABETÇİ OLACAK''-

Otay, fiyatlarının rekabetçi olacağını, sadece satın alma fiyatı değil aynı zamanda kullanım maliyeti konusunda da fark yaratacaklarını dile getirdi.

Kamyonlardaki her parçanın en dayanıklı şartları sağlayacak şekilde, dünyanın en önde gelen imalatçılarıyla geliştirildiğini anlatan Otay, global bir şirket oldukları için rekabetçi maliyetleri elde ettiklerini söyledi.

Bir soru üzerine de Otay, ''Bakım maliyetlerinin düşüklüğü; bir, daha seyrek bakım gerekeceği, iki, arıza oranının düşük olacağı, üç, parçaların birim maliyetinin müşteriye rekabetçi olacağı. Müşterinin bu seriyi aldığında cebinden 2 yıl ya da 5 yıl boyunca çıkacak toplam paranın daha az olacağı iddiasıyla yola çıktık. Garanti maliyetlerimizin, kamyonumuza güvendiğimiz için artmasını değil düşmesini bekliyoruz'' dedi.

-''GLOBAL OLARAK FORD İLE BİRLİKTE OLACAĞIZ''-

Uluslararası pazarda satışlara ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Otay, zaman içerisinde globalleşen markalar çerçevesinde ihracatın, kendilerinin birkaç yıldır açıldığı bir konu olduğunu belirterek, şöyle devam etti: ''Şimdi global özellikleri barındıracak ürünleri üretmeye başladık. Bunların ilk adımlarını bu yıl attık. Şu anda detaylarını açıklayamam ama global araç, ağır vasıta üreticisi olma yönünde bir yol haritasıyla devam edeceğiz. Dolayısıyla sadece iç pazar için değil geliştirdiğimiz kamyonlar. İleriye yönelik planımızda da satış ağımızı tamamen global hale getirmek var. Bu projenin birlikteliğinde global olarak Ford'un da, birlikte olacağımız, birlikte yürüyeceğimiz bir projelendirme planımız var.''

Otay, fabrika kapasitesi ve gelecek yıl satış hedeflerine ilişkin soru üzerine, kapasitelerinin 10 bin araç olduğunu söyledi.

Pazarın dinamik olduğunu, 2010 yılının hem toplam pazar hem ağır vasıta pazarı olarak beklenenden daha hızlı geliştiğini anlatan Otay, ''2011 yılının geçmişte yapılmış 5 yıllık planlarda ve sonrası birtakım sayıları var. Ancak bunları dönüp revize etmemiz gerekecek. Bir süre daha izleyip ondan sonra planı açıklayacağız bu nedenden dolayı. Ama 'inşaat segmentinde yüzde 25 pazar payı var hedefimiz var' dedik. Toplam pazar payı hedefimiz de yine yüzde 20'nin üzerine çıkacak bir hedefimiz olacak'' diye konuştu.

Yeni inşaat serisinde Ar-Ge yatırımının maliyetine ilişkin bir başka soru üzerine de Otay, serinin geliştirilmesi ve üretilmesi için harcanan toplam paranın 15 milyon doları tutacağını bildirdi.

-''BÜYÜME OLACAK ÜLKELER HEDEF PAZARLARIMIZ ARASINDA''-

Ford Otosan Genel Müdürü Nuri Otay, global anlamda bu ve bundan sonraki projelerde Ford ile ortak hareket etme prensibinin ağır basacağını vurgulayarak, ''Dolayısıyla bu da satış teşkilatından ileriye yönelik yapılanmalara kadar mevcut imkanlardan faydalanma. Dünyanın en büyük üreticilerinden biri. Bazı bölgelerde kamyon ürünü pazarlamasa dahi, bizle birlikte veya (Ford) Güney Amerika ile birlikte ulaşılacak ülkelerde muhakkak yapılanma olacak'' dedi.

''Transit serisinin kamyona uyarlanması diyebilir miyiz?'' sorusuna ise Otay, ''Belki o kadar demek doğru olmaz. Zira Transit gelmiş geçmiş markalar üstü bir ürün. Burada bahis konusu olan şu anda gelişmekte olan ülkeler, buralarda büyüme var. Büyüme olacak ülkeler bizim hedef pazarlarımız arasında'' karşılığını verdi.

-''KAPASİTE ARTIRMAYA HAZIRIZ''

Ford Otosan Genel Müdür Başyardımcısı Ted Cannis de bir soru üzerine yıllık 10 bin adet üretim kapasitesinin şu an yeterli olduğunu, ancak talep olursa kapasitelerini artırmaya da hazır bulunduklarını bildirdi.

Cannis, Ford'un Güney Amerika'daki birimlerinden kamyon tecrübesi olan birçok kişinin Türkiye'ye geleceğini dile getirerek, kendisinin de daha önce 7 yıl Brezilya, Arjantin ve Venezuella'da görev yaptığını belirtti.

Cargo İş Birimi Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Kınay da 2005 yılından bu yana ciddi bir düşüş yaşanan kamyon pazarının geçen yıl 12 bin adet satışla en düşük noktasına geldiğine dikkati çekerek, bu sene toparlanmanın başladığını, yılsonunda 23 bin adet civarında pazarın olacağını tahmin ettiklerini söyledi. Kınay, ''Bizim pazar payımız da bu artan adetlerle birlikte yüzde 17,5 civarında olacak diye beklentimiz var bu sene sonu itibariyle'' dedi.

-''İNŞAAT SEGMENTİ PAZARIN YÜZDE 30'U OLACAK''-

Pazarda 2004'ten bu yana çok büyük değişim olduğunu, yol kamyonu 2004 yılında yüzde 50'nin üzerinde pazar payına sahipken, 2010 yılında payının yüzde 16'lara düştüğünü anlatan Kınay, 2004'te yüzde 17'ler civarında olan inşaat kamyonları pazar payının bu yıl yüzde 25-26 civarında olacağını kaydetti.

Kınay, ''2011-2015 yılları arasında inşaat segmenti pazarın yüzde 30'u civarında olacak. Burada biraz büyüme bekliyoruz. Bizim de bu yeni ürün gamımızla birlikte hedefimiz inşaat sektöründeki pazar payımızı yukarılara taşıyabilmek'' diye konuştu.

Kamyon Satış ve Satış Sonrası Operasyonları Müdürü Emrah Duman ise yeni inşaat serisi araçlarda 9 litre, 360 beygir, 1400 Newtonmetre, Euro5 emisyon seviyesine sahip bir motor kullandıklarını, Türkiye'de Euro4 geçerli olmasına rağmen Euro5'i kullanan sektördeki tek firma olduklarını söyledi.

Duman, daha büyük ve dayanıklı debriyaj, 16 hızlı şanzıman kullandıklarını, araçlardaki bakım aralıklarını kendileri için özel geliştirilmiş bir yağ ile 10 binden 20 bin kilometreye çıkardıklarını, fren sistemini yenilediklerini, araçların şaselerinin hem kalınlığını hem dayanıklılığını yüzde 50 artırdıklarını, araçların yerden yüksekliğini 360 milimetreye çıkardıklarını anlattı.

Toplantının ardından araçlarla test sürüşü gerçekleştirildi.

ZAMAN