İhracatçı, "Çin Tipi" navlun desteği istiyor

İhracatçı, "Çin Tipi" navlun desteği istiyor

İhracatçının cezalandırılmaması gerektiğini savunan sanayiciler, navlun zammının yıllık 1 milyon TL’yi aşan ek lojistik maliyeti anlamına geldiğini belirterek, rekabet güçlerinin azaldığını ve yükü gönderememekten endişe ettiklerini dile getiriyor.

Kur artışı sonrası büyük düşüş yaşanan ithalatta fatura ihracatçıya kesildi, boş dönen TIR’lar nedeniyle navluna yüzde 40’ı aşan zam geldi. İthalatçı yüzünden ihracatçının cezalandırılmaması gerektiğini savunan sanayiciler, yapılan zammın yıllık 1 milyon TL’yi aşan ek lojistik maliyeti anlamına geldiğini belirterek, rekabet güçlerinin azaldığını ve yükü gönderememekten endişe ettiklerini dile getiriyor. “Çin hükümeti alternatif taşımalardaki transit sürelerin uzun olması nedeniyle charter kargo uçakları kiralıyor ve maliyetin bir kısmını kendi karşılıyor” diyen ihracatçılar hükümetten acilen navlun desteği bekliyor.

Eylül ayında DÜNYA, manşetten verdiği haberle kur artışı sonrası ihracat yükünü taşıyan TIR’ların ithalattan boş dönmek zorunda kaldığını, firmaların açığı kapatmak için navluna yüzde 40’a yakın zam yapma hazırlığında olduğunu duyurmuştu. Lojistikçiler, avantaj kazandıkları bu dönemde ihracatçıdan anlayış beklerken, ihracatçı ise navlun farkının yüzde 20’yi aşmaması gerektiğini savunmuştu. Beklenen zam yapıldı, hatta bazı firmalarda zam oranı yüzde 60’a ulaştı.  Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca,  ihracatta işlerinin iyi gittiğini ancak lojistik tarafında büyük sıkıntılar yaşandığını ifade etti. Geçtiğimiz hafta birçok TAYSAD üyesinin telefonla kendisini arayarak bu konudaki şikayetlerini dile getirdiğini aktaran Kanca, “Üyelerimiz bir yandan araç bulmakta zorlanırken diğer yandan yüzde 40’ı aşan navlun zammı ile karşı karşıya. Böyle giderse yükü gönderememekten endişe ediyoruz” dedi.

“TİM ihracatçıyı korumalı”

Türkiye’nin önde gelen ihracatçı firmalarından Arfesan’ın Yönetim Kurulu Başkanı Burtan Arkan da TİM’in ihracatçıyı bu dönemde daha fazla koruması gerektiğini söyledi. Arkan, “Üretimimizin yüzde 95’ini ihraç ediyoruz. Otomotiv sektöründe ihracatta 45. sıradayız. Ülkeye ekonomisine bu kadar katkı sunarken neden ihracatçı olarak biz cezalandırılıyoruz? Haftada 5 araç çıkaran bir firmayız.  İthalattan boş dönen lojistikçiler ihracat navlununa 600 euro zam yapmak istiyor. Bu da bizim için yıllık 150 bin euroya yakın ek maliyet demek. Bunu niye ben fonlayayım? Bu noktada TİM’in bizi koruması gerekiyor. Devlet ihracatı fazla olana daha çok teşvik vermeli. Öte yandan yerli nakliye firmaları yabancılarla rekabet edemez hale geldi. Bunu aşmak için kendi aralarında konsolide olmaları lazım” diye konuştu.    

“Lojistikçiye destek verilmeli”

Bir diğer ihracatçı firma olan Çelikel’in Ticari Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Deniz ise  devletin artan maliyetler konusunda lojistikçiye destek vermesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “TIR’lar ithalattan boş döndüğü için ihracat navlununda 500-600 euro zamdan bahsediliyor. Onları da anlıyoruz ancak,  bu ihracatçı için büyük bir ek maliyet. Mesela benim firmam için bu yıllık 200 bin euro ek lojistik maliyet demek. Bu noktada bence devletin yapması gereken lojistikçiyi desteklemek. Lojistikçi bu farkı ihracat navlununa yansıtmak zorunda kalmazsa biz rutin işimize devam edebiliriz”

Christmas öncesi talep hızlandı

Otomotiv yan sanayin en büyük ihracatçı Kanca’nın İhracat Sorumlusu Fatih Taş, ihracat taşımalarında büyük sıkıntı yaşandığını dile getirerek, eylül ayında boş çekilen ihracat aracı sayısının  84 bin olduğunu söyledi.Yılın ilk 8 ayında ise ihracattan boş dönen araç sayısı yüzde 68 artmıştı. Kur artışına bağlı olarak bir yandan ihracat artışı sürerken diğer yandan yaklaşan christmas döneminin taşımaları daha da hareketlendirdiğini belirten Taş, “Giden ihracat araçları bir süre bekliyor, kontratlı müşterilerine ''aracım yok'' demek istemeyen taşımacılar araçlarını boş çekmek durumunda kalıyor. Kabotaj kanunundan ötürü Sırbistan, Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelere de Türk TIR’lar yük alamıyor. Bulgar bir taşımacı Almanya'dan Bulgaristan’a 1.500 euroya taşıyor. İstanbula 700 km seve seve boş çekiyor. Aracını Türk taşımacılara minimum 4 bin euroya satıyor. Yabancılar her türlü kazanıyor fakat Türk nakliyecilerin dolayısıyla sanayicilerin maliyeti artıyor. Spot navlun piyasası minimum yüzde 60 artmış durumda. Devlet kesinlikle navlun desteğini gündemine almalı. Böyle giderse nakliyede sektörden ayrılmalar ve tasfiyeler olacak, yabancıların eline düşeceğiz. 2019’da lojistik maliyetlerimiz ciddi oranda artacak. Rekabet gücümüz zayıflayacak. Örneğin Çin Hükümeti alternatif taşımalardaki transit sürelerin uzun olması sebebiyle charter kargo uçakları kiralıyor ve maliyetin bir kısmını kendi karşılıyor. Çinli sanayicilerin piyasa rekabetini güçlendiriyor” diye konuştu.

“Mazot sınırı artırmalı, TL şartı kaldırılmalı”

Kanca ihracat sorumlusu Fatih Taş, lojistik sektörüne verilecek bir takım önlemlerle, yerli firmaların yabancılara karşı rekabet gücünü yeniden kazanabileceğini vurguladı. Taş’ın çözüm önerileri ise şöyle: “Spot piyasada komple Almanya navlunu 4.500 - 5.000 euro, İngiltere navlunu 7.500 euro… Kapıkule’de ÖTV’siz mazot fiyatı Ocak 2018’de 0,50 euroydu şimdi ise 0,76 euro oldu.  Sadece yakıt euro cinsinden yüzde 50 daha pahallı. Nakliyeci maksimum 900 litre alıyor. Almanya gidiş - dönüş min. 2000 TL daha almak zorunda. Yoldan alıyor, daha pahallı alıyor. 900 lt mazot sınırı artırılabilir. İlk 8 ayda sektörün  ilave yakıt maliyeti 30 milyon TL. Türk parasını koruma kanunu uluslararası taşımacılık sektörü için uygun değil. Çünkü tüm harcamaları euro.  Nakliye piyasası döviz borçlu. Borcu olan nakliyeci batacak, en azından daralmaya gidecek.”

Aysel YÜCEL - DÜNYA

LOJİPORT

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.