Kaya Oda Orkestrası 'Sahne Şirketlerin' yarışmasındaydı
Sadece şirket çalışanlarından oluşan müzik gruplarının yarışabildiği, organizasyonunu HY Tanıtım ve BG İletişim’in yaptığı “Ballantine’s...
Sadece şirket çalışanlarından oluşan müzik gruplarının yarışabildiği, organizasyonunu HY Tanıtım ve BG İletişim’in yaptığı “Ballantine’s ile Sahne Şirketlerin” adlı şirketler arası müzik yarışması bu yıl, 3. kez finalistlerini belirledi. Bu hafta yarışmanın ilk başvurusunu yapan, ilk sahne alan, başarısı ve ekip ruhuyla geceye damgasını vurarak finale kalan Kaya Oda Orkestrası’nı konuk ettik. Kaya Grubu İhracat Departmanı Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi, aynı zamanda Kaya Training SBU Müdürü ve Kaya Oda Orkestrası fikir babası Ali Kaya ile sohbet ettik.
İşte cevaplar:
-Sizi tanıyabilir miyiz?
-1974 İstanbul doğumluyum. Sakarya Üniversitesi İnşaat Bölümü mezunuyum. 20’den fazla ülkede, şirketimizin çalışma alanları ile ilgili teknolojiler konusunda çalışmalarda bulundum. Kaya Grubu olarak insana verdiğimiz değerden yola çıkarak, çalışma hayatında insan yaşamını korumaya yönelik ürünler tasarlamak, üretim yapmak, eğitim ve danışmanlık hizmetlerimizle çalışanlar ve yöneticileri güvenli çalışma konusunda bilgilendirmek felsefemizden yola çıkarak, üniversiteler, meslek odaları, sendikalar, STK’lar ve birçok kurum ve kuruluşta genel iş sağlığı ve güvenliği yüksekte çalışma genel ve yönetici eğitimleri verdim. Eğitim departmanımızdaki ekibimizle birlikte yüksekte çalışma alanında kitap çalışması yaptım. Şirketimizin Ar-Ge, tasarım, satış, pazarlama, ithalat ve ihracat birimlerinde yöneticilik görevi üstlendim. Bir taraftan da müzik tutkumun peşinden gitmeye devam ettim.
-Müzikle uğraşmaya ne zaman başladınız?
-Herşey bir hayalle başlar ya, ben de öyle yaptım. Ortaokula giderken gitar çalmaya heveslenmiştim. Yaşam tablomu şekillendirmemde önemli bir yere sahip olan babam Sabri Kaya, hep yanımda oldu. Abim Kemal Kaya ilk gitarımı aldı, varlığıyla çalışmama hep destek verdi ve vermeye de devam ediyor. Gitarımı çalarken bir yandan da babamı izlemeye, gözlemeye devam eder ve hep şöyle hayal kurardım. Ben büyürken, babamın işleri de büyüyecek. Tüm dünyaya ihracat yaptığımız, bir fabrikamız olacak. Fabrikamızın bir odasını müzik stüdyosu yapacağım. Gündüz işlerimizi yapıp, geceleri de ekip arkadaşlarımla birlikte müzik yapacağız. Sahne alacağız. Bir gün tüm dünya Kaya Oda Orkestrası’nı tanıyacak. Yaptığımız müziğe ve ekip ruhumuza hayran kalacak. Dedim ya her şey bir hayalle başladı.
-Grubu oluşturma fikri nasıl gelişti?
-Çalışmaya başladığım ofisimde ilk işim bir müzik köşesi yapmak oldu. Gitarımı başucuma koydum. Bir gün yine günlerden müzikken, ekip arkadaşlarım biri ben iyi gitar çalarım dedi, gitarımı kendisine hediye ettim ve kendime basgitar aldım. Anlayacağınız, ekip arkadaşlarımla benim odamda her buluşmamızda hep son sözü müzik söyler oldu. Derken, bir başka ekip arkadaşım basgitarda çok iyi olduğunu ifade edince, ona da hemen basgitarımızı hediye ettik. Derken haftada bir gün iş bitimi sonrası ekip arkadaşlarımla müzik yapmaya başladık. Basgitarımda gidince, müzik tutkum bu sefer beni yan flütle buluşturmuştu. Ekibe yeni dahil olan bir başka arkadaşımız yan flütte iyi olduğunu ifade edince, bana da bateri almak düştü. Bizim ekip artık hem ofislerimize, hem de benim odama sığamaz olmuştu. Hayalimizi bir bir gerçekleştirdik ve fabrikamızı kurarken, müzik stüdyomuzu oluşturmayı da ihmal etmedik. Bugün artık ekibimize yeni iş arkadaşları dahil ederken, kişinin müziğe ve sanata ilgisinin ne kadar olduğu, bizim tercih nedenimiz oluyor.
-Ballantines ile Sahne Şirketlerin 3 Yarışması’nda finale hak kazandığınız için tebrik ederiz. Sohbetimize orkestranızı tanıyarak devam edelim.
-Çok teşekkür ederiz. Kaya Oda Orkestramızı 22.05.2007 yılında hayata geçirdik. Kaya Oda Orkestrası birbirinden değerli, yaptığı müziğe aşık, tutkuyla çalan 7 müzisyenden oluşur: Bateride ben Ali Kaya, akustik gitarda Kaya Consulting SBU Müdürümüz Özgür Cengiz, bağlamada Kaya Safety Endüstriyel Kurumlar Satış Uzmanımız Erhan Arslan, elektro gitarda Kaya Ropes Satış Uzmanımız Barbaros Onur, bas gitarda Kaya Consulting inşaat danışmanımız Mustafa Ünal Aydın, yan flütte Kaya Consulting Proje İş Sağlığı Güvenliği Çevre Süpervizörümüz Onur Eşsizoğlu ve vokalde Kaya Safety Dış Ticaret Uzman Yardımcımız Gökçe Özdeş.
-Finalde yer alacağınızı hayal etmiştiniz. Yarışmayla hayallerinize ne kadar yaklaştınız?
Müzik bizim nefes alışımızdı, yaşam biçimimizdi. Ekip arkadaşlarımla haftada 2 kez birlikte müzik yapmaktan keyif duyuyoruz. Ballantine’s Sahne Şirketlerin 3 Yarışması’na katılmaya birlikte karar verdik. Yarışmaya ilk başvuran ekibiz. Öncelikli hedefimiz, ekibimizle, eşimizle dostumuzla birlikte keyifli bir akşam geçirmek, önce eğlenmek, sonra eğlendirmekti. Elbette müziğe gönül vermiş Kaya Oda Orkestrası olarak finale kalacağımızdan emindik. Çünkü önce kendimize, sonra da Kaya Grubu ailesine güvenimiz sonsuzdu. Heyecanımızı hep koruduk. Şarkı seçimlerimizi yaptık, çalıştık, çalıştık, çalıştık. Yarışmaya günler kala gece giyeceğimiz kıyafetlerin seçimini yaptık, aldık. İşte tüm bu yaşadıklarımız bize başarıyı getirdi. Başarımızda elbette kendimize olan inancımız kadar, ekibimizin, eşimizin, dostumuzun yarışma gecesi bizi gönülden desteklemesi de etkili oldu. Halk oylamasında bu sene yarışmanın rekorunu biz kırdık. Farkımızı ortaya koyduk. Gecede bizden desteğini esirgemeyen tüm dostlarımıza huzurlarınızda teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Bundan sonraki müzik yolculuğumuza ekibimizi ve repertuarımızı daha da genişleterek, gönül dostlarımızı çoğaltarak hayallerimizin peşinden adım adım, istikrarla giderek devam edeceğiz.
-İş yoğunluğundan müziğe fırsat yaratmanın sihri nedir bizimle paylaşır mısınız?
Biz şanslı bir ekibiz. Yoğun iş tempomuz kadar, kendimize zaman ayırmayı ve keyif yapmayı seven bir ekibimiz var. Müzik stüdyomuzun fabrikamızda olması ciddi bir avantaj ve biz bunun farkındayız. Öğlen aralarında bile stüdyomuza gidip ruhumuzu dinlendirebiliyoruz. Zaten düzenli olarak çalışma yapan bir ekibiz. Müzik bizim en büyük zevkimiz. İşimizi sevdiğimiz kadar müzik yapmayı da seviyoruz. Aşık olup seviyorken, nasıl karar verip, evlendiğinizin farkına bile varamıyorsunuz ya, bizimki de o misal işte.
-Beyaz yakalılar olarak sahnede yer almak nasıl bir duygu? Bir gün sahneleri seçip şimdiki işinizden vazgeçer misiniz?
-Sahnede olmak; heyecan demek, heyecan demek adrenalin demek. İçinizdeki çocuğu besleyen bir duygu fırtınasıyla başa çıkmak, sahnede olmak. Her nota, her söz, her şarkı bambaşka bir duygunun tercümesini paylaşmak demek, sahnede olmak. Bir gün sahneleri seçip işimden vazgeçer miyim? Hayır, işimiz önceliğimiz çünkü sevgiyle aşkla işimizi yapıyoruz, ancak müzik tutkumuzda hayatımızın vazgeçilmezi, birbirini destekleyen ikili.
-Cover seçiminde kimleri tercih ediyorsunuz? Grup içi farklı müzik zevkleriniz mevcut mu? Yoksa ‘Hepimiz aynı soundla besleniyoruz’ mu diyorsunuz?
-Cover seçimlerinde genelde pop-rock tarzını tercih ediyoruz. Grup içinde elbetteki farklı zevklerimiz var. Aynı soundla beslenmiyoruz ama, ortak bir soundla buluşuyoruz diyebilirim.
LOJİPORT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.