Limancılar, "Haramidere'deki atıl depolama tesisi kamulaştırılsın" diyor

Limancılar, "Haramidere'deki atıl depolama tesisi kamulaştırılsın" diyor

Şehir içine sıkışan limanlarla 3'e katlanması gereken konteyner kapasitesini artırmak mümkün değil. Ambarlı'daki limancılar Haramidere'de atıl depolama tesisini kamulaştırmanın bu sorunu çözebileceğini savunuyor.

Pandemiyle birlikte Türkiye, tedarikte öne çıkıyor. İhracat artıyor, buna paralel ithalat da yükseliyor. Dış ticaretin yüzde 80’den fazlası denizyoluyla yapıldığı için limanlar bu noktada kilit rol üstleniyor. Ancak limanlarda kapasite sorunu yaşanıyor. Artan ticaretin yanı sıra büyüyen gemi boyları da bu sorunu büyütüyor. Yıllık 12 milyon TEU elleçleyen Türkiye limanları, 25 yılda bu rakamı üçe katlamayı hedefl iyor. Şehir içlerinde kalan limanlar, genişleyecek alan bulamıyor. Mevcut kapasiteyi artırmak için alan sorunu yaşayan liman bölgelerinden biri de Türkiye’nin dünyaya açılan ana kapılarından biri olan Ambarlı. DÜNYA Üst Yöneticisi Hakan Güldağ ve DÜNYA yazarı Rüştü Bozkurt ile birlikte Ambarlı liman tesislerini ziyaret ederek, bölgedeki son durumu ve işletmelerin acil ihtiyaçlarını yerinde inceleme fırsatı bulduk.

30 yıllık geçmişi bulunan Ambarlı Liman Tesisleri’nde bugün Marport, Kumport, Mardaş ve Akçansa olmak üzere dört özel liman işletmesi bulunuyor. Limanlar, farklı yük türlerinde hizmet vermekle birlikte ağırlıklı olarak konteyner elleçleme alanında faaliyet gösteriyor. Arpaş da bölgede römörkörcülük hizmeti veriyor. Liman işletmeleri bünyesinde 2 bin 200’e yakın olan istihdam oranı, taşeron ve kara taşımacılık firmaları da dahil edildiğinde 12 bine yaklaşıyor.

Ambarlı Liman Tesisleri’nin genel yönetiminden ve koordinasyonundan sorumlu olan Altaş’ın ev sahipliğinde gerçekleşen yuvarlak masa toplantısı öncesinde, limanları gezme fırsatımız oldu. Artık daha büyük gemileri ağırlayan limanlarda ekipman yatırımları devam ediyor. Dev gemileri ağırlamak için vinçlerin eskimesini beklemeden milyonlarca dolarlık yatırımla yeni vinçler alınıyor. Bu yatırımlar sayesinde Ambarlı, 400 metre uzunluktaki gemileri de ağırlayabiliyor. Ancak bu tesisler aynı anda birden fazla dev gemiyi ağırlamak istiyor. Bu da ancak liman alanlarının genişletilmesiyle mümkün. Denize dolgu yapılarak bu tesisleri büyütmek çok maliyetli ve uzun zaman aldığı için yetkililer tek çözümü kamulaştırmada görüyor. Kamulaştırma için en uygun yerlerden birinin de Haramidere olduğu ifade ediliyor. Ambarlı’nın batısında, tesislerin hemen bitişiğindeki Haramidere’de, depolama terminalleri alanında bulunan, çok uzun yıllar Marmara ile Trakya bölgesinin akaryakıt ve petrol ürünlerinin ikmal edildiği tesisler kapatılmıştı. Mobil- BP, Shel, Petrol Ofisi ve Çekisan gibi tesisler boşaltıldı. Burada Botaş’ın depolama ve gazdan enerji üreten tesisi var. Sektör temsilcileri, şu anda atıl durumda olan bu alanların limancıların kullanımına sunulabileceğini vurgulayarak, “Bu alanın tamamı Ambarlı’nın gelişim ve büyüme alanı olarak kullanılabilir. Zaten doğusu ve kuzeyi bütünüyle kentsel alanlarla dolmuş durumda. Eski depolama tesisi alanları da kentsel alanlara dönmeden limanın genişlemesine ayrılabilir. Kamunun burayı alıp planlaması imar planlarının yenilenmesi ve ondan sonra da bedelini şirketlerden alabilir. Orası giderse başka bir yer kalmaz” açıklamasını yapıyor.

ambarli-ziyaret.jpgAmbarlı büyüklüğünde bir liman sahası yapılabilir

Bu sayede, neredeyse Ambarlı tesisleri kadar yeni bir liman kazanılabileceğini savunan limancılar, bölgeye demiryolu tesisleri ve lojistik merkezleri de gelebileceğini belirtiyor. Yetkililer, Marmara Bölgesi’nde büyüyen ekonomiye paralel konteyner taşımacılığı talebinin de arttığına dikkat çekerek, bölgenin en önemli liman tesislerini barındıran Ambarlı’nın gelecek 50 yıllık hedeflerine ulaşabilmesi için tek alternatifin kamulaştırma olduğunun altı çiziyor. Ambarlı Liman Tesisleri, Marmara Bölgesi’nin konteyner taşımacılığında yüzde 41 paya sahip. Bu oran geçmiş yıllarda yüzde 50’nin üzerindeydi. Ancak bölgeye gelen transit yükün büyük bir kısmı Asyaport’a kaymış durumda. Türkiye’nin artan dış ticaretine rağmen, 2014 yılında 3 milyon 500 bin TEU’ya yaklaşan bu tesislerdeki yıllık konteyner elleçleme miktarı, 2020 yılında 2.8 milyon TEU’ya geriledi. Bölgedeki 4 limanın Türkiye genelinde yüzde 25’lik payı bulunuyor. Ambarlı limanları, yıllık 2.5 milyon TEU’ya yaklaşan konteyner elleçleme miktarını en az 6-7 milyon TEU’ya çıkarmayı hedefl iyor. Bunun için de kapasiteyi artıracak adımların atılmasını bekliyor.

'ABD’de yaşanan kriz Türkiye’ye sıçramasın!'

180’e yakın liman ve iskelenin bulunduğu Türkiye’de yıllık yaklaşık 12 milyon TEU konteyner elleçleniyor. Gelecek üç yıl içerisinde, 2020 yılına göre konteyner elleçleme miktarında yüzde 16’ya yakın artış olacağı öngörülüyor. 2050 yılına kadar ise Türkiye’de elleçlenen konteyner miktarının üç kata yakın artarak 35 milyon TEU’lara çıkarılması hedefl eniyor. Sektör yetkilileri, gerekli önemler alınmadığı takdirde, pandemiyle birlikte ABD, Çin ve İngiltere gibi ülkelerde limanlarda yaşanan darboğazın Türkiye’ye sıçramasından endişe ediliyor. Limanlarda yaşanan 1 günlük aksama bile küresel tedarik zincirinde tüm dengeleri altüst edebiliyor. Özellikle pandemiyle birlikte tüm dünyada hükümetler limanların stratejik önemini daha iyi anlayarak, bu alana desteklerini artırdı.

Dolacak sözleşme süreleri yatırıma engel

Kapasite sorununun yanı sıra limanlardaki en büyük problemlerden biri de özel liman işletmesinin kullanım sözleşmelerinde sürenin dolacak olması. Mega gemilerin devreye girmesi, yeşil dönüşüm ve deniz taşımacılığındaki büyüme beklentileri, limanlarda acil yatırım ihtiyacı doğurdu. Ancak birçok özel liman işletmesinin 49 yıl olan kullanım sözleşmelerinde sürenin dolacak olması yatırımları engelliyor. Çünkü bu alanda yatırımların maliyeti çok yüksek. Sadece bir vinç yatırımı bile 10 milyon doları aşıyor. Ambarlı Liman Tesisleri’nde özel liman işletmelerinin kullanım sözleşme süreleri 24 yıl sonra doluyor. Türkiye genelinde 7 yılı kalan limanlar var. Sektör yetkilileri, “Çok zor şartlarda büyük yatırımların yapılması gerekiyor. Ancak bu yatırımları yapabilmemiz için önümüzü görmemiz lazım. Geçmişte tersanelerde ve serbest bölgelerde olduğu gibi limanlarda da işletme sürelerinin acilen uzatılmasını talep ediyoruz” diyor. Limanlarda demiryolu bağlantılarının tamamlanması, gümrük süreçleri sadeleştirilmeli, yeşil dönüşüm fonu oluşturulmalı ve sektöre yönelik finansman destekler artırılması da limancıların öncelikli beklentileri arasında.

KAYNAK: Aysel YÜCEL – DÜNYA GAZETESİ

LOJİPORT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.