Otomotiv 2008'de yok!
Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, 2010 yılının ilk 6 aylık performansını değerlendirirken, yılın ilk çeyreğindeki...
Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, 2010 yılının ilk 6 aylık performansını değerlendirirken, yılın ilk çeyreğindeki ivmenin yavaşladığını, euro-dolar paritesinin bugünkü seyrinde devam etmesi ve uzun yol navlun desteği gibi ihracatı destekleyen mekanizmaların harekete geçirilmemesi halinde ihracat hedeflerinin yakalanamayacağını açıkladı.
OİB Başkanı Sabuncu, OİB ihracatının 2010 yılında geçen yılın ilk altı aylık dönemine göre yüzde 20 seviyesinde bir artışla 8.2 milyar dolara yükseldiğini bildirdi. Bu satışlar çerçevesinde binek otomobillerde yüzde 32, otomotiv yan sanayinde yüzde 17, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarda yüzde 62’lik ihracat artışları yaşanırken, otobüs-midibüs-minibüs ihracatında ise yüzde 16 seviyesinde gerileme meydana geldiğinin altını çizdi. Sabuncu, bu rakamların çok başarılı geçen 2008 yılı ile karşılaştırıldığında yüzde 40’lık düşüşün görüldüğünü ve 2010 yılında iki yıl önceki performans seviyesine ulaşma ihtimalinin de kalmadığını vurguladı.
Artışlar aldatmasın
2010 yılının ilk 6 ayındaki bölgesel satışlarda AB ülkelerine yapılan OİB ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 artış gösterdi ve bu bölgeye dış satışlar 5.9 milyar dolara ulaşarak yüzde 72,5 pay aldı. Yine aynı dönemde eski Doğu Bloğu ülkelerine yönelik OİB ihracatı yüzde 59 artarken, Afrika ülkelerine yönelik yüzde 25, Ortadoğu ülkelerine yönelik ise yüzde 23 artış gerçekleşti. Amerika ülkelerine yönelik ihracatın düşüş gösterdiği yılın ilk 6 aylık döneminde bu rakamların umut verdiği, ancak önümüzdeki dönemde bu umutların yerini karamsarlığa bırakmasından endişe edildiği dile getirildi.
Euro-Dolar paritesi etkiliyor
Yılın ilk 6 aylık dönemini değerlendiren OİB Başkanı Orhan Sabuncu, 2010’un ilk çeyreğinde yüzde 40’larda seyreden aylık ihracat artış hızının nisan ayı ile birlikte yavaşlamaya başladığını ve haziran ayında dış satışların bir önceki döneme göre yüzde 12 gerileyerek bunun eksi değerlere ulaştığını söyledi. Bunun nedenini Euro Dolar paritesindeki değişime ve en büyük pazar olan AB ülkelerinde yaşanmakta olan finansal sıkıntılara bağlayan Sabuncu, “Avrupa ülkelerinin pek çoğunda geçen yıl uygulanmış olan teşvikler sona ermiş, ülkeler tasarruf tedbirlerini yürürlüğe koymuşlardır. Nitekim başlıca pazarımız olan AB ülkelerine yönelik OİB ihracatı Haziran ayında yüzde 14 gerilemiştir. Yine Euro’nun dolar karşısında değer kaybetmesi, ihracatını çoğunlukla Euro üzerinden gerçekleştiren otomotiv sektörünün Dolar cinsinden ihracat miktarının değer olarak düşmesine neden olmaktadır. Örneğin Haziran ayında ihracat düşüşü yüzde 12’dir. Eğer Euro-Dolar paritesi 1.50 olarak kalsaydı, Haziran ayı ihracatı eksi yüzde 12 değil, artı yüzde 5 olacaktı. Haziran ayı sonu itibariyle, 6 aylık ihracat artı yüzde 20 değil, artı yüzde 33 artış gösterecekti” diye konuştu.
18 milyar dolar hedefi zorlaşıyor
Sabuncu, yıl başında Euro-Dolar arasındaki 1.5 pariteye göre konulmuş olan 18 milyar dolarlık ihracat hedefinin, bugünkü 1.2’lik pariteye göre tutturulabilmesinin zor olacağını kaydetti. Ayrıca uzun dönemli Euro/TL düşük kur politikası nedeniyle de ithal edilen araç sayısının artacağına, dolayısıyla yurtiçinde üretim yapan ana sanayi firmalarının satışlarında düşüşler yaşanacağını savunan Sabuncu, sıkıntıların büyümeden önüne geçilmesinin önemine değindi. Sabuncu, istikrarlı bir döviz kuru politikasının gerekliliğinin altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstikrarsız döviz kurları firmalar için ciddi oranda gelir kaybına yol açarken, ülkenin ihracat gelirlerini azaltmakta, ithalat artışına, istihdam düşüşüne yol açmakta ve ülkeyi vergi kaybına uğratmaktadır. Yaşanan krizlere rağmen Türkiye güçlü bir iç pazar potansiyeline sahiptir. Ancak araçlar üzerindeki ağır vergi yükleri söz konusu potansiyelin ortaya çıkmasını engellemektedir. Araç üzerindeki ÖTV’lerin belli bir program dahilinde kademeli olarak azaltılması, ticari araçlarda KDV indirimi gibi uygulamalar güçlü bir iç pazar için atılabilecek önemli adımlardır. Bu şekilde ihracatta yaşanan sıkıntılar, iç pazarın canlandırılması ile biraz olsun giderilip, sektörün geleceğe umutla bakması sağlanabilir.”
LOJİPORT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.