Yazdıklarıma ülkemiz edebiyat dünyasında hiç ilgi gösterilmediğinin bilincine varıp, biraz da kırgınlıkla 1985 yazında şiir yazmayı (ağırlıklı olarak demiryolu ve denizyolu hakkında) bıraktım. Yaklaşık 21 yıl sonra 2006 yılı ilkbaharında ise, internetin gitgide güçlenen varlığından büyük ölçüde yüreklenerek, şiire bir tür kesin geri dönüş yaptım ve o tarihten bu yana da hem şiir hem de düzyazı alanındaki çalışmalarımı/denemelerimi (bu kez demiryolu ve denizyolunun yanı sıra bir miktar havayolu alanına da kaydırarak) aksatmadan sürdürme uğraşı içindeyim. Yazdıklarım yine ülkemiz edebiyat dünyasında ses getirmese de, ben artık hayli hacimli bir ruhsal ve yazınsal olgunlaşmanın bana kazandırdığı özgüven ve alçakgönüllülükle sağlığım izin verdiği sürece bundan böyle ne şiir ne de düzyazı alanında inandığım yolculuk yolundan ayrılmayarak, yapıtlar yaratmakta kararlıyım. Yazıya döktüklerimin taşıdığı veya taşımadığı olası edebi değerin tartışmaya açık olduğunu asla aklımdan çıkarmadan, bana internetteki popüler sayfalarında bir köşe ayırma inceliğini gösteren, başta İstanbul merkezli LOJİPORT olmak üzere, diğeri İzmir kökenli toplam 2 ulusal ulaştırma/haber sitesi değerli genel yayın yönetmenlerini bugün aşağıdaki denizyolu şiirimle teşekkür eşliğinde selamlamak istiyorum. Elbette aynı selamlama eylemi söz konusu sitelerin siz değerli okuyucuları için de geçerlidir. Eğer bugünkü şiirim hoşunuza gitmezse, hep içtenlikle dediğim gibi “Sağlık olsun”; yeter ki çevremizden ışıltılı sevgi örgüsü denizler, deniz taşıtları ve canlıları hiç eksik olmasın!

Hep “Çok yetkin bir ozanın
İşi olmalı bu” diye düşünmüşümdür
Tüm deniz taşıtlarına “Kardeşlerim”
Tüm deniz canlılarına ise “Dostlarım”
Diye özgün bir içtenlikle
Seslenenleri şiirlerinde

Henüz yetkin bir ozan
Olmadığım halde ben de
Yıllardır yazdığım şiirlerde
Tıpatıp aynı biçimde sesleniyorum
Deniz taşıtlarıyla canlılarına
“Ozansılığa yaklaşmak bu olmalı”
Diye düşünmeden edemeyerek

O nedenle dalgasız ve duru
Ama direşken bir denizin
Özgüveni ve alçakgönüllüğüyle
Kutluyorum kendimi
Upuzak ve upuzun
Ufuklara karşı oturup
Başka bir denizyolu
Şiirimi vücuda getirirken

Güntürk Üstün