Samsun-Kafkas trenferi hattı için hâlâ niye bekliyoruz?

Samsun-Kafkas trenferi hattı için hâlâ niye bekliyoruz?

Ülke yararına olduğuna inandığımız her icraatın takipçisi olacağız. Bundan birkaç ay önce gündeme getirdiğimiz, Samsun-Kafkas trenferi hattı da bunlardan...

Ülke yararına olduğuna inandığımız her icraatın takipçisi olacağız. Bundan birkaç ay önce gündeme getirdiğimiz, Samsun-Kafkas trenferi hattı da bunlardan biri. Hafızanızı yoklamak için bir kez daha anımsatalım. Şöyle duyurmuştuk:

Rusya’nın en stratejik projeler arasında gördüğü, Kafkas-Samsun trenferi hattı, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) ile Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) anlaşmasına kaldı. Proje, Rusya açısından en kısa yoldan Akdeniz ülkeleri ve Ortadoğu’ya ulaşabilmek; Türk demiryolları açısından ise, transit trafikten gelecek milyonlarca dolar anlamına geliyor. Resmi anlaşmanın iki ülke ulaştırma bakanları tarafından kasım ayı içinde imzalanması gündemde. (Ocak 2007’deyiz) Ancak, Rus tarafında yer alan Kafkas Limanı’nda tüm sorunlar çözüldüğü halde, Türk tarafındaki Samsun Limanı’nda tek çivi çakılmadı.

Türkiye, demiryolundan Rusya’ya ulaşmak için Bulgaristan ve Ukrayna’yı aşmak zorunda. Rusya’ya giden bir malın sadece Ukrayna’yı aşması, vagon başına 1800 dolar navlun kaybı anlamına geliyor. Rusya’ya direkt giremediğimiz için Ukrayna demiryollarına bu parayı transit geçiş hakkı olarak ödemek zorundayız. Öbür yollarda da Bulgaristan, Romanya ve Moldova’ya verdiğimiz ödemeler, Rusya’ya giden mal için navlun kayıpları anlamına geliyor. Bir diğer önemli nokta ise İran, Rusya ile oldukça önemli bir ticaret hacmine sahip. İran da, Rusya’ya ulaşabilmek için Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan’ı aşmak zorunda. Rus vagonlarını Türkiye’ye sokabilmemiz demek, İran’a da sokabilmek anlamına geliyor.

Gördüğünüz gibi, gerçekten ‘tarihi bir proje’ ama gelin görün ki, bugüne kadar bizim cephede değişen hiçbir şey yok. Talihsiz bir hızlı tren kazasıyla, uzun süre negatif bir şekilde gündemde kalan; ancak bizim gerçekten demiryollarına vizyon getirdiğine inandığımız TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman da, bu konuda net konuşmuyor. Karaman’ın sorumuza yanıtı da;

“Çalışmalarımız devam ediyor. Samsun Limanı’nda trenferinin yanaşıp, indirme-bindirme limanı olması gerekir. Bu yanaşma yerini bizim yapmamız lazım. Ancak, limanlar özelleştirme kapsamında olduğu için yatırım yapmak için Özelleştirme İdaresi’nden izin alınması gerekir. Ayrıca, böyle bir yanaşma yerini yaptık diyelim, kimse yanaşmazsa biz zor durumda kalırız. Bu masrafı niye yaptın diye bizden hesap sorarlar. Bunun için Rusya ve Türkiye ulaştırma bakanları protokol imzalayacaklar. Rus tarafı, yük getirme isteğini beyan edecek, biz de yanaştırma yerini yapacağız”

şeklinde olmuştu.

Sayın Süleyman Karaman’ın sözünü ettiği bedel, yalnızca birkaç milyon dolar. Rusya’nın yük garantörlüğü de, Sayın Karaman’ın olmazsa olmazlarından...

Gerçekten, yapılacak bu yatırım fiyaskoyla sonuçlanır mı? Yani, Türk tarafı Rus ve Türk trenleri arasındaki ray açıklığını eşitleyecek aks değiştirme istasyonu ve yanaşma yerini yaptıktan sonra sinek mi avlar? Hayır. Bunun böyle olmayacağının yanıtı, Rusya’nın projeye bakış açısında yatıyor. Samsun – Kafkas trenferi hattı için ilk toplantı yapılıyor. Türk tarafında en üst düzey yetkili TCDD Genel Müdür Yardımcısı İsa Apaydın; Rus tarafında ise, Ulaştırma Bakan Yardımcısı...! Rus Heyeti kendileri açısından projenin önemini de şu sözlerle vurguluyor: “Bu Türkiye için ekonomik bir zafer, ama bizim için siyasi ve stratejik bir zaferdir.”

Proje başladığında durum ne olacak?

-          Rusya çok kısa bir yoldan güneye, Akdeniz ülkelerine ve Ortadoğu’ya ulaşma imkanına kavuşacak.

-          Rus vagonları, Türkiye’nin her noktasına yük boşaltabilecek, her noktadan yük alabilecek.

-          Türkiye’den geçen transit trafik nedeniyle, TCDD’nin kasasına milyonlarca dolar akacak.

-          Bu durum, karayollarındaki transit trafiğe de nefes aldıracak.

-          Türkiye ile Rusya, Gürcistan, Romanya ve Ukrayna arasında direkt bir sınır kapısı açılmış olacak.

-          Özelleştirme kapsamındaki Samsun Limanı’nın ekonomik değeri daha da artacak.

Görüldüğü gibi, durum hiç de karmaşık değil. Yani yük garantisi çok da geçerli bir söylem gibi durmuyor. Samsun Limanı’nda Özelleştirme İdaresi’nden kaynaklanabilecek pürüzleri de ortadan kaldırmak hükümetin vazifesi. O halde, Sayın Ulaştırma Bakanı’na sesleniyoruz: Lütfen, ülkenin âli menfaatleri için gerekli olan projenin, daha fazla gecikmesine izin vermeyin.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.