33 kişinin yaşamını yitirdiği ve 64 kişinin yaralandığı “Costa Concordia” felaketinin üzerinden 9 yıl ve görkemli olduğu kadar da talihsiz dev kruvaziyer gemisinin tamamen sökülerek yok edilmesinin üstünden ise 4 sene geçti. Ancak söz konusu trajik felaket hakkında yapılan yorumlar bitmedi ve öyle yakın zamanda kolay kolay da biteceğe pek benzemiyor. Öte yandan, önlenebilir olduğu artık su götürmez bir gerçeğe dönüşmüş bu ürkütücü denizcilik kazasından alınacak/çıkarılacak ciddi dersler de var hiç kuşkusuz. İşte o derslerden 11 tanesi bu haftaki LOJİPORT köşe yazımın konusu. Hazırsanız, 11 adet dersin hepsini tek tek birlikte gözden geçirelim:
2) Yolcusu olduğunuz kruvaziyeri güvertesine adım attığınız andan itibaren tanımaya çalışın! Özellikle, kabininizin/kamaranızın geminin geri kalanına göre nerede bulunduğunu, hangi/kaçıncı güvertede olduğunuzu bilin! Kruvaziyerin yolcuların ziyaretine açık her kısmına asansörle çıkmak yerine merdivenleri kullanın! Böylece hem gemiyi daha kısa sürede daha iyi tanıyabilir hem de sürekli zinde kalmış olursunuz. Kabin kapınızın arkasında yer alan gemi şemasını dikkatlice inceleyin! Merak ettiğiniz konuları gemi personeline danışmaktan hiç çekinmeyin!
3) Tek başınıza seyahat etmekten hoşlanan (ve rahatsız edilmekten hoşlanmayan) bir kruvaziyer konuğu olsanız bile yolculuk sırasında sizinle aynı koridorda kabini bulunan diğer yolcuları, kendilerini irite etmeyecek şekilde gözlemleyerek tanımaya ve değerlendirmeye çalışın! Etrafınızda yolcu olarak, bir felaket anında ek yardıma ihtiyacı olabilecek kişiler [bebekler-çocuklar-yaşlılar-engelliler] bulunup bulunmadığını görün! Herhangi bir acil bir durumda, güvenli çıkışa ulaşma sürecini hızlandırmak için sağlam ve sakin bir destek sunmaya hazır olun.
4) Kruvaziyer yolculuğunuz boyunca sık iletişimde bulunacağınız mürettebat üyelerini bir miktar tanımaya gayret edin ve onlara karşı devamlı nazik ve arkadaşça bir tavır takının! Özellikle oda görevlinizin ve güvertenizden sorumlu amirin serinkanlı mı yoksa paniğe kapılmaya eğilimli biri mi olduğunu anlamaya çalışın! Çok zor bir ihtimal de olsa, geminin idaresinden sorumlu kaptanlardan biri veya birkaçıyla tanışabilme şansınız belirdiğinde, mutlaka kendinizi tanıtarak beliren bu şansı değerlendirin ve onlara gemiye ait konulardaki teknik nitelikteki sorularınızı (eğer varsa) özet biçimde yöneltin!
5) Yolculuk boyunca hep sakin ve soğukkanlı olun, ancak bir kaos tablosunun ortaya çıkabilirliğini de, kafanıza takmadan bekleyin! Bir felaket anında, tahliye işlemleri tam olarak planlandığı gibi gitse bile, gemideki binlerce kişinin gereği gibi sakin ve soğukkanlı kalacağına güvenemezsiniz. Acil durumda siz de acil olarak hareket edin! Bununla birlikte, panik halindeki düzensiz kalabalığın arasına kesinlikle karışmayın!
6) Eğer bir gemi yolculuğuna çıkıyorsanız, gerçekten yüzmeyi (hem de iyi derecede) bilmelisiniz! O nedenle, gemi gezilerine çıkmadığınız zamanlarda yüzme yeteneğinizi denizde her fırsat bulduğunuzda kulaç atarak formda tutmaya özen gösterin! Anımsayın ki, iyi yüzmek bir denizcilik felaketini takip eden süreçte faciadan canlı kurtulma şansınızı yüksek oranda artırabilir.
7) Biraz nakit para ile beraber cep telefonunuzu, pasaportunuzu ve nüfus cüzdanınızı çıktığınız gemi yolculuğu süresince her zaman yanınızda bulundurun! Dilerseniz, bu konuda bazı seyahat mağazalarının satışa sunduğu boyuna takılabilecek veya göğüs bölgesine bağlanabilecek şekilde özel tasarlanmış yolculuk cüzdanları-çantalarından birini kullanabilirsiniz.
9) Bir kruvaziyer seyahatinde başınıza gelebilecek felaketler birden fazla olabilir. Aynı gezi sırasında bindiğiniz gemi, okyanusun ortasında hiç beklenmedik çok şiddetli bir fırtınaya yakalanabileceği gibi, büyük bir yangına da maruz kalabilir. Denizcilik tarihinin, “batmaz” diye lanse edilen koca yolcu gemilerinin değişik hızlarda sulara gömülme trajedileriyle dolu olduğunu hep hatırlayın!
10) Bir gemi yolculuğuna çıkmayı planlıyorsanız, başta 1997 yılında ilk kez gösterime giren ve tüm dünyada büyük ilgi gören “Titanik” filmi olmak üzere her tür denizcilik felaketini işleyen filmlerin DVD’sini evinizin rahat ortamında olsa bile izlemekten kaçının! Psikiyatristlerle psikologlar, gerçek hayattaki bir denizcilik faciasında, gemi yolcularının hatırı sayılır sayıda bir kısmının daha önceden beğeni ve dehşetle karışık duygularla izledikleri sinema filmlerinin etkisinde kalarak, aşırı derecede beklentiye ya da karamsarlığa kapılabileceklerinin tehlikesini vurgulamaktalar.
11) Bırakın yeryüzü denizlerinin en yeni, en modern ve en büyük kruvaziyer gemisini, limandan ayrılıp da açık denize çıktı mıydı, hiçbir gemi yüzde yüz güvende değildir! Unutmayın ki, hep birlikte geçici konukları olduğumuz bu mavi gezegende, detaylı nedenlerini-gerekçelerini tam açıklamadıkları halde; kruvaziyer gemi seferlerinin sıklıkla vurgulandığı (veya sanıldığı) oranda mutlak emniyetli ve risksiz olmadığına inanan, varlıkları göz ardı edilemeyecek çoğu emekli denizcilik profesyoneli yaşıyor aramızda. Ve kendileri hakkında duyduklarım doğruysa, tümü de birer “deniz kurdu” söz konusu nevi şahsına münhasır kişilerin!
Herkese verimli günler, bir kruvaziyer seyahatine çıkacaklara şimdiden iyi yolculuklar ve gelecek yazımda yine bu sütunda görüşmek üzere.