Günümüzün “büyük gezinti gemileri”ni gerek denizcilik gerekse de günlük konuşma Türkçe’sinde tanımlamak amacıyla kullanılan “kruvaziyer” veya “kruvaziyer gemisi” sözcüğü dilimize Fransızca’dan [orijinali → “croisière”] kazandırılmış, okunduğunda hayli hoş tını verdiğini düşündüğüm şık bir kelimedir. Tıpkı çoğu köklü deniz ülkesi gibi memleketimizde de, 1990’lı yılların ikinci yarısından itibaren yaygın bir popülarite kazanan 10 harfli “kruvaziyer” sözcüğü için, gemisever bir şair-yazar olarak ben de son senelerde kaleme aldığım çok sayıda “kruvaziyer” temalı kısa şiirin arasından seçtiğim 11 tanesini LOJİPORT’taki köşemi izleyen herkesle paylaşmak istedim. Olanak bulabilenlere, aşağıdaki şiirlerimi denize bakan bir kafede/çay bahçesinde ya da herhangi bir deniz yolculuğu sırasında okumalarını öneririm.
Verimli günler ve gelecek pazarki yazımda görüşmek ümidiyle.
Açık denizlerdeki seferlerine sürekli
Eşleriyle birlikte çıkma şansına sahip
Kruvaziyer kaptanlarına alabora yoktur denizyolu masalında
Başkenti sayılmak için kıyasıya çekişir
Tarihi kıyı şehirleriyle kasabaları
Ender fırsatları kollama başarısına bağlıdır
Bir kruvaziyeri, bir gemisever merakıyla keşfetmek
Dağıtmayın güvertesinden baktığım kruvaziyerin
Nerede bakayım sizin oyun arkadaşınız cüce balinalar?
Yolcu motoru gibi kalır
Geçmişin çoğu transatlantiği
Devasa ve sıradışı, konteyner gemilerine gelince
Kruvaziyerlere gelince de, cafcaflı ve geniş
Ama nedense canım çok çekti birden
Kağıt helva arası kavunlu ve kayısılı dondurmayı
Karşılanıp yanaştı rıhtımına kent limanının
Arkasının gelmesini diliyor kılavuz teknelerle römorkörler
Sanki daha tuzlu, daha serin ve daha içtendir
Sevgilimin bakışlarıyla bana aktardıkları
Tekrardan taşıdılar
Yolcu gemileri loncasına
Battaniyeleri yorganlarla değiştirmeyi ilk akıl edenlere
Şiir dolusu teşekkürler yolculuksever şair Güntürk Üstün'den