Topbaş, Hyatt Regency Otel'de düzenlenen ''Balkan Ülkeleri Kardeş Şehirler ve İşbirliği Forumu''nun açılışının ardından basın mensuplarının 3'üncü köprüye ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'in 3'üncü köprüyü ''korsan'' olarak nitelendirerek yargıya taşıyacağını açıkladığını hatırlatarak, bu konudaki değerlendirmesini sorması üzerine Topbaş, CHP'nin toplum tarafından çok iyi tanındığını belirtti.
Topbaş, ''Bütün hünerleri yapılan işleri ve çalışmaları yargıya götürmek. Ve bunda ne kadar mahir olduklarını biliyoruz. Böyle bir süreci başlatabilirler. Bunu her alanda her konuda görüyoruz. İETT arazisi ve diğer kamu alanlarının satışında da gördük. Bütün yaptıkları iş bu. Sayın Bakan açıkladı. Meclisimize daha gelmedi. Belediyeye daha teslim edilmedi. Süreç başlamadı. Ve maalesef 'yargıya götüreceğim' diyor. Bu talihsiz. Onların tarzı hüneri, yapılan işleri, çalışmaları yargıya götürmek'' dedi.
Topbaş, daha önce 1'inci köprüye karşı çıkanlar olduğunu, 3'üncü köprüye karşı çıkanların da kayda gireceğini belirterek, bir tarafta işi yapanlar, başaranlar, kente katkıları olanların bulunduğunu, diğer tarafta da karşı duranların yer aldığını söyledi.
Gürsel Tekin'in koordinatları nasıl hesapladığını merak ettiğini de dile getiren Topbaş, ''Hemen ertesi günü gidip nasıl bulabildi onu da merak ediyorum. Koordinat bilgisi ne kadar ileri onu da anlamakta güçlük çekiyorum'' diye konuştu.
Topbaş, 2005'den beri bu çalışmaların içinde olduklarını ve Belediye Meclisinin de bu çalışmaları değerlendireceğini ve İstanbul'un gelecekte bu ulaşım sistemleriyle daha da rahat hale geleceğini kaydetti.
CHP İstanbul İl Başkanı Tekin'in aynı zamanda Meclis üyesi olduğunu ve 3. köprü Meclis'e geldiğinde gelip konuşması gerektiğini dile getiren Topbaş, ''Mecliste konuşmuyorlar, dışardan yargıya götürmeyi hüner edinmişler. Tabii ki demokratik haklarıdır. Ancak bu ülkede arzu ettiğimiz gerçek anlamda yapıcı bir ana muhalefetin olmasıdır. Doğru işlerde destek veren, yanlış gördüklerinde karşı duran bir muhalefetin olmasını arzu ediyoruz'' dedi.
Topbaş, 2005'den beri 3'üncü köprü için altı ayrı güzergah belirlendiğini ve bunlardan birinin seçildiğini belirterek, ''Bir öncekinde Gürsel Tekin 'güzergahı ben buldum, çıkardım, getirdim' diye kamuoyuna açıklama yaparak kendisini gündeme getirdi. Köprü güzergahının tamamen farklı bir yerde ortaya çıkması, kendisini şaşırttığı için 'korsan köprü'' ifadesini kullanmış olabilir. Bu ülkede gerçek iş yapanlarla korsan yapanlar bellidir. Ancak Sayın Gürsel Tekin'in koordinatları tespit etme bilgisinin yeterli olmadığını düşünüyorum. Köprünün yerini nasıl bulabilmiş onu da takdir ediyorum'' diye konuştu.
Daha önce açıklanan güzergahta istimlak alanlarının çok daha fazla olduğunu ve maliyetleri de artırdığını dile getiren Topbaş, özel mülkiyetlerin bu güzergahta çok ciddi etkilendiğini, bunun üzerine projenin yeniden değerlendirildiğini söyledi.
Topbaş, bu güzergahta ilk projeden yüzde 75 daha az istimlak gerektiğini, ilk projede orman alanlarının çok daha fazla olmasına karşın bu projenin orman alanı olmakla birlikte daha çok makilik ve madenlerin bozduğu araziler üzerinden geçen bir güzergah olduğunu belirtti.
Yapılan çalışmayı bakanlığın uygun gördüğünü, belediyenin de bu değerlendirmelere katıldığını belirten Topbaş, ''Sonuçta Büyükşehir Belediye Meclisi'nin takdirine sunulacak, tartışılacak ve bu projenin 5 binlik ve binlik uygulama planları yapılacak. O planlardaki hassasiyetlerle daha doğru bir sonuç ortaya çıkacak'' dedi.
-''GÜZERGAHTA KAÇAK YAPILAŞMA ENDİŞESİ''-
Topbaş, 3'üncü köprü çalışmalarının Meclis gündemine ne zaman geleceğini bilmediğini, bakanlık tarafından önce kendilerine iletilmesi gerektiğini kaydetti.
3'üncü köprü güzergahındaki kaçak yapılaşmaya yönelik endişelerin hatırlatılması üzerine de Topbaş, şunları söyledi:
''İnsanlar eğer başıboşluğu hüner edinmişlerse sistemde bir eksiklik, bir başıboşluk varsa siz ne yaparsanız yapın köprü yapmazsanız da kentin yeşil alanları veya doğal kaynakları baskıya ve istismara açıktır. Yönetimler plan kararlarını doğru uygular ve yasaları devreye sokarlarsa problem yaşanmaz. Biz belediye başkanlığımız döneminde 16 bin civarında yıkım yaptık. Su havzaları başta olmak üzere yanlış olan yerleşim alanlarını yıktık. Bu yıkımlar bizden önceki yönetimlerin her birinin yaptığı yıkımlardan 3-5 kat daha fazla. İstanbul'a bu hassasiyeti gösterdik. Bu konuda Büyükşehir Belediyesinin olduğu kadar ilçe belediyelerine de büyük görev düşmekte. Köprü geçsin veya geçmesin bu tip alanların tehdit altında olduğunu biliyoruz. Ancak bu konuya gerekli hassasiyeti zaten gösteriyoruz. Bölgelerdeki yanlış yapılaşmalarla köprünün ilişkilendirilmemesi gerekiyor. Sayın Bakanımız bu projede özellikle viyadük ve tünelleri tercih edeceklerini de açıkladı. İnanıyorum ki bu köprüde de böyle bir çalışma yapılacak.''
LOJİPORT