“Patronsuz” dev bir lojistik şirketi olmayı hedefleyen Ekol Lojistik’te yatırımlar hızlanıyor. Ekol’ün büyük hissedarı, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Musul, bir yandan şirketini çalışanlarına devretmenin yolunu açacak yasal kısıtlar üzerinde çalışırken, bir yandan da 5 bini aşan çalışanıyla, Ekol’den, global nitelikte bir “Türk lojistik markası” yaratmanın planlarını yapıyor. Bunun için de Türkiye’nin ihracatını hedef ülkelere daha hızlı, daha ekonomik ve çevre dostu şekilde ulaştıracak yatırımlarına yenilerini ekliyor. Türkiye bağlantılı olmayan 3. ülke taşımalarındaki payını da hızla artıran şirket, bu amaçla yeni yurtdışı yatırımlara hazırlanıyor.
Avrupa'da bilinirliği artıyor
Avrupa’da bilinirliği giderek artan Ekol Lojistik, 22-24 Ekim tarihlerinde Alman Lojistik Konfederasyonu- BVL tarafından düzenlenen Berlin 31. Uluslararası Tedarik Zinciri Konferansı’na katılan ilk Türk lojistik firması oldu. 200 firma ve 3 bini aşkın katılımcının bulunduğu konferansta İstanbul-Lounge’da yer alan Ekol’e ilgi yoğundu. İstanbul Boğazı’ndaki gemi hareketinin projeksiyonla duvarlara yansıtıldığı Ekol standına gelen konuklara Türk mutfağından lezzetler ikram edildi. Türk lojistik sektörün tanıtımına da katkı yaptıklarını belirten Ahmet Musul, “Biz buraya yeni müşteri için gelmedik. Ekol markasının bilinirliğini artırmak, firmanın kaliteli, sempatik ve teknoloji odaklı olduğu algısını güçlendirmek için geldik” dedi.
Ahmet Musul, konferans sonrası Türk gazetecilerin sorularını cevapladı. Şirketin hedefl erini ve yeni yatırım planlarını açıkladı. Bu yıl ciroda 1 milyar TL’yi aşan Ekol’ün hedefi, 5 yılda cirosunu 1 milyar euroya çıkarmak, bu cironun yüzde 30’luk kısmını Türkiye bağlantılı olmayan yük hareketinden sağlamak… Böylece yük hareketi itibariyle de gerçek bir “global marka” yaratmak. Bunun adımlarını atan şirket, halen Yunanistan’a Avrupa çıkışlı yük taşıması gerçekleştiriyor ve sadece bu pazardan yıllık 8 milyon euro ciro elde ediyor. Global pozisyon için 9 ülkede ofisler açan ve pazara yayılan şirket, 2015’te Bulgaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya’da kendi şirketlerini kuracak. Uzakdoğu’da işbirliği yaptığı büyük bir lojistik firması ile Vietnam’da bir şirket kurmayı planlıyor. Ahmet Musul, “Yurtdışında mevcut bir şirketi satın almak yerine uzman kadrolarla kendimiz kuruyoruz. İspanya ve Macaristan’da olduğu gibi artık uzman kadrolardan ülkelerinde ofis açma teklifl er geliyor. Bebek şirketlerimiz çok hızlı büyüyor. Yılık 1 milyon euro ciro yapan şirketler 1 yılı dolmadan bu ciroyu bir ayda yapmaya başladı” diye konuştu.
Fransa Afrika için “hub” olacak
Karayolunda taşımacının kabusu haline gelen vize ve geçiş belgesi sorununu intermodal sistemle aşmaya çalışan şirket, Trieste’den Avrupa içine kaldırdığı haftalık blok tren sayısını artırıyor. Ro Ro filosunu genişleterek yeni hatlar açmaya da devam ediyor. Kendi blok trenleri ile taşımada Avrupa’nın en büyük ikinci şirketi olan Ekol, haftalık gidiş dönüş 38 olan sefer sayısını 2015’te 50’ye çıkarmayı planlıyor. Hatche, Paqize, Qezban’dan sonra geçtiğimiz aylarda Aysheisimli Ro Ro gemisini filoya ekleyen Ekol, İzmir’den Fransa’nın Sete Limanı’na haftalık sefer başlattı. Sete Limanı’nı Avrupa’dan ve Türkiye’den gelip Afrika’ya gidecek mallar için hub (merkez) yapmayı planlayan şirket, Sete Limanı ile Paris arasında Ekol treyler ve vagonlarının yürüyebileceği bir hat açılması için şubat ayını bekliyor.
TIR’ları trafikten çekecek
ISG ya da Cengiz Topel’i merkez yaparak bir hava kargo şirketi kurma planlarını 2016’da hayata geçirecek olan Ekol, 2015'te ise depolama alanını Aksaray OBS’deki 100 dönümlük araziye taşıyacak. Şirketin önümüzdeki yıl yurtiçinde yapacağı en önemli yatırımlardan biri de Yalova’da bir Ro Ro terminali kurmak olacak. Bu yatırım sayesinde TIR’ları İstanbul trafiğinden çekeceklerini anlatan Musul, “Hedefimiz önümüzdeki yıl terminali faaliyete geçirmek. İstanbul trafiğinin rahatlamasına da katkı yapacağız. Biz Haydarpaşa’ya sadece gemiye binmek için gelmeye çalışıyoruz. Özellikle akşam saatlerinde Harem’de çok ciddi bir trafik sıkışıklığı oluyor. bunu çözeceğiz ” diye konuştu.
Her çalışan Ekolmus’la 4 ayını yurtdışında geçirecek
Şirket olarak en fazla insana ve teknolojiye yatırım yaptıklarını belirten Ahmet Musul, bu sayede karlılıkların düştüğü sektörde hem iş olarak hem de coğrafya olarak daha hızlı büyüyebildiklerini söyledi. Çalışanlarının iş deneyimini ve motivasyonunu artıracak yeni bir projeyi 2015’te hayata geçireceklerini belirten Musul, Erasmus benzeri bir program olan Ekolmus’la her çalışanın, her yıl, toplamda 4 ay olmak üzere 4 farklı ülkedeki Ekol şirketinde çalışacağını açıkladı. Şoförlerin eğitimi konusunda da yeni bir çalışma yapacaklarını belirten Musul, “Entegre bir sipariş yönetim modeli ile araç yönetim modelini bir araya getiriyoruz. Şoför eğitimlerini ve aidiyetlerini de artırmak istiyoruz. Çünkü bu tarz bir hizmeti alabilmek için şoförlerimize çok ciddi eğitim vermemiz gerekiyor. Dolayısıyla yeni bir şoförün istihdamı için harcayacağımız zaman, eğitim ve onların eksikliğinin yarattığı maliyetin hepsini koyup buradan elde edilecek tasarrufu onların maaşlarına yansıtacağız. Böylelikle hem gelirleri yüksek olacak hem de yaptıkları işin bir araç sürmenin ötesinde, bizim entegre hizmetimizin önemli bir parçası olduğunu hissedecekler” dedi.
“Yasalardaki aksaklıklar ülkeye milyar dolar kaybettiriyor”
Lojistik sektöründe yaşanan sıkıntılara da değinen Ahmet Musul, yasalardaki aksaklıkların sektöre ve ülkeye büyük kayıplar verdiğini söyledi. Yurtdışına çıkan araçlara 550 LT yakıt sınırı getirildiğini hatırlatan Musul, “Nakliyeci Avusturya gibi ülkelerden mazot almak zorunda kalıyor. O mazotun vergisinden de o ülke yararlanıyor. Oysa ki Türkiye’den çıkan bir aracın direkt Türkiye’den bu kısıtlama olmadan mal alması durumunda devletin kasasına yıllık yaklaşık 1 milyar dolar girebilir” dedi. Musul, sektörün diğer bir kanayan yarasının da şehir içinde taşıma yapan araçlara getirilen 3.5 ton sınırlaması olduğunu söyledi. Musul, “Şehir içi trafiğinde 3.5 ton istiap haddini aşan araçlar servis yapamıyor. Yapana ceza kesiliyor. 3.5 tonda size yükünüzü taşımak için 500 kg kalıyor. Almanya’da ise 12.5 tonla şehir içinde, dağıtım yapılıyor. Biz 7.5 tona da razıyız. 1 araçla taşıyacağımız malı 5 araçla taşıyoruz. Uygulama 7.5 ton olarak değiştirilirse şehiriçi trafiği de yarı yarıya azalır” dedi. AVM lojistiğinde de sıkıntı yaşadıklarını ifade eden Ekol yöneticilerinden Murat Boğ, “AVM’lerin mal teslimatları özellikle büyük şehirlerde akşam saatlerinde yapılmalı. Aynı AVM’de belki 10 markanın ürününü dağıtabiliyorsunuz. Tek biriyle anlaştığınızda olmuyor. Genelde gün içinde yapılıyor teslimatlar. Mal kabulde buna göre bir yapı kurulması lazım. Malların tüm mağazalara gelişinin tek bir noktadan, gece 10 ila sabah 6 arasında yapılabileceği bir model olmalı” şeklinde konuştu.
AYSEL YÜCEL -DÜNYA
LOJİPORT