İnşaat, makine, plastik, tekstil, ilaç ve araç üstü ekipman başta olmak üzere pek çok farklı sektörden hem büyük hem de KOBİ tarzında müşteriye lojistik çözümler sunan Adar Trans, sektörde emin adımlarla ilerliyor. Talep odaklı çalışma prensipleriyle belirlenen sektörel hareketin, günümüzde önemini sürekli artıran ‘kapıdan kapıya sevkiyat’ modelini dikkate alarak hedef çizdiğini söyleyen Adar Trans Genel Müdürü Binnaz Köroğlu, Ortadoğu’nun her noktasına yaptıkları proje taşımalarının yanı sıra bölgedeki yerel ve çok uluslu şirketlerin şimdiden çözüm ortağı olmayı başardıklarını kaydetti.
SÜREKLİ TAKİP VE KONTROL İLE SÖZÜMÜZÜN ARKASINDA DURMAYA ÇALIŞIYORUZ
Karayolu taşımacılığının, büyük Ortadoğu coğrafyasının lokomotif taşıma sistemi olduğunu söyleyen Köroğlu, yönetim stratejilerine dair ipuçlarını paylaştı: “Doğru noktalara depo ve aktarma sahaları yerleştirmek, uzman kadro ve yeterli istihdam sağlamak, teknolojinin sunabildiği en hızlı ve en güvenilir iletişim imkânlarını kullanmak, gerekli makine ekipmanlar ve irtibat büroları oluşturmak gibi dinamikleri harekete geçirmek yönetimin önemli noktalarını oluşturuyor. Bunları sağlamakla ise iş bitmiş değil, aksine yeni başlamış oluyor. Uluslararası ağır nakliye taşımalarında, standart ölçüler dışındaki yüklerin tamamını bu yüklere uygun çekici ve dorseler ile müşterinin talepleri doğrultusunda lashing, vinç kiralama, yol izinleri ve gümrükleme ve hizmetleri sağlayarak, karayolu taşımacılığında tek merkezli bütüncül çözümler üretiyoruz. Irak, Suudi Arabistan, Dubai, Suriye ve Ürdün’de bulunan yurtdışı acentelerimiz ve Mardin, Silopi, Mersin, Hatay’da bulunan yurtiçi irtibat bürolarımız sürekli takip, kontrol ve motivasyon ile sözümüzün arkasında durmaya azami gayret gösteriyoruz.”
GÜVENLİ VE DÜŞÜK MALİYETLİ TAŞIMA HİZMETİ
Dünyanın birçok noktasında yer alan ulusal ve çok uluslu müşterilerinin taleplerini ve ihtiyaçlarını daha verimli bir şekilde karşılayabilme ilkesini benimsediklerini kaydeden Köroğlu, “Adar Trans, alternatif servis seçenekleriyle, bir projenin bütün ihtiyaçlarını, Türkiye’den ve Avrupa’dan proje sahasına teslimi kendisine görev ve amaç edindi. Ekspres, tenteli ve ağır taşımaya yönelik araçlarımız ile proje taşımacılığını en kaliteli şekilde gerçekleştiriyor, müşterilerimize hızlı, güvenli ve düşük maliyetli bir taşımacılık hizmeti sunuyoruz” diye konuştu.
OLASI PROBLEMLERE EN YAKIN NOKTALARDAN MÜDAHALE EDİLİYOR
Adar Trans, operasyonlarını Mersin, Mardin, Habur ve Cilvegözü operasyon merkezleri aracılığıyla mümkün olan en yakın lokasyonlardan yönetiyor. Olası problemlere anında müdahale edebilmek için operasyon merkezlerini özellikle bu noktalarda oluşturduklarını ifade eden Köroğlu, bu merkezlerle ilgili bilgi verdi: “Mersin’de faaliyet gösteren ofisimiz daha çok Mersin limanından yapılan transit taşımalar için bir koordinasyon merkezi olarak kullanılıyor. Dünyanın birçok noktasından Irak ve Suriye başta olmak üzere diğer Ortadoğu ülkelerine gönderilmek için Mersin limanına gelen yüklerin transit aktarma ve gümrük işlemleri tamamlanarak, ihtiyaca göre tır ya da konteynere aktarılması ile nihai varış ülkesine teslimatının yapılması Mersin ofisimizde planlanıyor.
Irak istikametli taşımalarımızın araç, yük ve dokümantasyon süreçlerinin gerçekleştiği Mardin, bölgesel şartların işlevlik açısından en verimli olduğu yer kanaatiyle operasyon merkezimiz olarak belirlendi. Mardin’in operasyon merkezi olarak belirlemesindeki önemli bir diğer etken ise Irak bölgesine çalışan şoförlerin yoğunluklu olarak burada ikamet ediyor olmaları. Çalışma arkadaşlarımızın huzur ve istirahatlerinin önemli bir performans gerekçesi olduğu gerçeğinden hareketle Mardin’de bir operasyon merkezi oluşturmayı tercih ettik.
Habur İrtibat Ofisimiz yine Irak sevkiyatlarımızın sağlıklı ve hızlı bir şekilde yapılabilmesi için önemli bir görev üstleniyor. Habur irtibat ofisi, sevkiyat planlamalarımız dışında, Irak İbrahim El Khalel Gümrük Müdürlüğü’nde yürüttüğümüz ithalat gümrükleme hizmeti için de kontrol ve koordinasyon hizmetlerinin merkezi olarak faaliyet gösteriyor.
Habur’da yürüttüğümüz faaliyetleri yine bölgenin önemli bir operasyon merkezi haline getirdiğimiz ve Suriye ile sevkiyat trafiğimizi sağlayan Cilvegöz Operasyon Merkezi’nde de yürütüyoruz. Özellikle son yıllarda bölgede ayyuka çıkmış kaos ortamında olası problemlere anında müdahale edebilmek amacıyla operasyon ve irtibat merkezini bu bölgelerde oluşturduk.”
BÖLGEDEKİ KAOS ORTAMI İSTİHDAM VE TİCARET HACMİNİ DÜŞÜRÜYOR
Bölgede yaşanan terör olayları ve bunun kaçınılmaz neticesi olan kaosun, bölgede taşımacılık yapan bir çok firmayı iflasın eşiğine getirdiğini anlatan Köroğlu, ayakta kalmayı başarabilen firmaların da ciddi iş kaybına uğrattığını dile getirdi. Sınır kapılarında uzayan bekleyişlerden, zaman zaman hasar gören araçlara, sokağa çıkma yasağından elektrik ve internet kesintilerinin yol açtığı iletişim sorununa kadar birçok konuda telafi edilemeyecek zararlarla karşı karşıya geldiklerini aktaran Köroğlu, “Özellikle yakın zamanda Silopi ve Cizre’de yaşanan terör olayları yolların kapanmasına neden olurken, bizim varış terminlerimizin aksamasına da yol açmış oluyor. Sektörün en fazla önemsediği hassasiyetlerin başında gelen zamanında teslimat, sosyal ve politik olaylarla sekteye uğradığında görülen zarar telafi edilemez hale geliyor. Kaos ortamında sürekli değişen ekonomik parametreler sektörel fiyatlandırmanın da dalgalanmasına neden oluyor. İstikrarsızlığın egemen olduğu piyasalarda ticaret hacmini ve ona bağlı olarak istihdamın düşmesini kaçınılmaz kılıyor. Mesela çok yüksek bir ticaret hacmimiz olan Irak pazarındaki ticaret kaybımız maksimum seviyelere yükseldi. Bu durum sadece bizim sektörümüzü değil bölgedeki küçük büyük tüm ticaret hayatını ağır külfetler altına sokmuş durumda. Bölgede beş yıldır devam eden kaos ve savaş hali elbette günlük yaşamı felce uğrattığı gibi ticareti de durma noktasına getirmiş durumda. Personelimizin huzursuzluğundan müşteri taleplerinin önemli miktarlarda azalmasına kadar bölgede türlü problemler ile uğraşıyoruz. Sürekli değişen ekonomik parametreler, durdurulan araçlar, sürekli yükselen zarar ziyan grafiği bölgede faaliyet göstermenin zorluklarını gözler önüne seriyor” ifadelerini kullandı.
RİSKLERE KARŞI HAZIRLIKLI OLMAYI REFLEKS HALİNE GETİRDİK
Kendisinin, bölgede uzun süredir çalışmalar yapıyor olmasının Adar Trans’a bir avantaj kazandırdığına dikkat çeken Köroğlu, Ortadoğu pazarına girmeden önce zaten bölgenin tüm dezavantajlarını göz önünde bulundurduklarını belirtti. Bölgenin handikaplarına önceden görerek planlamalar yapmayı doğal refleks haline getirdiklerini söyleyen Köroğlu, “Bölgenin kültürel altyapısını bilerek ve ekibimizi bu kalifikasyonda seçerek yaşanan zorlukların asgari seviyelerde tutulmasına gayret ediyoruz. Bölgenin hassasiyeti bu noktada çok önemli, sektörde çok büyük ölçeklerde işlem hacmi yöneten fakat bölgedeki hassas dengeleri gözetemeyen bir çok firmanın bölgeden çekilme noktasına geldiği bir zamanda Adar Trans olarak biz kendimizi bölgenin bir parçası olarak tanımlayarak kültürel birlikteliğin imkanlarından istifade edebilmeyi başarmış bulunuyoruz. Irak’ta on yıldır devam eden savaşın gölgesinde aksatmadan ve her türlü problemi çözerek sürdürdüğümüz hizmetlerimiz bölgeyi doğru okuyabilmek açısından önemli bir örnek. Tüm bunların yanında bilinmesi gereken, vazgeçilmemesi gereken ve inat edilmesi gereken bir şey var; burada hizmet merkezli bir ticaret yürütüyoruz. İstihdam edilen ve hayatını idame ettirmek zorunda olan çalışma arkadaşlarımız var. Sorumluluk bilinci ile hareket ettiğinizde vazgeçmek gibi bir seçeneği hiç düşünmüyorsunuz bile. Hayat böyledir; savaşlar da, bayramlar da yaptığınız işi durdurabileceğiniz anlamına gelmiyor” dedi.
2015 DOĞUM YILIMIZ OLDU
Sektörün, 2015 yılını bütün hatlarıyla küçülmüş, hiçbir hedefin gerçekleşemediği, -tam anlamıyla- kötü bir yıl olarak geçirdiğini söyleyen Binnaz Köroğlu, 2015 yılını Adar Trans için doğum yılı olarak planladıklarını ve sektöre hızlı bir giriş yaptıklarını belirtti. “Suriye’de savaşın bitmesi, mülteci durumuna düşmüş insanların huzur içinde yurtlarına dönmesi ve bölgedeki terör hareketlerinin son bulması durumunda mevcut pazarın büyük bir sıçrama ile ticaret hayatına önemli katkılarda bulunacağını da görüyoruz” diyen Köroğlu, 2016 yılının bir güven ve atılım yılı olmasını temenni etti.
Burak GÜNER - LOJİPORT