Kaldırımcı, dolayısıyla bayinin seçim olanaklarının artacağını ve sektörün daha rekabetçi bir yapıya kavuşacağını söyledi.
Rekabet Kurumu Başkanı Kaldırımcı, Kurulun akaryakıt sektöründe intifa sözleşmelerinin muafiyetten yararlanma süresini en fazla beş yıl olarak belirlemesine dönük aldığı kararı değerlendirdi.
Kurumun akaryakıt sektörünün rekabetçi bakış açısından görünümünü ortaya koyabilmek bakımından, sektör raporu hazırladığını hatırlatan Kaldırımcı, raporda ortaya konulan en önemli hususlardan birinin, sektörde yaygın olarak karşılaşılan ve ortalaması 15 yıl olmakla birlikte 40 hatta 50 yıla varan süreler için yapılan intifa sözleşmelerinin, özellikle küçük dağıtıcı şirketlerin piyasaya girebilmesi açısından ciddi bir engel yaratması olduğunu söyledi.
''Örneğin kendisine ait istasyon üzerinde bir dağıtıcıya intifa hakkı veren bayinin, söz konusu dağıtıcı ile arasındaki bayilik sözleşmesi sona erse dahi, bu intifa hakkı süresince diğer bir dağıtıcı şirket ile sözleşme imzalaması mümkün olmamaktadır'' diyen Kaldırımcı, bunun rekabet hukuku açısından sonucunun, bayiler üzerine getirilebilecek rekabet yasağının süresinin, 2002/2 sayılı Tebliğ ile izin verilen beş yıllık sınırın çok üstüne çıkılması olduğunu kaydetti.
''SEKTÖRÜN DAHA REKABETÇİ YAPIYA KAVUŞMASINI HEDEFLİYORUZ''
Daha önceki uygulamaya göre 15 yıllık bir intifa hakkının varlığında, bayinin istasyonun mülkiyeti kendisine ait olmasına rağmen 15 yıl boyunca rakip bir dağıtıcı ile çalışma imkanı bulamadığına dikkati çeken Kaldırımcı, bundan sonra öncelikle istasyon sahipleri her beş yılda bir mevcut dağıtıcı ile anlaşmalarını yenileme ya da daha iyi sözleşme koşulları sunan alternatif dağıtıcı şirketlerle çalışma imkanına sahip olacağını bildirdi.
Dolayısıyla bayinin seçim olanakları artacağına işaret eden Rekabet Kurumu Başkanı, şöyle devam etti:
''Diğer yandan ise; özellikle pazara nispeten yeni giren ya da pazarda görece küçük paya sahip dağıtıcı şirketlerin, hali hazırda teklif dahi götüremedikleri istasyonlarla bayilik anlaşması yapma şansları olacak. Pazarda güçlü konumda yer alan dağıtıcı şirketlerin sayısının ve dolayısıyla rekabet düzeyinin artmasını beklemek, doğru olacaktır kanaatindeyim.
Dolayısıyla hedeflenen unsurların başında elbette ki sektörün daha rekabetçi bir yapıya kavuşması geliyor. Rekabet düzeyi arttıkça bunun son kullanıcıya daha düşük fiyat, daha yüksek kalite ve hizmet standartları olarak yansıması kaçınılmaz olacaktır.''
Kaldırımcı, Kurumun söz konusu kararının yalnızca intifa sözleşmeleri ile sınırlı olmadığına işaret ederken, benzer etkiye sahip uzun süreli kira, kredi ya da ekipman sözleşmeleri gibi, bayiye yüklenen rekabet yasağının süresinin fiilen beş yılı aşmasına neden olacak her türlü sözleşme ya da uygulamanın da aynı yaklaşım çerçevesinde ele alınacağını ifade etti.
''SEKTÖRÜN TALEBİ, KARARLA KARŞILANDI''
Bayi cephesinden uzun süreli intifa sözleşmeleri ile ilgili çok fazla sayıda başvuru aldıklarını ve almaya da devam ettiklerini anlatan Kaldırımcı, akaryakıt bayileri açısından talebin büyük ölçüde karşılandığını söyledi.
Diğer yandan görece küçük ve pazara yeni giren dağıtıcı şirketler açısından en önemli sorunların başında, ürünlerinin satılması için anlaşma yapacak istasyon bulmanın güçlüğü geldiğine dikkati çeken Kaldırımcı, küçük dağıtıcılar bakımından da kararların son derece olumlu sonuçlar doğuracağını ifade etti.
Karara göre, 18 Eylül 2005 tarihinden önce yapılan sözleşmeler bakımından muafiyetten yararlanma süresinin 18 Eylül 2010 tarihinde sona erdiğini belirten Kaldırımcı, sözleşmelerdeki rekabet etme yasağının bu tarihten önce yenilenmesi ya da sona erdirilmesi gerektiğini söyledi.
Kaldırımcı, 18 Eylül 2005 tarihinden sonra yapılan sözleşmeler için ise yapıldıkları tarihten itibaren beş yıl uygulama süresi bulunduğunu ifade ederek, söz konusu kararların gereği yerine getirilmediği takdirde, Rekabet Kurulunun soruşturma açma ve ilgili teşebbüslere idari para cezası da dahil olmak üzere yaptırım uygulama yetkisi bulunduğunu hatırlattı.
EPDK İLE SON DERECE YAKIN İLİŞKİ İÇERİSİNDEYİZ
Akaryakıt sektörüne dönük özellikle son dönemde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ile son derece yakın ilişki içerisinde olduklarını belirten Kaldırımcı, sektörle ilgili konuları gerek yazışmalar gerekse düzenlenen toplantılar aracılığıyla görüşme fırsatı bulduklarını söyledi.
Kaldırımcı, bu tür temaslarda sektördeki rekabetin korunması ve güçlendirilmesi ile ilgili ne gibi düzenleme ve uygulamalara ihtiyaç bulunduğunu tartıştıklarını anlatarak, bu kapsamda gerek Rekabet Kurumu gerekse EPDK'nın, gerekli görülen noktalar ile ilgili fikir alış verişinde bulunduğunu kaydetti.
ZAMAN