Antrepolarda kaos yaratılıyor

 “Türkiye Lojistik üs olacaktır" Ulaştırma Bakanlığımızın 6 yıllık vizyonu. “Türkiye uluslararası taşıma koridorlarında yer alacaktır.” Son yedi yıllık kalkınma planımızdaki hedefimiz. “Lojistik köyler kuracağız” TCDD’nin misyonu. Ve yüzyılımızın gelişecek sektörü “Lojistik” kundaklanıyor. Gerekçesi nedir? Devlet özel antrepoları kontrol edemiyormuş. Görevi yurt içine ithal ettiğimiz ve dışarıya ihraç ettiğimiz ürünleri kontrol etmek olan gümrük bakanlığımız bu görevini yapamadığını ortaya koyup tüm ürünleri göreceğiz ondan sonra ithaline izin vereceğiz diyor. Dünya ticaretinin serbestleşmesi, ticaretin önündeki  (Gümrük Dahil) engelleri kaldırmaya çalışan Birleşmiş Milletlere bağlı Dünya Ticaret örgütünün, Ticaretin kolaylaşması için kurulan ve içine girmeye çalıştığımız AB gibi uygulamaların aksine ticaretin temeli olan uluslar arası taşımaya engeller getiriyoruz. Bu kararın temelinde yabancı kur açığımızı kapatmaya yönelik ithalatın zorlaştırılması mantığının yattığını sanıyorum. Özel İhtisas Gümrükleri ile bu yolu denedik, engeller getirdik şimdi daha katı bir önleme gidiyoruz ve her zaman yaptığımız hatayı yapıyor alt yapısını, sitemini hazırlamadan yeni bir yönetmelik uygulamasına geçiyoruz. 1 Temmuz 2009 gününden başlamak üzere ülkemize giren her ürün; ya beyanname verilerek yani geçici depolama yapılamadan araç üzerinde, konteyner içinde, vagon içinde beyan edilecek kontrol edilecek veya doğrudan Tasiş ve TCDD Anterpolarına indirilmek zorunda bırakılacaktır. Lojistik yönetimi, tedarik zinciri süresinin maliyetlerini düşürmeyi, süreci hızlandırmayı, hammaddeyi hiç bekletmeden üretime, ürünleri de hiç bekletmeden tüketime ulaştırmayı hedefler. Bu karar ile devlet daha önce yönetmeliğini hazırlamış olduğu yetkilendirilmiş gümrük müşavirliği uygulamasına (daha başlamadan) güvenmediğini, vereceği yetkilerin geçersiz olduğunu baştan kabul etmiş durumdadır. Altyapısı hazırlanmadan gümrük alanlarında, kapasitesi yetersiz, çağdaş depolama kurallarına uymayan duvarı yıkık çatısı akan,kapalı alanlarda, yıllar önce inşa edilmiş, bakımı onarımı yapılmamış “depolarda”malınızı kısa veya uzun süreli bekletmek zorunda kalacaksınız. Bu kararın yetersiz eleman, aşırı iş gücü, uygulama zorluğu, belge eksikliği gibi nedenlerle beklemelere yol açacağı, ithal ürünlerin, hatta hammadde ve yarı mamul ürünlerin üretim için gecikmesine, fiyatının artacağına, sorunların önlenmesi için fazla stokla çalışılması gerekliliğine ve toplam olarak ürün maliyetlerine olumsuz etki yapacağı da unutulmamalıdır. Lojistik ve taşımacılık sektörüne danışılmadan, UND’nin UTİKAD’ın, Gümrük Müşavirleri Derneği’nin, Gümrüklü Antrepocular Derneği'nin görüşü alınmadan verilen bu karar ertelenmemelidir, tamamen kaldırılmalıdır. Doğrusu tüm antrepolara depo yönetim yazılımının kullanması zorunluluğunun getirilmesi, sisteme Gümrük bakanlığımızdan giriş yetkisi verilmesi, kapıdan giren ürünün hangi antrepoda ne kadar durduğunun sistem üzerinden kontrol edilmesidir. Denetimlerin yapılması, Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirlerine zaten verilecek olan ağır cezaların da uygulanması olmalıdır. Bu uygulama Uluslararası taşımacılar için bir yüktür, taşımacılık sektörü için bir kaostur. Araç sahipleri için maliyettir, ürün sahipleri için gecikmedir, garip sürücülerimiz için de araç içinde uyumak zorunda kalacakları ilave gecelerdir.