ASELSAN'ın odaklandığı bu yeni projeler, Türkiye'nin dışa bağımlılığını sonlandırmayı hedefliyor. Elektrikli araçların geleceğini şekillendirecek bu teknolojiler, aynı zamanda ülkemizin uluslararası alanda rekabetçiliğini de artıracak.
Bu dönüşüm sürecinde ASELSAN'ın sahip olduğu kabiliyetler ve teknolojik birikim, şirketin sektördeki liderliğini pekiştiriyor. Geliştirilen milli teknolojilerle hem yerli hem de uluslararası pazarda etkin bir oyuncu olma yolunda ilerleyen ASELSAN, sürdürülebilir bir büyüme ve gelişme stratejisi izliyor.
Bu girişim, ASELSAN'ın sadece savunma ve teknoloji sektöründe değil, aynı zamanda ulaşım ve mobilite alanlarında da ne kadar etkili ve yenilikçi olduğunu gösteriyor. Bu yeniliklerle beraber Türkiye'nin teknolojik altyapısının daha da güçlenmesi bekleniyor.
BMC ve ASELSAN iş birliğiyle ortaya çıkan 12 metrelik elektrikli otobüs projesi, Türkiye'nin otomotiv teknolojisindeki ilerlemesini gösteriyor. ASELSAN Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Çelik, bu projede yer alan özellikleri ve gerçekleştirdikleri yenilikleri paylaştı.
İleri Seviye Bir Motor
Mehmet Çelik, BMC otobüslerinde kullanılan 250 kilovatlık sabit mıknatıslı motorların, piyasadaki mevcut elektrikli araç çözümlerinden daha ileri seviyede bir teknolojiye sahip olduğunu belirtti. Bu motorun geliştirilmesinde ASELSAN mühendislerinin büyük bir katkıda bulunduğuna dikkat çeken Çelik, bu projede 4 yüksek lisans tezi ve 5 patent elde edildiğini aktardı.
Motorun yanı sıra, otobüsün kontrol, sürüş ve batarya şarj ünite kontrol sistemlerinin de ASELSAN tarafından özgün olarak geliştirildiği vurgulandı. Bu gelişmeler, ASELSAN'ın otomotiv sektöründe de önemli bir oyuncu olma yolunda hızla ilerlediğini gösteriyor. Bu yenilikçi adımlar, Türkiye'nin otomotiv teknolojisi alanındaki potansiyelini ve global rekabetteki yerini güçlendiriyor.
LOJİPORT