TOKİ İstanbul Emlak Dairesi Başkanı Ali Seydi Karaoğlu, DATİ Yatırım Holding İcra Kurulu Başkanı Gökhan Kıran ve Dati Holding Genel Müdürü Ulvi Süvarioğlu, Ataköy Turizm Kompleksi'ne ilişkin gelişmeleri düzenlenen basın toplantısında paylaştı.
TOKİ İstanbul Emlak Dairesi Başkanı Karaoğlu, DATİ ile mutabakat sağladıkları konunun, arazi üzerindeki TOKİ'nin mülkiyet hakkı ile birlikte DATİ'nin kullanım hakkının, yani şirketin varlıklarının satılması olduğunu, ihaleyle isteklilerin burada hem mülkiyeti alacaklarını hem de holdingi devralmış olacaklarını söyledi.
Karaoğlu, Ataköy kompleksi diye tarif edilen arazinin 1986 yılında yap-işlet-devret modeliyle 49 yıl süreyle Ataköy Turizm İşletmesi'ne (ATİ) kiralandığını, 2004 yılı sonu itibariyle Özelleştirme İdaresi tarafından ihale yoluyla Denizciler Ataköy Turizm ve İnşaat'a (DATİ) satıldığını anlattı.
Bugün DATİ tasarrufunda bulunan kompleksin 138 bin 467 metrekarelik kısmının çıplak mülkiyetinin TOKİ'ye ait olduğunu ve bu mülkiyetin üst hakkının gelecek 26 yıllık süreçte DATİ'de bulunduğunu söyleyen Karaoğlu, "İstanbul'un en kıymetli yerinde bir arazi. Bu arazi üzerindeki tesislerden TOKİ'nin aldığı yıllık kira bedeli ortalama 3 milyon lira. 1986 yılında yapılan sözleşme koşulları bunu gerektiriyordu. Ama tabi ki Ataköy Kompleksi, üst hakkı DATİ'ye ait olan TOKİ'nin mülkiyetinden oluşmuyor. Bunun yanında Hazine'den kiralanan yaklaşık 144 bin metrekarelik bir arazi var. Yine DATİ'nin 10 bin 241 metrekarelik kendi mülkü var. Diğer taraftan 378 bin metrekare projeleri onaylanmış mega yat limanı var. Toplam kompleksin alanı yaklaşık 670 bin metrekare. Satışa konu edilen gayrimenkulün kullanım alanı 670 bin metrekare" diye konuştu.
İhaleyi TOKİ olarak kendilerinin yapacaklarını ve satıştan ciddi bir gelir elde etmeyi beklediklerini ifade eden Karaoğlu, yürürlüğe giren 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında İstanbul'da ciddi çalışmalar olacağını ve buna kaynak temininde bu alanın çok büyük katkısı olacağına inandıklarını belirtti.
167 BİN METRE KARE DOLDURULACAK
Bu arazinin İstanbul'un yıldızı sayılabilecek bir lokasyona sahip olduğunu kaydeden Seydioğlu, şöyle devam etti:
"Hava, deniz, kara ulaşımı, turizm potansiyeli, manzarası, mevcut imar planındaki koşulları açısından kıymetli bir arazi. Buranın kesinleşmiş imar planı mevcut, bütün mahkemelerden, itirazlardan geçmiş, herhangi bir ihtilaf söz konusu değil. Yatırımcılar için de çok cazip bir lokasyonda. Turizm potansiyeli için, İstanbul için çok önemli. Bu hedeflenen projelerin hayata geçirilmesi ülkemizin ve İstanbul'un turizm potansiyelini tahmin edemeyeceğimiz kadar artırabilecek düzeyde."
Satış konusunda yaklaşık 1 yıldır çalışma yaptıklarını söyleyen Seydioğlu, ilerideki günlerde satışla ilgili bedel, parsel nitelikleri, metrekare, inşaat alanları, plan fonksiyonları konusunda detayları paylaşacaklarını ve 2 ay içerisinde satış ilanına çıkılabileceğini kaydetti.
Buranın Turizm Bakanlığı kararıyla turizm alanı kabul edilmiş bir bölge olduğunu hatırlatan Karaoğlu, buranın bir bütün olarak satılmasında kamu yararı olduğuna inandıklarından dolayı satışı topyekün yaptıklarına işaret etti.
Karaoğlu, kompleks içinde mega yat yapımı için yaklaşık 167 bin metrekarelik bir alana yapılacak dolgunun herhangi bir risk barındırmadığını ve yeni bir arazi üretilmediğini belirterek, "1986'da ne varsa aynısı var. Sadece üzerindeki yatırımlar yapıldı, ilave projeler onaylandı, imar projeleri kesinleştirildi" diye konuştu.
DATİ YAKLAŞIK YÜZDE 60, TOKİ YÜZDE 40 ORANINDA DEĞER SAHİBİ
DATİ Yatırım Holding İcra Kurulu Başkanı Gökhan Kıran, 2005'te Özelleştirme İdaresi'nden devraldıkları şirketleri, yaklaşık 7 buçuk yıllık süreç içinde çeşitli yatırımlarla rehabilite ettiklerini ve bölgeyi daha yaşanabilir bir alan haline getirdiklerini anlattı.
Yapacakları çok yatırımlar olmasına rağmen geçen 4 yıllık süreç içerisinde dünya piyasalarının, özellikle de denizcilik piyasalarının içinde bulunduğu durumdan ötürü DATİ Holding şirketini satma kararı aldıklarını belirten Kıran, "DATİ Holding olarak buranın satışını mal sahibimiz TOKİ ile birlikte değerlendirme hususunda bir takım çalışmalar yaptık. Biz hisselerimizi satıyoruz, TOKİ mülkünü satıyor. İkisi üst üste oturduğu zaman DATİ'nin hissesini alan alıcı işleyen bir sisteme giriyor. Bugüne kadar Türkiye'de örneği olmayan bir model" dedi.
Toplam kompleks üzerinde DATİ'nin yaklaşık yüzde 60, TOKİ'nin de yüzde 40 oranında değer sahibi olduğunu ifade eden Kıran, "2005'te 200 milyon dolara aldık, yaklaşık 200 milyon dolar da yatırım yaptık. Devam etseydik 600 milyon dolar daha yatıracaktık" diye konuştu.
İstedikleri değeri bulamadıkları takdirde satış yapmayacaklarını belirten Kıran, kompleks üzerinden Milli Emlak'a her sene kullanım payı ödendiğine de değinerek, yapılacak yatırımlarla Milli Emlak'ın kira gelirinin artacağını söyledi.
Dati Holding Genel Müdürü Ulvi Süvarioğlu da bu tür bölgelerde ve hizmet alanlarında ekonomi kötüye gitse dahi sadece kardan bir kayıp olduğunu belirterek, "Asla eksiye dönme ihtimali olmayan bilançolarımız mevcut. Biz buraya aldığımızı zaman imarından işletmesine kadar birçok sorun vardı. Bugün hiçbir sorunu olmayan, kapıyı açtığınız zaman kendi stratejilerinizle değiştirebileceğiniz bir organizasyonu satın alıyorsunuz. Karlılığı olan, ciro artışları düzgün giden ve her şeye rağmen metrekare başına verimliliği yüksek olan bir işletmeyiz şu anda" diye konuştu.
2005'te satın aldıklarında o günkü Özelleştirme İdaresi'nin yönetiminde olan 3 şirketin yaklaşık 800 bin dolar civarında faaliyet karlılığı bulunduğunu ama bugün itibariyle bekledikleri faiz ve vergi öncesi karın (FAVÖK) 32 milyon dolar civarında olduğunu belirten Süvarioğlu, 2012 yılını 60-62 milyon arası bir ciro ile kapatmayı hedeflediklerini kaydetti.
LOJİPORT