Çetin Nuhoğlu yaklaşan seçimlerle ilgili bugün bir açıklama yayınladı. Açıklamada UND yönetimine çağrıda bulunan Nuhoğlu, gelin bazı konuları birlikte konuşalım dedi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Sayın UND Yönetim Kurulu,
Dünkü basına düşen açıklamanızda bazı taahhütlerden bahsetmişsiniz.
Bu konularda daha önce yaptığım açıklamalara ilave olarak;
Siz ilk İstanbul basın toplantınızda "paramız yok dava açamayız parası olan açsın çok karlı bir iş 4 milyon yatıracak 70 milyon alacak. 7 kat para kazanacak" dediniz.
Bende taahhüt ediyorum, davayı açacağım,belki yüz milyon alacağım. Çünkü bu örnek bir dava olacak. Bu zamana kadar sadece firmanın yıkıcı fiyat uygulamalarından uğranan zararın üç katına kadar tazmin hakkı örnekleri var. Bildiğim kadarı ile tamamen faaliyet dışına itilmiş, batırılmış başka firma yok. Bu nedenle faaliyete devam etseydi elde edeceği kari da, yani kar kaybı için de tazminat isteyeceğim.
Hisselerin on beş milyon Euro olduğuna dair Kadıköy 3. Asliye Ticarette 2008/976E dosya no’lu açılmış bir dava var idi. O davayı niye geri çektiniz?
Sevgili Dostlarım,
Açık ve şeffaf olacağıma söz verdim ve taahhüt ediyorum. Bunun ilk göstergesi olarak 19 ocaktaki Genel Kurul gündeminin 12. Maddesini GERI çekelim. Yönetim kurullarında böyle bir yetki olmasın. Gerekirse genel kurul toplanıp karar alır.
Bir başka öneride;
29 temmuz 2011 de yönetim kurulunda 17 imza ile "Her turlu sözleşme imzalaması" için sadece iki kişiye yetki verilmesi gibi uygulamaları da değiştirelim. Mesela üyeler içeriğine tamamen hakim olsun ve bu tür anlaşmalar yönetim kurulu kararı ile alınsın.
Sayın Başkan,
Siz veya müsait değilseniz görevlendireceğiniz arkadaşlarla pazartesi günü genel kurul gündemini ve programın akışının beraber üzerinden geçelim. Genel kurul gündemine ilave edilmesini arzu ettiğim mesela 1000’e yakin C2 belgeli UND’ye üye olmayan firmaların giriş aidatlarında yapılacak iyileştirmeler ve ödeme şekilleri.
En önemlisi de bilindiği gibi bölgelerden gelecek yönetim kurulu adayları için yöntem; önce bölge üyeleri, bölge çalışma grubunu seçer, bölge çalışmada yönetim kurulu aday önerilerini merkeze iletir. İstanbul’da ise eğilim yoklaması ve ortak istişare ile belirlenerek hem yönetim kurulu hem de diğer organlar genel kurulun onayına sunulur.
İlave olarak da Bu sefer bölgenin kanaat liderleri ve tecrübeli üyelerden Bölge İstişare Kurulu oluşmasını da kurumsal hafızanın sürdürülmesi açısından doğru buluyorum. Bunları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Sevgili Engin Başkan,
İki gün önceki mesajım çok açık ve netti. Tek yürek, sektörün sesi ve arzusu, Birlik ve Beraberlik, anahtar kelimelerdi. Bütün üyelerimiz ve dostlarımız tarafından da böyle anlaşıldı. Başka bir anlamı da yoktur.
Sevgi ve saygılarımla.
LOJİPORT