Yeryüzünün en eski ticaret ve emlak temalı oyunu “Monopoly,” hayranlarına bir masanın etrafında bile olsa, emlak imparatoruna dönüşme şansını yakalatır [İngilizce kökenli “Monopoly” sözcüğü Türkçede "tekel" anlamına gelir]. Ülkemizde de öteden beri önemli bir hayran kitlesi sahibi bu masa başı şans oyununun yaratıcısı olarak ilk önce 1903 senesinde ABD vatandaşı Bayan Elizabeth/Lizzie Maggie, sonra 1929 yılında yine ABD vatandaşı olan Bay Charles Todd ve daha sonra da 1932’de Bay Charles Darrow gösterilir. Oyunun temel ilkelerini 1932 senesinde evdeki bir akşam yemeği davetini takiben Bay Todd’dan öğrenerek detaylandıran ve ona “Monopoly” adını vererek tüm ülkede yaygınlaştırmayı deneyen Bay Darlow’dur (Ancak onun bu çabası yakın dostu Bay Todd ile arasını açmış ve iki arkadaş birbirleriyle bir daha asla konuşmamışlardır). Oyunun giderek müthiş popülerleşmesi Amerikalı ünlü oyuncak ve masa-kutu oyunları üreticisi “Parker Brothers”ın dikkatini çeker ve şirket 1935’te oyunun Bay Darlow’a, 1936’da da Bayan Maggie’ye ait olan gerek isim gerekse de telif haklarını satın alır. Uzun seneler boyunca birkaç kez el değiştiren şirket 1991’de günümüzün dev oyuncak ve masa-kutu oyunları üreticisi Hasbro’nun bünyesine katılır. Hasbro’da 2009 yılından itibaren ürünü birkaç farklı isimle pazarlamak yerine yalnızca “Monopoly” adıyla üretip bütün dünyadaki kullanıcıların beğenisine sunar [1923 senesinde ABD’de “Hassenfeld Brothers” ismiyle kurulan “Hasbro” şirketi, oyuncak ve masa-kutu oyunları imal etmekte ve halen sektöründe gezegenimizdeki lider kuruluş olma konumunu korumaktadır].
Dünyanın en sevilen “emlak ticareti oyunu” olan “Monopoly”de herkes ev, otel gibi birçok binanın ve arsanın sahibi olabilir, bir anda kodese düşebilir veya bir anda iflas edebilir. Oyunda mutlaka bir banka ve bankacı da bulunur. Oyun başlamadan önce kuralların dikkatle okunulmasını takiben bir kişi bankacı seçilerek bankanın parasından, tüm mülklerden, tapu senedi kartlarından ve açık artırmalardan sorumlu olur. Oyuncular, piyonlarını seçerek başlangıç noktasına yerleştirir ve sırayla zar atarlar. En yüksek zarı atan kişi oyuna başlar ve piyonunu zarda gelen sayı kadar saat yönünde ilerletir (Bütün zar aracılı oyunlar gibi, “Monopoly”de de “zar tutmak” yasaktır!). Oyuncular emlak satın alabildikleri gibi, kiralayabilme seçeneğine de sahiptirler ve en fazla sayıda emlak satın alan oyuncu diğerlerini yüksek oranda iflasa sürükleyebilir.
Geride bıraktığımız 2019 senesinin 5 Aralık günü Brüksel’deki "Train World" müzesinin hediyelik eşya satan mağazasının (ki sıklıkla “Train World Shop” adıyla bilinir) kitabevi bölümünde küçük çaplı da olsa bir tür izdiham yaşandı çünkü o sabah müzenin ve “SNCB/NMBS”nin üzerinde ciddi emek ve mesai harcayarak ürettirdikleri “Monopoly”nin “A belgian rail odyssey/Belçikalı bir demiryolu serüveni” şeklinde isimlendirilmiş trenli versiyonunun satışa sunulduğu ilk gündü. Dolayısıyla böylesine özel bir olayı “Monopoly” âşıklısı yerli ve yabancı trenseverlerin kaçırması pek mümkün değildi. Söz konusu versiyon, Belçika’nın demiryolu tarihine imzasını atmış farklı yapıdaki cer araçlarının tamamına yakınını kendisine ana tema olarak seçtiğinden ötürü, Belçikalı demiryolu düşkünleri için daha da yüksek anlamlı bir nitelikteydi hiç kuşkusuz! Ayrıca, bu değişik bir tema üzerinde yapılandırılmış “Monopoly”, hem Belçika hem Avrupa, hem de bütün dünyada bir ülkenin görkemli demiryolu tarihinden esinlenilerek hazırlanmış ilk örneği oluşturmaktaydı.
Artık bundan böyle 8 yaş üzeri çocuklarla yetişkinler, Belçika’nın ta 1835’ten günümüze kadarki renkli ray evrimini “Monopoly”nin serüvenimsi atmosferinde öğrenebilecek ya da unuttukları bilgileri tazeleyebilecekler. Bu denli eski ve popüler bir masa-kutu oyununa bir tür yeni soluk kazandırmakla özellikle “SNCB/NMBS”, tıpkı yüzölçümü küçük fakat demiryolu ağının yoğunluğuyla modernlik derecesi alabildiğine yüksek bir diğer gelişmiş Avrupa ülkesi olan İsviçre’nin federal demiryolları işletmesi [SBB/CFF/FFS] gibi raylı sistemlerin rekabetçi dünyasında deneyimli ve akıllı bir oyuncu olduğunu kanıtlıyordu.
İlgili “Monopoly” versiyonunda, oyunun orijinalinden farklı biçimde, oyun alanındaki yollar yerini eski-yeni cer araçlarıyla demiryolu tesislerine bırakırken oyuncular da, zenginleşebilmek amacıyla evlerle oteller satın almak yerine cer araçları ve demiryolu tesisleri satın alıp, bol bol istasyon binası, depo ve atölye inşası gerçekleştirmeyi deneyecekler. Yine bir çift zarın kullanıldığı ve minimum 2 kişiyle oynanan oyuna katılabilecek maksimum kişi sayısı da 6. “Train World” ve “SNCB/NMBS” bu dikkat çekici projeyi gerçekliğe dönüştürme konusunda özellikle Belçikalı ünlü çizgi roman ressam ve yazarı François Schuiten’den büyük destek almışlar. Kişisel görüşüm, böylesine şık bir oyunun en güzel oynanabileceği ortamlardan birisinin ailecek ya da kafa dengi arkadaşlarla yapılacak uzun bir tren yolculuğu olacağı şeklinde.
8000 metrekareyi aşkın bir alan üzerinde kurulmuş “Train World” müzesinin konuşlandırıldığı ana mekân, Brüksel’in merkezindeki yıkılmayıp korunmuş tarihi Schaarbeek tren istasyonuyla ona eklenen birkaç yeni yapıdan oluşmakta. “Demiryollarının Brüksel’deki vitrini” sayılan müzenin koleksiyonunda 20’den fazla çeken ve çekilen demiryolu aracıyla bir adet gerçek demiryolu köprüsü ve sayısı 1200’e yakın çeşitli demiryolu objesi (tren ve istasyon maketleriyle tren personeline ait şapka ve giysiler dahil) bulunuyor. Yine müzenin sınırları içerisinde bir kütüphane, bir restoran ve trenli yeni “Monopoly” versiyonunun da satıldığı bir hediyelik eşya mağazası var. Müzenin hakkını vererek baştan sona gezilmesi ortalama 2 saat sürüyor. Pazartesileri kapalı, diğer günler 10:00-17:00 saatleri arasında devamlı açık olan müzeye bilet alarak girilebilecek en son saat ise 15:30 olarak belirlenmiş.
Dünyanın en köklü ve tanınmış masa-kutu oyunlarının ilk sıralarında yer alan “Monopoly”nin özellikle trenseverler için Brüksel’deki “Train World” demiryolu müzesi ve Belçika Ulusal Demiryolu Şirketi (SNCB/NMBS) tarafından DicoGames, Winning Moves ve Hasbro firmalarıyla sıkı bir işbirliği kurularak hazırlanmış bu harika versiyonundan edinmenin şimdilik tek yolu, söz konusu müzenin “Train World Shop” adlı birbirinden alımlı hediyelik eşyanın sergilenip satışının yapıldığı mağazasının kitabevi bölümüne uğramaktan geçiyor [Mağazayı ziyaret etmek için müzeye giriş ücreti ödemek gerekli değil!]. Sadece orada satışı gerçekleştirilen ilgili ürünün bir kutusunun şu anki fiyatı ise 49 Euro. Konuya odaklananlarınızın moralini bozmak istemem ama lansmanı 2000 adet ile sınırlandırılmış (her nedense), bağımlılık yapıcılığı hayli yüksek gibi görünen kronolojik Belçika demiryolu tarihi temalı “Monopoly”nin son uyarlaması, araya yılbaşı girdiğinden ötürü doğallıkla bugünlerde tükenmiş bile olabilir. Yine de, pozitif düşünme yanlısı olan ve Brüksel’deki “Train World” müzesine bir şekilde ulaşma imkânı bulunan demiryolu ve “Monopoly” tutkunları gecikmeden harekete geçerek şanslarını bir denesinler bence!
Verimli günler ve gelecek pazar yine bu sütunda görüşmek üzere.