DENİZCİLİĞİN İZLERİ

Evrensel deniz teknolojisinin gelişim katogorisindeki yerimizin performans grafiği,denizciliğimizin sahip olduğu genetik özelliklerinin en belirgin yansımasıdır.Bu aktif özellikler,denizciliğin tarihsel evrimleşme süreci içinde,o toplumun bu olguyu kabulleniş biçimiyle daha da önem kazanır. Günümüzde iletişim bütün dünya'yı örümcek ağı gibi sarmıştır.Uzaklık kavramı anlamını yitirmiş,hızla gelişen teknoloji karşısında zamanın önemi ortaya çıkmıştır.Bütün bu gelişmelere karşın "Bilgi",yine de en değerli ve kesinlikle vazgeçilmesi olanak dışı olma özelliği ile her zaman gücünü sergilemiştir. İletişim,teknoloji ve bilim,ancak bilgi toplumu olabilme kriterlerini yakalayabilmiş toplumlarda varlığını sürdürüp,gelişimini tamamlıyabilir. Bilgi toplumu olabilmenin ana ilkesi ise,öncelikle insana değer vermek ve ona yatırım yapmaktır. Fikir insanı olabilirsiniz,ama asıl önemli olan bilgi insanını yaratabilmektir. Denizcilik sektöründeki gelişim trendini bu anlayıştan soyutlayamassınız. Bu gelişmeler ışığında yapılması gereken en önemli aktivite,bilgi kaynağının korunması,desteklenmesi ve bilgi akışındaki engellemelerin ortadan kaldırılmasıdır.Çağdaş toplum olabilmenin önündeki büyük sorunlardan biriside işte budur. Eğer bu düşünce ve anlayış o toplumda yeterince olgunlaşmamış ve benimsenmemiş ise,denizcilik alanındaki gelişmelerde çok sınırlı düzeyde kalacaktır.Yapaylıktan öteye geçemeyen her türlü girişim ve yatırım amacına ulaşamıyacaktır. Denizcilik sektörümüzün her kolunda kısa vadeli kazançları ve rekabetçi olmayan yatırımları terk etmeliyiz. Bilimsel ve teknolojik yapılanmanın etken olduğu,katılımcı ulusal politikaların üretildiği,vizyonu geniş ve çevreye duyarlı girişimlerin önü açılmalıdır. Yapısal ve kavramsal temeli yanlış olduğu kadar eksik olan projelerin hazırlanıp uygulama aşamasına getirildiği bu anlayış ortamında, sektörün zaman içinde alacağı yaraların silinmesi de kolay olmayacaktır. Denizciliğimizin kültür tortusundaki birikimlerde,bilim ve teknolojinin izlerini yeterince göremeyiz. Bu gerçeğin oluşmasında biraz ilgisizlik biraz da sevgisizlik etken olmuştur. Denizciliğimizi amprik yapısından kurtarıp,çağdaş kimliğine kavuşturmalıyız. Böylece güven ve saygınlık kavramları yerleşecektir. Atılımcı,yenilikçi ve birlik beraberlik ruhu ile gerçekleşecek hareketler desteklenerek ulusal denizcilik anlayışının kazanılması sağlanmalıdır.Bu açılımın ulaştığı başarı grafiğinde gelinen son nokta,yeni teknolojik gelişmlerin başlangıcı olmalıdır.