Dünya lideri lojistik firması DHL’in Avrupa, Bağımsız Devletler Topluluğu, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’da kara ve raylı sistem taşımacılık organizatörlüğünü yürüten DHL Freight, Türkiye’de 10’uncu yılını doldurdu. 10 yıl önce üç kişilik bir ekiple, adeta ‘bir masa bir kasa’ bir şirket olarak Türkiye’de faaliyetlerine başlayan DHL Freight, bugün 1500’ü aşkın aktif müşterisi ile güvenli ve hızlı taşımacılıkta iddialı bir oyuncu haline geldi. Güneydoğu Avrupa, Türki Cumhuriyetler ve Ortadoğu pazarları ile ithalat ve ihracat faaliyetlerine kapsamlı bir lojistik ortağı olarak destek olan DHL Freight Türkiye, deneyimli ekibi ve uluslararası DHL tecrübesiyle büyümeye devam ediyor.
DHL Freight Güneydoğu Avrupa Bölge Direktörü Selçuk Boztepe’nin liderliğinde, 10 yıllık dönemde yılda 20 bin seferin üzerinde ve 400 bin tonu aşkın kapasiteyle TIR seferleri organize edecek seviyeye gelen DHL Freight, deneyimli ekibiyle taşımacılığa yeni bir boyut getiriyor. Şirket, Türkiye’nin önde gelen firmalarıyla yaptığı işbirlikleri sayesinde son beş yılda senelik ortalama yüzde 30 büyüme sağlayarak cirosunu üç katına çıkardı, net kârını ise senelik ortalama yüzde 35 artırdı.
Selçuk Boztepe, DHL Freight’ın 10’uncu yılını kutlarken sektöre ve kurumun faaliyetlerine dair şu bilgileri paylaştı: “Türkiye hızla gelişen, bölgesel ve küresel büyüme rakamlarını geride bırakan bir ülke. Sürekli geliştirdiğimiz hizmetlerimiz, dünyaca bilinen kaliteli işgücümüz ve genç kadromuzla fark yaratıyoruz. Giderek daha çok markamız uluslararası pazarlarda kendine yer buluyor. Türkiye’nin ve Türkiye’de faaliyet gösteren tüm şirketlerin bu başarısına ve büyümelerine ayak uydurabilen bir lojistik altyapısına ihtiyacı var. 10 yılda yakaladığımız hızlı büyüme ile ithalat ve ihracat alanında güvenilen bir lojistik ortağı olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. DHL Freight olarak 10 yılda 100 kişilik çekirdek bir ekip kurduk. Türkiye’de teknolojik altyapısıyla örnek gösterilen üç terminalimiz var ve Anadolu’da iki yeni terminal daha kurmaya hazırlanıyoruz. Eğitime, insana ve teknolojiye yatırım yaparak yenilikçi çözümlerimizle fark yaratıyoruz.”
FİRMALARIN LOJİSTİKTE ÖNCELİĞİ: ESNEKLİK
Müşterilerin beklentilerini ve önceliklerini iyi anlayan uzman bir ekip ile hizmet vermenin çok önemli bir avantaj olduğunu söyleyen Selçuk Boztepe, bu özellikleriyle pazarda bir adım öne çıktıklarını belirtiyor. Boztepe’ye göre karayoluyla uluslararası eşya taşımacılığında karşılaşılan zorlukların başında, sınır geçişlerinde uygulanan gümrük prosedürleri, yabancı ülke geçişlerindeki kota uygulamaları ve sezonsal kapasite dalgalanmaları geliyor. Firmalar, lojistik iş ortaklarından bu konuda destek bekliyor. DHL Freight da bu alanda ürettiği esnek çözümler ve müşteri odaklı yaklaşımıyla fark yaratıyor.
TAŞIMALARIN YÜZDE 99’U TÜRK PLAKALI ARAÇLARLA
DHL Freight, tedarikçileriyle birlikte 1000’i aşkın personelin katkıda bulunduğu sürekli ve güvenli bir taşımacılık operasyonuna ulaştı. Türk taşımacılık şirketlerinin transit geçişler konusunda maruz kaldığı kısıtlamalar ve maliyetler yabancı plakalı araç kullanımının artmasına sebep olurken, DHL Freight organizasyon yapısını Türk plakalı araçlarla büyütmeye devam ediyor: DHL Freight’ın bölgedeki faaliyetleri yüzde 99 Türk plakalı araçlarla gerçekleşiyor.
“DHL Freight olarak bölgede faaliyetlerimizi ‘asset-light forwarding’ iş modeli ile sürdürüyoruz. Yani filo sahibi olmak yerine, Türkiye’nin mevcut taşıma ekipmanını ve altyapısını kullanarak hem yerel taşıma firmalarına iş hacmi yaratıyoruz, hem de kendi maliyetlerimizi kontrol altında tutarak müşterilerimize avantajlı fiyatlar sunabiliyoruz” diyen Selçuk Boztepe, sektörün de kendileriyle birlikte gelişerek büyümesini istediklerini söyledi: “Tecrübelerimizi çalıştığımız ortaklarımıza ve tedarikçilerimize aktarırken onların hizmet kalitesinin de arttığını görmek bizi mutlu ediyor. Türkiye’de ‘asset-light forwarding’ iş modelini benimseyen firmalar arasında bizden daha önce Türk müşterileriyle çalışmaya başlayan yerli ve yabancı rakiplerimizi kalitemizle geride bırakarak ‘forwarder’ pazarında yüzde 10’luk bir paya ulaştık ve sektör lideri olduk. Stratejimiz tamamen kalite ve müşteri odaklı. Bu hassasiyetimizin ve sürekli başarımızın Türkiye’deki firmalarla bağlarımızı pekiştiren en önemli unsur olduğunu görmek bize gurur veriyor”.
LOJİPORT