Volvo birkaç haftadır yeni konsept aracı 360c‘de hangi özellikler olacağının sinyalini veriyor. Aracın dışında yer alan renkli ışıklı otonom iletişim araçlarından, araç içinde kahve yapma ve sessiz (elektrikli) sürüşe kadar bir çok özellik bu aracın sadece A noktasından B noktasına gitmek için kullanılmayacağını işaret ediyor. Volvo’nun Çarşamba günü İsveç’te gerçekleştirdiği etkinlikte açıklananlar, şirketin kendisini geleceğin otomobil markası olarak konumlandırmak istediğini gösteriyor.
Direksiyonu yok
Öncelikle 360c gerçekten tamamen otonom bir elektrikli araç, galeriden alıp sürmeye başlayabileceğiniz bir otomobil değil; zira aracın direksiyonu yok. Volvo bu aracı daha çok şirketlerin gruplar halinde satın alacağı ve çalışanlarına ya da müşterilerine özel bir hizmet olarak sunacağı bir araç olarak görüyor. Araç en yüksek otonom sürüş seviyesi olan 5. seviye otonom sürüş kabiliyetine sahip olacak ve tamamen kendisi hareket edecek.
Bu hedeflere ulaşmak için Volvo araca renkli dış ışıklar ve sesler kullanarak diğer araçlarla iletişim kurmasını sağlayacak bir dil özelliği ekledi. 360c Volvo’nun ilk otonom araç konsepti değil. Daha önce Concept 26 adlı bir model de otonom sürüş teknolojisiyle tasarlanmış ancak araca manuel sürüş özelliği de eklenmişti.
Volvo’nun gelecek planları
360c Volvo’nun gelecekte otonom araçların kullanım alanlarına dair hipotezini temsil ediyor. Buna göre otonom araçlar sadece ulaşım için değil, uyumak, çalışmak, dinlenmek, parti yapmak ve seyahat etmek gibi amaçlarla da kullanılacak. Tüm bunlar sürücüsüz sefer sistemiyle geliştirilebilir. Volvo’nun Facebook sayfasında paylaşılan gizemli kahve videosu aracın tamamen yeni bir alan haline gelebileceğinin kanıtı. Burada dizüstü bilgisayarınızı şarj edebilir ya da stresli bir toplantının ardından bir fincan kahve içip rahatlayabilirsiniz.
360c ile birlikte Volvo havayolu şirketleriyle de rekabet etmek istiyor. Kısa mesafe uçuşlar yerine aracınıza atlayıp keyfinize bakarken bir yandan hedefinize gidebilirsiniz. Hatta bütün geceyi aracınızda uyuyarak geçirip ertesi gün başka bir şehirde uyanabilirsiniz.
Yeni araçlar aynı zamanda şehir dışında yaşamı da özendirebilir. Eğer yolculuklar üretken iş ortamlarına ya da dinlenme alanlarına dönüşürse insanlar şehir merkezine uzak yaşamayı çok da sorun etmeyecektir. Bu sadece bir fikir ama Volvo’nun otonom araç hayali geleceğin toplumunu şekillendiren bir plan olmaya aday.
Semih SÖNMEZ - DÜNYA HALLERİ.COM
LOJİPORT