Yarım litre ayçiçeği yağı alınır. Bir tencerede 50 dereceye kadar ısıtılır. Üzerine 85 mililitre metanol eklenir. 1/4 çay kaşığı sodyum hidroksit eklenir. Yarım saat tahta kaşık ile karıştırılır. Karışım derin bir kapta bir gece bekletilir. Kapta iki ayrı yağ fazı oluşur. Üstteki faz başka kaba alınır. Kalan faz, biyodizel yakıtınızdır.
Ülkemizde petrol tüketiminin yüzde 15?i yerli üretimle sağlanırken yüzde 85?i yurt dışından temin ediliyor. Yıllık petrol ithalatının Türkiye?ye maliyeti ise 5 milyar doları buluyor. Petrol ürünleri tüketimi içinde en büyük payın yüzde 34 ile dizel yakıta ait olması ?biyodizel? yani bitkilerden yakıt üretilmesi yöntemini altın kıymetine yükseltiyor. Biyodizelin petrolden elde edilen yakıtlara oranla daha çevreci olması da bu yakıt türünü değerli kılıyor. Biyodizel üretimi için Türkiye?nin yeterli ve uygun alt yapıya sahip olduğuna dikkat çeken ekonomi uzmanları, Türkiye?de kolza (kanola), ayçiçeği, soya, aspir gibi yağlı tohum bitkilerinin enerji amaçlı tarımının çok elverişli olduğunu vurguluyor.
Hükümet destekliyor
Hükümet aldığı son tasarruf tedbirleri kapsamında tarımda sadece kanola ve soya ekimine destek verilmesini onayladı. Bu durumun çok sevindirici bir gelişme olduğunu belirten uzmanlar, ?Kanola ve soya ekimi gibi ayçiçeği ve aspir gibi yağlı tohumları olan bitkilerin ekiminin ek bir bedelle desteklenmesi ile Türkiye gelecekte yakıt sıkıntısı çekmeyecektir? görüşünde birleşiyor. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Filiz Karaosmanoğlu bu görüşe destek verenlerin başında geliyor. Karaosmanoğlu, Türkiye?de biyodizel üretimi imkanlarının çok geniş olduğunu belirterek, ?Kışı ılıman geçen bölgelerimizde kanola ikinci ürün olarak da ekilebilir. Tarımı problemsiz ve maliyeti buğday ve ayçiçeğinden az olan kanola, Türk çiftçisi için önemli bir kurtarıcı olacaktır. GAP Bölgesi?nde 10 milyon dekar alanda sulu tarım imkanı vardır. Bölgede pamuğun yanı sıra dönüşümlü olarak kanola ve/veya soya ekimi olumlu sonuçlar verecektir. Çok genel bir hesaplama ile, GAP Bölgesi?nde kanola veya soya ekimi ve biyodizel üretimi ile yılda 1.5 milyon ton biyomotorin üretilebileceği söylenebilir. Enerji amaçlı tarımın, Türkiye tarım politikası içinde yer alması, çiftçinin yönlendirilmesi Türkiye?yi şahlandıracaktır? diye konuşuyor.
Biyodizel can simidi
Dünyadaki kömür, petrol, doğal gaz gibi fosil kökenli, birincil enerji kaynaklarının 100 yıldan az ömrü kaldığına dikkat çeken Karaosmanoğlu şöyle devam etti: ?İnsanoğlu elinde tükenen enerji kaynaklarına her zaman alternatif bulmayı başarmıştır, bundan sonra da başaracaktır. Bugün artık dünyanın bütün gelişmiş ülkelerinde odun (enerji ormanları, çeşitli ağaçlar), yağlı tohum bitkileri (kolza, ayçiçeği, soya v.b), karbon-hidrat bitkileri (patates, buğday, mısır, pancar, enginar, vb), elyaf bitkileri (keten, kenaf, kenevir, sorgum, miskantus, vb), protein bitkileri (bezelye, fasulye, buğday vb), bitkisel artıklar (dal, sap, saman, kök, kabuk, vb), hayvansal atıklar ile şehirsel ve endüstriyel atıklar ?biyoenerji? teknolojileri kapsamında değerlendirilmektedir. Bu bitkikisel ürünlerle hem mevcut yakıtlara alternatif olarak çok sayıda katı, sıvı ve gaz üretimi yapılmakta, hem de diesel motorları çalıştıran biyodizel üretilmektedir. Biyodizel üretiminin artırılması enerjide dışa bağımlı olan ülkemizde adeta can simidi vazifesi görecektir.?
?Yeşil yakıt?ın doğuşu
Rudolf Diesel tarafından üretilen ilk dizel motor bitkisel yağ ile çalışıyordu. Daha önceleri de kandil yağı olarak kullanılıyordu. Ülkemizdeki ilk biyodizel üetimi denemeleri Atatürk?ün son yıllarında, Atatürk Orman Çiftliği?nde 5 bin dekar tarımsal arazide yapıldı. Bununla ilgili hazırlanan rapor daha sonra devlet arşivlerine kaldırıldı. 1970?lerdeki petrol krizi ile birlikte Avrupa?da olduğu gibi Türkiye?de de biyodizel araştırmalarımıza hız verildi. Son yıllarda da baş gösteren küresel ısınma ve Kyoto protokolü gereği gelişmiş ülkelerde biyodizel üretimi hayati önem kazandı. Petrol fiyatlarının 60 dolar seviyesine çıkması da biyodizel üretimi girişimlerinin artmasına sebep oldu. Petrolün 100-150 yıl sonra biteceğinin bilimsel gerçekliği de ?yeşil yakıt?ın değerinin bilinmesini sağladı. Biodizelin ülkemizde satışı için gerekli ilave hiçbir desteğe ihtiyaç da kalmadı. Kanuni altyapının tamamlanması, lisans verilmesi TSE standardının oluşturulması ve satışın serbest bırakılması için bekleme aşamasına gelindi.
Türkiye?de üretim yaygınlaşıyor
Türkiye?de ticari anlamda biyodizel üretimi 1998 yıllarında Bursa?da küçük bir işletme tarafından başlatıldı. Daha sonra Enerji Bakanlığı Elektrik İdaresi Genel Müdürlüğü devlete ait ilk prototip biyodizel araştırma reaktörünü kurarak MTA bünyesinde sanayicinin gösterimine sundu. Bu aşamadan sonra biyodizel üretimi bir sektör haline gelerek hızla canlılık kazandı. Bugün ise İstanbul Tuzla Deri Sanayi?nde 2, Bursa, Pendik ve Ankara?da 2, Aksaray, Mersin, Tarsus, Gaziantep, Nizip, Batman ve Urfa?da birer tane olmak üzere irili ufaklı 25 kadar tesis, biyodizel üretimi yapyor. Gaziantep Nur Dağı?ndaki tesislerde yılda 30 bin ton biyodizel üretimi yapılıyor. Türkiye genelinde yapılan yılık toplam üretimse 1 milyon tona yaklaşıyor.
Türkiye?de biyodizelin litresi, hammadde çeşidine bağlı olarak 1,2 YTL 1,6 YTL (KDV dahil) arasında satılıyor. Bu fiyata nakliye bedelleri dahil değildir. Fiyat malın kalitesine ve firmanın büyüklüğüne göre de değişebiliyor. Ülkemizdeki en ucuz biyodizel ise ?Palm oil Biodizel? denilen biyodizel türü. Bu tür yakıt ağustos aylarında yoğun olarak tüketiliyor. Havalar soğuduğu zaman palm biyodizelinde katılaşmadan dolayı verim düşer. Palm Biyodizel en ucuz yakıt olmasının yanı sıra bir tonunun maliyeti 450 doları geçmiyor. Bu biyodizelin hammadesi Malezya?dan ithal ediliyor. Hükümet yerli üretimi teşvik amacıyla yerli olarak üretilen biyodizelden ÖTV vergisi almıyor.
Biyodizel nedir?
Biyodizel çevre dostu, yenilenebilir hammaddelerden elde edilebilen, atık bitkisel ve hayvansal yağlardan üretilebilen bir yakıttır. Anti-toksik etkili, biyolojik olarak hızlı ve kolay bozunabilen, kanserojenik madde ve kükürt içermeyen biyodizel, yüksek alevlenme noktası sahip bulunuyor ve kolayca depolanabiliyor. Taşıması ve kullanımı da çok kolay olan biyodizelin, yağlayıcılık özelliği de mükemmel. Biyodizel motor ömrünü uzatan, motor karakteristik değerlerinde iyileşme sağlayan, kara ve deniz taşımacılığında kullanılabilen, ısıtma sistemleri ve jeneratörler için de çok verimli ve ekonomik bir yakıt. Biyodizel bugüne kadar üretilmiş olan bütün dizel motorlarda hiçbir tasarım değişikliği gerektirmeden kullanılabilen, üstün ticari başarıyı yakalamış bir ?yeşil yakıt? olarak niteleniyor.
Soğukta da akışkan
Biyodizel ve karışımları, motorinden daha yüksek akma ve bulanma noktasına sahip olduğu için soğuk havalarda da akışkanlığını koruyor. Biyodizel ve karışımları 4 santigrat derecenin üzerinde harmanlanarak, akma ve bulanma noktaları uygun katkı maddeleri (anti-jel maddeleri) ile düşürülebiliyor. Bu sıcak havalarda yakıtın fazla akışkan olmasını da önlüyor. Soğukta harmanlamada biyodizelin motorin üzerine eklenmesi, sıcakta harmanlamada ise karışımda daha fazla olan kısmın az kısım üzerine eklenmesi tavsiye ediliyor. Eğer harmanda soğumaya bağlı olarak kristal yapılar oluşursa, harmanın tekrar normal görünümünü kazanması için bulutlanma noktası üzerine ısıtılması ve karıştırılması gerekiyor. Biyodizel, motoru güç azaltıcı birikintilerden temizleme ve motorinden çok daha iyi yağlayıcılık özelliklerine sahiptir.
Audi, Case-IH, BMW, Claas, Farvman Diesel, Fiatagri, Ford, Holder, Iseki, John Deere, KHD Kubota, Lamborghini, Mercedes-Benz, Same, Seat, Skoda, Steyr, Valmet, Volkswagen, Volvo gibi ünlü markalar biyodizelle çalışan otomobil üretiminde birbirleriyle rekabet ediyor. Biyodizelin sahip olduğu diğer önemli bir özellik ise, bu alternatif yakıtın dizel taşıt motorları dışında da yakıt olarak kullanılabilmesi. Biyodizel bu sebeple, ?Acil Durum Yakıtı? ve ?Askeri Stratejik Yakıt? şeklinde adlandırılıyor. Jeneratör yakıtı, kalorifer yakıtı olarak da tüketiliyor. Kükürt içermeyen biyodizel seralar için de mükemmel bir yakıt. Biyodizel ayrıca gıda kurutulmasında da başarılı sonuçlar veriyor.
Gültekin KAYA - TÜRKİYE