İzmir Ekonomi Üniversitesi, 3 gün süren 4. Uluslararası Lojistik ve Tedarik Zinciri Kongresi'ne ev sahipliği yaptı. Malezya, Romanya, Sırbistan, İran, Hollanda, Çin, İtalya, İngiltere, Almanya, Macaristan, Avustralya, Polonya, Fransa, Belçika, İsveç, Japonya ve Güney Kore'den katılan akademisyen ve iş adamları tebliğler sundular. Sık sık bilimsel tartışmalara sahne olan oturumlarda şirketlerle ilgili yapılan araştırmalar da yer aldı.
Macaristan Lojistik Derneği Satın Alma ve Envanter Müdür Yardımcısı Atilla Chikan, uluslararası lojistiğin yeni bir boyut kazandığına dikkat çekerek, yakın bir gelecekte lojistik sektöründe coğrafi ve teknolojik açıdan bir devrim gerçekleşeceğinin altını çizerek, " Rotterdam ve Hamburg limanları dolu, yüklerini boşaltmak için uzun süre bekliyor. Gelen malların yönü açısından yakın gelecekte bir değişiklik yaşanacak. Bu noktada Türkiye büyük önem kazanıyor. Bunu çok iyi değerlendirmesi gerekiyor" dedi.
Kongrede 5 kıtadan 20 ülkenin temsil edildiğini vurgulayan Organizasyon Komitesi Başkanı olan İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tunçdan Baltacıoğlu, lojistiğin Türkiye ekonomisinin gelişmesinde anahtar kelime olacağını söyledi. Üç gün süren uluslararası kongrenin lojistik sektörüne ciddi katkılar koyacağını vurgulayan Baltacıoğlu, kongre kapsamında 115 bildiri sunulduğunu bildirdi.
Baltacıoğlu, Türkiye'nin lojistik sektöründe 50 milyar dolarlık pazar potansiyeline sahip olduğunu ve bu pazardan hak ettiği payı alması gerektiğini dile getirdi. Türkiye'nin 2005 yılında AB ile müzakerelere başladığını hatırlatan Baltacıoğlu, lojistiğin bu süreci teşvik eden bir sektör olduğunu vurguladı.
Baltacıoğlu, Türkiye'nin Asya, Avrupa ve Afrika olmak üzere 3 kıtanın bağlantı noktası olarak önemli bir lojistik merkezi olduğuna dikkat çekti. Çevre ülkelerle birlikte 400 milyon nüfusun olduğunu vurgulayan Baltacıoğlu, Türkiye'nin lojistik konusunda büyük bir sorumluluğu olduğunu ve lojistik ihtiyacının hızla arttığına işaret etti. Baltacıoğlu, küreselleşme ve ticari faaliyetlerinin artmasıyla lojistiğe duyulan ihtiyacın her geçen gün arttığını ifade etti. Baltacıoğlu, şöyle devam etti: "Eski Sovyet ülkeleri gibi ekonomik istikrar sağlamaya çalışan ülkelerle, Irak, Suriye gibi Ortadoğu'nun siyasi ve ekonomik karmaşası içinde ayakta kalmaya çalışan ülkeler var. Türkiye, bu ülkelerle Avrupa arasında köprü olmasının yanısıra lojistik ihtiyaca cevap veren tek ülke gibi gözüküyor. "
Lojistik Derneği (LODER) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Tanyaş, Türkiye'nin jeopolitik konumuyla lojistik sektöründe önemli bir avantaj sahibi olduğunu kaydetti. Hem istihdam hem ülke geliri açısından önemi açısından lojistik sektörünün bilimsel temellerinin de gözden geçirilmesi gerektiğini anlatan Tanyaş, "Rekabet giderek zorlaşıyor. Rekabetin artmasıyla malların doğru yerden, doğru zamanda ve doğru yere ulaşması için ortak bir tedarik ve lojistik politikasına ihtiyaç var. Bu bağlamda İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin ev sahipliği yaptığı uluslararası kongre sektörün sorunlarına çözümler bulmak açısından faydalı olacak" diye konuştu.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Attila Sezgin ise kongrenin sektöre ciddi katkılar sunacağını belirterek, " Üniversitemiz lojistik sektörünün geleceğini çok önceden görerek hem lisans hem de yüksek lisans düzeyinde eğitim veren ilk üniversitedir. Lojistik sektörüne büyük önem veriyoruz, bu uluslararası konferansta akademisyenleri, sektör uzmanlarını ve öğrencilerimizi biraraya getirerek sektörün gelişmesine katkı sunuyoruz" bilgilerini verdi.
TÜBİTAK, Horoz Lojistik A.Ş., Otomotiv Sanayi Derneği, Yenibir İnsan Kaynakları Hizmetleri ve Danışmanlık A.Ş., ESBAŞ A.Ş. ve UTA Lojistik'in sponsor olduğu kongrede British American Tobacco da bir workshop düzenledi. BAT Proje Yöneticisi Utkun Ekinci, Tedarik Zinciri Geliştirme Yönetimi ile ilgili bilgiler verdi.
PERŞEMBE ROTASI