Ergün: 'Otomotivi yeni pazarlar kurtaracak'

2023 yılında otomotivde 4 milyon araç üretimi ve 75 milyar dolara tekabül edecek 3 milyon adetlik ihracat hedefine odaklanan Türkiye, yeni pazar arayışlarını...

2023 yılında otomotivde 4 milyon araç üretimi ve 75 milyar dolara tekabül edecek 3 milyon adetlik ihracat hedefine odaklanan Türkiye, yeni pazar arayışlarını sürdürüyor.

Latin Amerika ülkelerine bile ihracat gerçekleştiren sektörde, global dalgalanmalarda sigorta rolünü üstlenecek pazarlar önem kazanıyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Zaman Sektör Buluşmaları'nda bir araya gelen otomotiv sektörünün öncü isimlerine yaptığı konuşmada, otomotivin yeni yatırım ve pazarlara ihtiyaç duyduğuna işaret etti. Ergün, "Yakınımızdaki Afrika büyük bir potansiyel haline geldi. Bu kıta durduğu yerde duracak değil, oradaki insanlar da araçlara binecek. Afrika'nın eski sömürgecilere karşı rezervi (direnci) var, onu hissediyorsunuz. Türkiye'ye karşı yok. Türkiye'nin işadamını politikacısını samimi buluyor" ifadelerini kullandı.

Güney Afrika'dan kuzeye kadar tüm kıtada artık insanların dünyayı fark etmeye başladığını ve kendi hayatını beğenmemeye başladığını kaydeden Ergün, bunun sonucunda insanların yeniliklere aç olduğunu ve sektörlerin geleceği adına bunun önemli bir atılım alanı olacağını söyledi. "Tarihi geçmişten dolayı Avrupa'ya karşı çekinceleri var bu insanların. Türkiye'nin negatif bir mazisi yok. Bu toplumsal yansımayı görmemiz lazım. Şimdi bunların satın alma gücü yok, mal satılmaz demeyin. Kendi konumları hakkında geniş kapsamlı bir analiz yapma fırsatları var artık. Böyle gitmez, yatırımcı çekmemiz lazım diyor" diyen Bakan Ergün, bir yandan Türkiye'ye yatırım çekmeye çalışırken, yan sanayicilerin başka ülkelerde yatırım yapmaya özen göstermeleri gerektiğini dile getirdi. "Bugün siz gitmezseniz, başkaları o pazara gidip yatırım yapacak. Siz adım atmazsanız sonradan bu pazarlara mal satmada sorun yaşayacaksınız" uyarısında bulunan Bakan, Japon ve Kore ana sanayisinin yanına birtakım yan sanayiyi de alarak bu şekilde hareket ettiğini kaydetti. Dünyada insanların otomobillere olan ilgisinin artmasına paralel sektörün önemini koruduğunu belirten Bakan Ergün, şöyle konuştu: "Her ne kadar uçaktan trenlere kadar toplu taşıma sistemleri gelişiyor olsa da, otomobil ayrı bir değer taşıyor. Uzun yıllar bu eğilimin değişeceğini düşünmüyoruz. Ancak öyle görünmez sektörler var ki, örneğin bilişim gibi, otomotivde de önemli bir paya sahip oluyor, havacılıkta da denizaltında ya da beyaz eşyada da. Buna önem vermek, buradan pay almak daha önemli."

Bakan Ergün, Türkiye'nin 2023 hedeflerine otomotiv sektöründe de ulaşmasının mümkün olduğunu, 4 milyon üretim rakamına çıkılabileceğini söyledi. Geçmişte bu hedeflerin ortaya bile konamadığını, konsa da komik geldiğini dile getiren Ergün, "Bazıları 'Hadi canım sen de, Türkiye bu hedefleri yakalayabilecek performansa sahip değil' diyor. Peki ne olur 4 milyon olmaz da üretilen araç sayısı 3,5 milyonda kalsa, Avrupalı bizi kınayacak mı? Toplam ülke ihracatı 500 milyar dolar değil de 475 milyar dolarda kalsa ayıp mı etmiş olacağız? Önemli olan bu hedeflerle bugün bulunduğumuz yerin ne kadar üzerine çıkabileceğimiz" ifadelerini kullandı.

Özellikle yan sanayicilerin ülkeler arasında yapılan serbest ticaret anlaşmalarında olumsuz durumlarla karşı karşıya kaldığı yönündeki şikâyetlerini dinleyen Bakan Nihat Ergün, şu değerlendirmeyi yaptı: "Serbest ticaret anlaşmaları (STA) konusunda her sektör aynı hassasiyetin gösterilmesini istiyor. Anlaşma yapacaksanız karşılıklı olarak sektörleri bir araya getirmek lazım. STA'lar her sektör için bir vade öngörüyor. Otomotiv yan sanayiinde Brezilya ve Rusya ile yapılacak STA'larda olumsuz tablo çıkıyorsa bunları çözebiliriz."

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, hükümetin otomotivde ısrarla yeni yatırımlar konusuna odaklanmasında özellikle araç parkındaki binek araçların menşei yani üretim yerinin etkili olduğunu söyledi. Türkiye'de satılan yaklaşık 600 bin binek otomobilin sadece yüzde 30'unun Türkiye'de üretildiğini anlatan Ergün, "Yüzde 70'i ise üretici markanın ya da diğer markaların ithal versiyonlarından oluşuyor. Bu oran çok ciddi. Bunu tam tersine çevirmek ya da en azından yüzde 50-yüzde 50 hale getirmek gerekmez mi? Üstelik ithal otomobillerin az bir kısmı ucuz modellerden oluşuyor. Çok büyük kısmı Türkiye'de ürettiklerimizden daha pahalı olan araçlar." şeklinde konuştu.

HEDEFLERİN TUTMASI, İÇ PAZARIN DURUMUNA BAĞLI

Kamil Başaran (Tofaş CEO'su): Bir sürü risk aldık, bugüne kadar geldik. Dolayısıyla yerli markayı duygusallığın ötesinde iş planları ile konuşmamız lazım. Müşteriden yola çıkıp, tekrar müşteriye giden bir süreci konuşuyoruz, bunu planlıyoruz. Sadece üretmek değil satmak da değil, satış sonrası da çok önemli. Öncelikle iç pazar büyümek zorunda. Yerli markada ihraç konusu da önemli. Euro Bölgesi'nde nefes alma gücümüz yok. Farklı bölgelere gitmeliyiz. Bunları da yapıyoruz. Avrupa'daki rekabetin buradan daha fazla olduğunu görüyoruz. Sektör 4 milyon üretimi çok ciddiye aldı. Bu bize heyecan veriyor. Ancak bugün 400 binlik kapasiteyi doldurmakta zorlanıyoruz. Yerli markada diğer sorun da mevcut markalarla bu işi yapamayacağız gibi görünüyor. Teşvikte katma değer oranını ortaya koyarken o yapının girdi olarak yerli ve ithal konusunda çok büyük bir ayrım yaptığını hissetmedik.

YERLİ OTOYU SIRF MODA OLDUĞU İÇİN Mİ İSTİYORUZ?

Jan Nahum (Karsan Murahhas Azası): Otomotivde işler kâra dayalı. Yani yerli marka araç ya da yeni yatırım işinin sonunda karar ekonomik olmalı. Şimdilik yerli araç konusu sulandırıldı. Buna hakikaten ihtiyaç var mı, yoksa sadece moda mı, milli görüntü vermemiz gurur mu veriyor, yoksa 2023 yılında sıçrama yapmak istiyor muyuz, istemiyor muyuz? Yerli marka konusu yavaş yavaş değerini yitirmeye başlıyor. Sistem bunun korunması için yeterli müdahaleyi yapmıyor. Bugünkü otomotiv sanayii inanılmaz başarılara imza atmış, inanılmaz başarılı iş yapan, çok iddialı yatırımları olan müthiş bir sanayi. Ama eğer Türkiye 10. büyük ekonomi olmak istiyorsa, işin sonunda sıkıntı yaşarız sektör olarak. Ben hem Tofaş'ta hem de İtalya Fiat'ın zirvesinde çalıştım. Türkiye'ye yatırım transfer etmezler kolay kolay. Belki, büyüyen Çin, Rusya ve Brezilya gibi ülkelere birileri adına üretim ortağı olarak da gidebiliriz.

İHRACAT DÜŞÜŞÜ 'MUTFAK'TA İŞLERİ ZOR HALE GETİRDİ!

Tarık Tunalıoğlu (Oyak Renault Genel Müdürü): Avrupa ihracatımızın düşmesinden kaynaklanan zor bir dönem yaşıyoruz. En iyi geçen 2011'de bile kapasiteyi dolduran üretim yapamadık. Türk otomotiv sanayii üretim gücü ve kalitesi ile buralara geldi. Bundan sonra alınacak kararlarda cazibe sağlamak durumundayız. Ne rakamlara ne de ara maddelere girmeden evvel söylemek istediğim otomotivi stratejik yatırım kapsamına almalıyız. Bizim en büyük zorluğumuz kendi bünyemiz içerisinde hâlâ rekabetçi kalabilmemiz. Kurum olarak yüzde 40 katma değer sağlamanın yakınında değiliz. Sektör olarak da böyle olduğunu düşünüyorum. Şu anda biz bir savaşın içindeyiz. Zor bir 2011 yaşadık. Bütün bunların yanı sıra yerli marka projesinin mevcut fabrikalardaki iş içerisinde yapılması zor. Onu bu sisteme entegre etmenin zorlukları var. Bütün bunlar zor geçeceğe benziyor. Dolayısıyla mutfakta iş zor.

AVRUPA DARALDI, BİZİ YENİ PAZARLAR KURTARDI

Orhan Sabuncu (Otomotiv İhracatçıları Birliği Başkanı): Bizim için her yere yapılan ihracat tabii ki önemli ama geçen sene otomotiv ihracatın yüzde 72'sini Avrupa'ya yapmış. Bu sene bu oran gittikçe düşüyor. İlk sekiz ayda yüzde 67'ye, ağustosta da yüzde 65'e düştü. AB ülkeleri dışına göreceli de olsa artış var. Geçen yıl ihracat 20,4 milyar dolar iken bu yıl hedef koyarken 20 milyar dolar olur diye hesap yaptık. Alternatif pazarlar artar diye düşündük. İlk 6 ayı seneye döndürdüğümüz zaman hedefi tutmuş oluyoruz. İlk sekiz ayda ihracatımız yüzde 8 geriledi. Fakat AB yüzde 13 geriledi. İhracatta en büyük ülke Almanya, ondan sonra Fransa ve İtalya geliyor. Fransa ve İtalya'da ihracat düşüşleri yüksek. 2013'te Avrupa'da işlerin iyi olmayacağını tahmin ediyoruz. Sektörün 2011 rakamlarını bulabilmesi için desteklenmesi lazım. Bunun için de iç pazar iyi olmalı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Otomotiv Haberleri

Erkport, Yalova Limanı’na 8 bin araçlık otomotiv terminali kurdu
"Kamyon ihracatı sert düştü, otomotivde kriz kapıda"
Alman devi ZF, üretimini Türkiye’ye kaydırmaya karar verdi
Mercedes'ten Gebze'ye lojistik merkez
Financial Times: Çinli markalar limanları otoparkları gibi kullanıyor