Türkiye’de lojistik sektörü her geçen gün gelişmekte ve bu gelişmelerin izinde yeni bir altyapı ve literatüre yeni kelimeler girmekte. Hele spesifik bir konu olan gıda, ilaç veya bunlar gibi tek bir konu üzerine odaklanılmış her hangi bir ürünün sevkiyatında özel bir lojistik taşımacılık yapıyorsanız, literatürünüze katacağınız bir çok yeni kelime olacağına eminim. Sektöre baktığımız zaman bu dönemde genel olarak lojistik kelimesinin içeriğini öğreten bir çok üniversitede “lojistik bölümü” mezunu öğrenci bulunmakta. Bundan 5 yıl önce lojistik kelimesini anlamayan bir çok kişi varken bu bölümlerden binlerce mezun öğrenci verilmekte ve sektöre taze kan olarak sunulmakta. Bundan 5 yıl sonra ise bir çok lojistik bölümün alt bölümlerimde spesifik bölümler açılacak ve “gıda lojistiği bölümü”, “ilaç lojistiği bölümü”, “taze meyve lojistiği” vb. gibi bir çok alt bölümden mezun iyi eğitimli literatüre hakim mezun öğrencilerle Türkiye’de lojistik sektörü sağlam adımlarla ilerlemeye devam edecek. Doğru bir şekilde düşünen ve doğru adımlarla öğrenmeye ve araştırmaya meraklı yeni bir nesil geldiği sürece eminim lojistik konusunda daha birçok yeni fikir ve farklı düşünen, yeni sistemler oluşturabilen yöneticilerimiz olacak. Şirketlerde çalışan ve “alaylı” diye tabir edilen sistemle çok önemli pozisyona gelen yöneticiler ile Türkiye son 10 yılda lojistik sektöründe dünya ile yarışır hale geldiğine göre, bu koltuklara “okullu” tabir edilen bu işin eğitimini almış yöneticilerle 10 yıl sonra Türkiye lojistik sektöründe ilk 5’te bile olabilir. Gıda ve birçok ürünün lojistiğinde kullanılan “frigorifik” kelimesi, ürünlerin istenilen sıcaklıkta taşınması, depolanması için kullanılan bir sistem. Birçok üründe kullanılan bu sistemi farklı düşünen ve parsiyel taşımalarda ürünlerin farklı ısılarda taşınması gerektiğini düşünen biri, tek konteyner içinde 3-4 farklı soğutma sistemi ile birden fazla değişik derecelerde taşınması gereken ürünleri bir arada taşıyabilmekte. Düşünmek önemli, okumakta tabii ama okuduğunu anlamayan ve boş düşüncelerle kafasını kurcalamak yerine sorgulayarak düşünen biri olmak için çok geç sayılmaz. “ Dünyayı değiştirecek insanlar, onu değiştirebileceklerini düşünecek kadar çılgın olanlardır.” Farklı düşünmeye yönelik bir örnek ile sizi baş başa bırakayım. Japonya’daki insanlar taze balık yemeği çok sevmişlerdir. Balıkçıların denizde geçirdikleri süre ile tuttukları balıkları ambarlarında muhafaza eden balıkçıların getirdiği balıklar taze olmadığından lezzet farkı olmakta ve Japonlar bu farkı beğenmemektedirler. Balıkçılar gemilerine soğuk hava depoları yaptırma kararı alırlar ve böylece tuttukları balıkları dondurarak tazeliğini muhafaza edeceklerini düşünürler fakat Japonlar taze balık ve donmuş balık arasındaki lezzet farkını anlamışlar ve donmuş balığa para ödemek istememişlerdir. Bunun üzerine balıkçılar yeni bir yol düşünerek teknelerinin ambarlarına balık havuzu yapmaya karar vermişler. Yapılan balık havuzuna tutulan balık konuyor ve balığın limana kadar taze kalması planlanıyormuş fakat öngörülmeyen bir durum bu planlarını bozmuş. Tutulan balıklar havuza konduğunda hareket alanları yok oluyor ve canlı olmalarına rağmen aptallaşıyorlar ve lezzetleri değişiyordu. Japon halkı canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlardı. Balıkçılar bu çözümünde eksik olduğunu hem canlı hem de lezzetini koruyabilmek için tuttukları balıkları attıkları havuza küçük bir köpekbalığı koydular. Köpek balığı tutulan balıkların bir kısmını yiyor ama geri kalan balıklar hem canlı, hem de hareketli kaldıklarından lezzetleri bozulmuyordu. Bu konuyu günümüze uyarlarsak, insanlar her konuda daima en iyisini istemeye devam edecekler. Ama önemli olan yapılan her işte farklı düşünmek ve diğerlerinin aksine o alanda fark yaratmaktır. Artık rekabetin arttığı ve alternatiflerin alabildiğine çoğaldığı bu dünyada yapılan işlerin kaliteden ödün vermeden farkını ortaya çıkarması gerekiyor.