Geride bıraktığımız günlerde, Almanya’daki özel sektöre ait uzun mesafe yolcu treni servisi operatörü “FlixTrain” ve uzun mesafe otobüs yolculuğu servisi operatörü “FlixBus”ın ana şirketi konumundaki “FlixMobility GmbH”, ülkenin popüler ve güçlü yolcu treni işletmecisi olan devlet kökenli “DB [Deutsche Bahn AG]”yi Avrupa Komisyonu'na (EC) resmen şikâyet etti. Söz konusu resmî şikâyet başvurusunun nedeni ise Alman Hükümeti’nin daha yeni nesil koronavirüs pandemisi patlak vermeden önce başlayıp, pandemi ortaya çıkışı sonrasında da hız kesmeden ve ödün vermeden “DB”ye yapmayı sürdürdüğü milyarlarca “euro”luk mali yardım ve tanıdığı ayrıcalıklar! Alman ve Avrupa ulaştırma dünyasında hayli ses getireceği düşünülen bu şikâyeti “FlixMobility”nin sadece “FlixTrain”in değil aynı zamanda “FlixBus”ın da mağdur edildiği gerekçesiyle yapmış olması da dikkat çekici.
“FlixMobility”, devletin “DB”ye sağladığı bir tür garantili yardım fonunun özellikle Almanya sınırları içindeki hem demiryolu hem de karayolu ile yolcu taşımacılığında haksız rekabete yol açarak, gelecekteki potansiyel özel sektör kökenli firmaları taşımacılık alanına girmekten soğutacağını iddia ediyor. “FlixMobility”nin sektöre ilişkin kaygılarını iyice pekiştiren bir başka konu da, “DB”nin “Flixtrain” ve “Flixbus”ın en önemli müşteri grubunu teşkil eden 27 yaş ve altı yolcuları kazanabilmek amacıyla yakın zamanda "Super Sparpreis Young" adlı cazip indirimli ücret uygulamasını devreye sokmuş olması. “DB”nin YHT’leri olan “ICE” seferlerini de kapsayan bu hayli yeni ve iddialı uygulama henüz YHT hizmeti sunmayan “FlixMobility”yi tabii ki epey endişelendirmekte. Üstelik “DB”nin aksine “FlixTrain”, 19 Mart ile 23 Temmuz 2020 tarihleri arasında pandeminin “ilk dalgası” nedeniyle seferlerini durdururken, 3 Kasım 2020 gününden itibaren de, bu defa pandeminin “ikinci dalgası” yüzünden 2021 senesi Şubat ayına dek (en iyimser tahminle) seferlerini tekrardan iptal etmek zorunda kaldı.
“Avrupa Komisyonu”na yaptığı başvuruda “FlixMobility”i bütünüyle destekleyen 2’de önemli demiryolu kuruluşu var! Bunlardan biri kısa adı “ALLRAIL” olan Brüksel merkezli “Alliance Of Passenger Rail New Entrants”, diğeri de Almanya’daki özel sektöre ait yolcu treni operatörlerini temsil eden Berlin merkezli “MOFAIR”. Neredeyse daha yirmi yılı aşkın bir zaman öncesinden, Avrupa anakarasındaki yolcu ve yük treni trafiğinin özelleştirmeye açılmasının özendiriciliğini yapmaya başlayan “Avrupa Komisyonu”nun, “FlixMobility”nin ilgili itirazına karşı nasıl bir yanıt verip tavır takınacağı özellikle Alman demiryolu camiasında ciddi merak konusu.
Sözün/Yazının özü; DEMİRYOLU İLE YÜK VE YOLCU TAŞIMACILIĞININ SEKTÖREL DİNAMİKLERİ KARAYOLU İLE YAPILANDAN SON DERECE FARKLI OLDUĞU, Alman Hükümeti’nin “DB”yi süper korumacı ulaşım politikasındaki kararlılığı ve elbette “COVID-19” global sağlık krizinin devam eden varlığı realitelerinin toplamından ötürüdür ki, “FlixTrain”in hem Almanya hem de Avrupa’daki gelişim ve olgunlaşma süreci “FlixBus”ınkine kıyasla daha zor ve daha uzun olacağa benzemekte!
Verimli günler ve gelecek yazımda yine bu sütunda görüşmek üzere.