Gümrük dünyası nasıl dönüyor?

Gümrük camiasını olduğu kadar,dış ticaretle uğraşan her kurumu direkt ilgilendiren gümrük dünyası,tabiri caizse tersine dönmeye devam ediyor. Sadece Belçika’da 35 000 kişi ile yapılan bu hizmet, bizde sadece 7 000 kişi ile yapılmaya çalışılıyor. Evet sadece yedi bin kişi ile. Bu memurların önlerine özellikle İstanbul da günlük 200 dosya geliyor. Bu dosyaları incelemek ve neticeye ulaştırmak gerçek anlamda haftaları alması gerekirken,saatler içinde gerçekleştiriliyor. Doğal olarak gümrükler bağlı çalışan antrepoların uzaklığı da hesaplanırsa mucizelerin gerçekleştirildiği bir gerçek. Rekorlar kitabına girecek bir örnek. Diğer ülkelerin aksine bütün kontrollerin ve kısıtlayıcı tedbirlerin gümrükte yapıldığı düşünülürse,olayın nasıl gerçekleşebildiğine şaşmamak mümkün değil.Sadece gümrük işleminin bir bölümünü yapan TSE kurumu,eşyayı muayene edip rapora bağlamak için en az 5 (beş) iş günü isterken, sorumluluğu ve şaibe taşıyan gümrük memurlarına şapka çıkartmak işin en hafif takdiri olur herhalde. Bütün bu gelişmelerin içinde azımsanmayacak şekilde görev yapan Gümrük müşavirliği müessesesi, iş yükünün büyük bir kısmını sırtlamış durumda. İlişkiler, kariyer, iş bilgileri ve köprü vazifesi ile olası zararları ortadan kaldırmakta büyük pay sahibi. Hem de dünyanın hiçbir yerinde ve mesleğinde olmadığı kadar sorumluluk ve zan altında olarak nerede ise bir konşimento ücretine bu işlemleri yapmak zorunda kalıyorlar. Sanki yapılan alışverişin içindelermiş gibi mükellefle aynı sorumluluğu yani, mütesesilensorumluluğu taşıyorlar. Bu hırsızlık yapanla bekçinin aynı kefeye sokulması demektir. Ticaretin içinde olmamalarına rağmen, bu kadar yük bindirmeye uğraşmak, binilen dalı kesmekle eşittir. Bu da yetmiyormuş gibi gümrük resmi teşkilatı, her çıkardığı kararda, müşavirliği bitirmeye ve nerde ise üç beş kişinin yapmasını istermişcesine bir tutum sergilemektelerdir. Hatırlanacağı gibi GTK denilen Geçici Tüzel Kişilik'le yani ortaklık yapısını iptal ederek, 340 şirketin kapanmasına sebebiyet vermişler ve o kişileri kayıt dışına itmişlerdi. Şimdi aynı hadise bir müşavirin bir şirkete ortak olma zorunluluğunu uygulamaya koyarak yaşatılacaktır. Üstelik çıkartılacak ticaret kanununu öne sürerek, doğmamış çocuğa don biçme yarışına girme bahtsızlığını yaşayıp yaşatarak. Çıkarılacak ticaret kanunun da, tek kişi bile LTD veya AŞ kurabilecek denmekte ve ucu açık zamanı işaret ederek bu günden idam sehpasını kurma çalışmalarını sergilemektedirler. Asıl göz ardı edilen veya özellikle yok sayılan gümrük müşavir ve yardımcılarının iş görürlülüğü olan şifrelerine, gözünün üstünde kaş var diyerek bloke konabildiği bir ortamda, bir gün içinde yüzlerce şirketin iflas edeceği gerçeği var. Bu duruma ufak bir memurun ufak bir müzekkeresi de yetmektedir. O şirketlerde çalışan binlerce kişinin işsiz kalacağı gerçeği var. Buna rağmen inatla bu ortaklıkları kaldırıyorum demek, bindiği dalı kesmek değil de nedir? Beyannamelerin alt yapısını,evrak tanzimini,doğru beyanı ve en az altına imza atacak memur kadar bilgiye ve beceriye sahip bu kişilerden intikam alırcasına dışlanmaya çalışılmasına ne denir? Bana göre bu meslekte bir rant varsa bunu sadece ben alacağım demekle eşittir. Beyler bu durum sizi de kurtarmaz. Emekli olduğunuzda yapmayı planladığınız mesleği daha şimdiden sizler ölüm döşeğine yatırdığınızı fark edin. Fark edin ki, elinizde bir şey kalsın. Sakın AB yasaları diye kimseyi aldatmaya çalışmayın. Bu kandırmaları çok duyduk. Hangi AB ülkesinde bu şekilde işleyen gümrük mevzuatı var? Hangi AB ülkesinde bu şekilde kısıtlamalar var? Ve hangi AB ülkesinde bütün işlemler, kontroller bizim yaptığımız gibi 7 000 kişi ile ve sadece gümrük memurunun sırtına yüklenmiş? Evet KRAL TAMAMI İLE ÇIRIL ÇIPLAK………Kapanan şirketlerden ve işsiz kalacak kişilerden, kendinize nasıl bir gelecek bekliyorsunuz? Aç gezecek insanların bilgi birikimini ve ticaret yapabilme özelliklerini, iki günde nasıl becerebileceğinizi sanıyorsunuz? Uyumak için yastığa başınızı nasıl koyacaksınız? Nasılları daha da artırmak bilmem bu karar alıcılar için önemli olacak mı? Hiç sanmıyorum. Kalan sağlar bizim ise,kalın sağlıcakla…. Her şeye rağmen ,Yeni yılınızı kutlarım.İnşallah aklımız yukarılara yani başımıza çıkar.