Karbon salınımını minimum düzeye indiren elektrikli araçlar, çevresel sürdürülebilirlik için önemli rol oynuyor. Elektrikli araçlara gösterilen ilgi, temiz çevre endişesi ve doğaya saygı nedeniyle gün geçtikçe artıyor.
Dünya genelindeki 24 üretim tesisi ile 136 ülkede ticari faaliyet gösteren Hager Group, Akıllı Evler, Bina Otomasyonu, Güvenlik Sistemleri ve Tesisat Aksesuarları ile Enerji yönetim ve dağıtım sistemlerine öncülük eden Hager Group, elektrikli araç şarj istasyonları ve mikro şebeke yatırımları ile enerji verimliliği için harekete geçti.
Temiz elektrik enerjisi kullanımını sağlayacak
Elektrik depolama alanına yatırım yaptı
Enerji verimliliği konusunda Hager’in çok ciddi yatırımlarının olduğuna dikkat çeken İlker İşgör, “Yakın gelecekte yükselen trend, e-mobilite yani elektrikli araçlar konusunda olacak. Hager olarak, şarj istasyonları yatırımlarının yanında, yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerjinin sürekliliğini sağlamak adına enerji depolama alanında çözümler geliştiriyoruz. Böylece insanları sadece şebekeden gelen enerji ile yetinmesinin önüne geçip yenilenebilir enerjinin depolanmasını, araçların verimli şarj olmasını ve yüksek enerji masraflarından kurtulmasına teşvik ediyoruz. Aynı zamanda şebekedeki bütün tüketicilerin anlık ya da geçmiş verilerini enerji izleme yazılımları ile kullanıcıya sunarak konutların ve işletmelerin enerji verimliliği durumunu öğrenmesini, bununla ilgili nasıl bir tasarruf yapabileceğine dair öneriler sağlıyoruz.”
“Türkiye’deki altyapı için mikro şebekelere odaklandık”
Türkiye’de özellikle elektrikli araçlar ve e-mobilite konusunda gidilecek önemli bir yolun olduğunu söyleyen İlker İşgör, “Ancak ülkemizdeki birçok bölgede mevcut enerji altyapısı elektrikli araçların enerji ihtiyacını karşılayacak durumda değil. Avrupa’da elektrikli araçlara çok ciddi bir ilgi var. Bugün bir Fransız ya da Alman TV kanalını açtığınızda 10 reklamdan 5’inin elektrikli araçlar üzerine olduğunu görüyoruz. AB’de birçok belediye ile elektrikli şarj altyapısı alanında çalışmalar yapıldı. Toplu otoparkların yüzde 15-20’si elektrikli araçlara ayrılmış durumda. Önümüzdeki süreçte Türkiye de bu konuda ilerleyecek. Son açıklanan ekonomi reform paketinde Elektrik Enerjisi Depolama Tesisleri ve Elektrikli araç şarj altyapısı maddelerini eylem planı olarak görmek hepimiz için sevindirici bir gelişme oldu. Elektrikli araçlar yollara çıktıklarında mevcut altyapının oluşacak talebi karşılayamadığını söyleyebiliriz. Hager olarak biz bu ihtiyacı uzun zamandır görmekteyiz. Bu sebeple mikro şebekelere odaklandık” diye konuştu.
LOJİPORT