25 Temmuz'da çalışmaya başlayacak olan Ankara-İstanbul hızlı tren hattına bayram müjdesi geldi. Hızlı trenin bayramın 3. günü olan 30 Temmuz'a kadar ücretsiz olması bekleniyor.
Ankara-İstanbul arası çalışacak olan hızlı trende artık sona gelindi. 25 Temmuz'da çalışmaya başlayacak tren için nefesler tutulurken, bir müjde de Ramazan Bayramı için geldi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın hızlı trenin bayramda bedava olması için müjdeyi vereceği ve açıklama yapacağı bekleniyor. Bayramdan sonra ise hızlı trende normal ücretlendirmeye geçilecek. Ücretlendirmenin otobüsten pahalı, uçaktan ise ucuz olacağı belirtiliyor.
GİDİŞ DÖNÜŞ YOLCULUK DAHA UCUZ OLACAK
Memurlarnet.biz'in yaptığı habere göre; tren taşımacılığına teşvik amacıyla yolcu tarifesi gereğince gidiş-dönüş bileti alanlara, 26 yaşından genç yolculara, öğretmenlere, askerlere, sarı basın kartı sahiplerine yüzde 20; 7-12 yaş arasına ve 60 yaş üzerindeki yolculara ise yüzde 50 indirim uygulanacak. Böylece tren ulaşımında kullanımın arttırılması bekleniyor.
TCDD TARİHÇESİ
Osmanlı topraklarında demiryolunun tarihi, 1851 yılında 211 km’lik Kahire-İskenderiye Demiryolu hattının imtiyazının verilmesiyle, bugünkü milli sınırlar içindeki demiryollarının tarihi ise 23 Eylül 1856 yılında 130 km’lik İzmir-Aydın Demiryolu hattının imtiyazının verilmesiyle başlar.
Osmanlı Demiryolları, bir süre Nafia Nezareti (Bayındırlık Bakanlığı)’nin Turuk ve Meabir (Yol ve İnşaat) Dairesi tarafından yönetildi. 24 Eylül 1872 tarihinde de demiryolu yapım ve işletmesini gerçekleştirmek üzere Demiryolları İdaresi kuruldu.
Osmanlı Döneminde yapılan 4.136 km’lik bölümü bugünkü milli sınırlarımız içerisinde kaldı. Bu hatların 2.404 kilometresi ise yabancı şirketler, 1.377 kilometresi de devlet eliyle işletilmekteydi.
Ayrıca, ülkemizde yapılmış tek ulusal ulaştırma planı olan, ulaştırma sistemimizin iyileştirilmesi yönünde bir adım olarak görülen, karayolu ulaşım payının % 72'den % 36'ya düşürülmesini hedefleyen "1983-1993 Ulaştırma Ana Planı" da uygulanmamıştır. Ve 1986 yılından sonra uygulamadan kaldırılmıştır.
Bu plan hakkında genel bir değerlendirme yaptığımızda bile çarpıcı sonuçlar elde ediyoruz. Örneğin; demiryollarının sadece yük taşımacılığındaki payının artırılması sonucunda, enerji tasarrufu, trafik kazası, yaralı ve ölü sayisı ile hava kirliliğinde azalma söz konusu olmaktadır. Demiryolunun yük taşımacılığındaki payının % 30'lara çıkarılması durumunda; on yıllık dönemde yaklaşık 1.500 kişinin ölümden, 16.000'nin yaralamaktan kurtulacağı hesaplanmiştır.
Sonuç olarak, 1950'li yıllardan sonra uygulanan karayolu ağırlıklı ulaşım politikalari sonucunda, 1950-1997 yılları arasında karayolu uzunluğu % 80 artarken, demiryolu uzunluğu sadece % 11 artmıştır. Ulastırma sektörleri içindeki yatırım payları ise; 1960'li yıllarda karayolu % 50, demiryolu % 30 pay alırken, 1985'den bu yana demiryolunun payı % 10'un altında kalmıştır.
LOJİPORT