TANAP projesi kapsamında iş güvenliği ve işçi sağlığı konularında ulusal ve uluslararası yeterlilikleri olan Hopaport’un, TANAP Projesine ev sahipliği yaptığını ifade eden Genel Müdürü Meriç Burçin Özer, proje kapsamında Posof Türkgözü’nden Erzurum’un Aşkale İlçesine kadar olan 375 Km’lik güzergâha döşenecek boruların liman şantiyelere gönderiminin sürdüğünü ifade etti.
Hopaport Limanı’nın, devlet tarafından yapılan özelleştirme ile 26 Haziran 1997 tarihinde Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nden Park Denizcilik Ve Hopa Liman İşletmeleri A.Ş.’ne 30 yıl süre ile işletme hakkının devredildiğini vurgulayan Özer, “Hopaport Limanı, Türkiye’nin özelleşen ilk limanlarında biri olma özelliğini taşımaktadır. TDİ tarafından kulanım hakkı devir sözleşmesi ile özelleştirilen 2. özel limandır. Park Denizcilik şirketi Hopa Limanı’nın işletme hakkınıdevir aldıktan sonra 2.000 m2 olan kapalı depolama sahasını 18.120 m2’ye, 54.000 m2 olan açık depolama sahasını 102.446 m2’ye çıkartmış forklift, stacker, yüksek kapasiteli vinç, kantar, terminal araçları ve ekipman yatırımları yaparak Hopa Limanı’nı çağdaş donanımı ve deneyimli kadrosu ile bölgenin önemli bir liman kompleksi haline getirmiştir. Hopaport Limanı’nda dökme yük, genel ve proje kargo, Tank Terminalinde her türlü likit akaryakıt ve sıvı yağ, Tahıl Terminalinde her türlü tahıl ürünleri, Çimento Terminalinde dökme çimento, muadili ürünler elleçlemektedir. Bunların dışında konteyner boşaltma ve yükleme, terminal, depolama, kılavuzluk işletmeciliği hizmetleri verilmektedir. HOPAPORT Limanı deniz, hava ve kara sınır kapısı bulunan tek liman olma özelliğini taşıyor. Ayrıca Hopa Limanı Türkiye'de her türlü yüke hizmet verebilen tek limandır” diye konuştu.
YATIRIMLARA TAM GAZ DEVAM
Hopaport, 2014 yılı projelerinden olan 8.500 ton kapasiteli Çimento terminali projesini 2015 yılında tamamladı ve toplam 5 silo’dan oluşan tesisin 2016 yılı ortalarından itibaren hizmet vermesi bekleniyor.
Yine önemli projelerden biri olan LPG Terminalinde de gerekli yatırımlar yapılmış ve onun da aynı tarihlerde hizmete gireceği ifade ediliyor.
HOPA-BATUM DEMİRYOLU PROJESİ
HOPAPORT Genel Müdürü Meriç Burçin Özer, Hopa-Batum Demiryolu projesini her platformda gündeme getirdiklerini belirterek, “Son olarak konuya sahip çıkan DKİB’ten sonra Hopa TSO oldu ve HOPAPORT ile Hopa TSO projenin takibi ve sürekliliği için ortak protokol imzaladı. Hopa-Batum yeni demiryolu hattı için bir fizibilite çalışması projesi 2004-2006 TRACECA Eylem Planında yer alması için önerildi. DLH'nın yatırım programında yer alan proje kapsamında, güzergâh için teknik ve mali fizibilite çalışması devam ediyor. Gürcistan'ın Batum ve Poti limanlan Kafkaslara ve Orta Asya'ya uzanan demiryolu ağına bağlıdır. Doğu Karadeniz limanları olan Giresun. Trabzon, Rize ve Hopa limanlan ise Türkiye'nin demiryolu bağlantısı olmayan tek bölgesidir. Türkiye bu koridorda ancak karayolu taşımacılığıyla bugüne kadar ayakta kalabilmiş ve varlığını sürdürebilmiştir. Ancak bu proje ile Kafkaslara ve Orta Asya'ya yapılan ihracatta bütün Türkiye bu yönü ile Hopa'ya bağlanacaktır. Bunun yanında Avrupa ülkelerinin nakliyesinde de bir rekabet üstünlüğü de sağlanacaktır. Bütün bunları üst üste koyduğumuz zaman Hopa-Batum arasında yapılacak bir demiryolu ile ihracat ve ithalatta ciddi bir gelişme yaşanacak, ihracatçı ve nakliye sektörü kazançlı çıkacaktır. Deniz taşımacılığında Poti ve Batum limanlarına yönelen gemiler de böylece Hopa limanını tercih edeceklerdir. Türkiye bütün bunlardan dolayı ekonomik getirişi ve değeri yüksek olan bu projeyi hayata geçirmek zorundadır” açıklamasını yaptı.
“ARTVİN OSB BÖLGEYİ KURUYOR”
Türkiye'de OSB’si olmayan tek ilin Artvin olduğunu söyleyen Burçin Özer, “Bölgemizin gelişmesi adına Hopa Limanı'na yakın bir mesafede OSB'nin bir an önce hayata geçmesi çok önemlidir. Burada kurulacak bir OSB istihdam açısından bölgeye katkı sağlayacaktır. Ayrıca üretim ve ihracat konularında denizyolunun kullanılarak ve ileride yapılması düşünülen HOPA-BATUM demiryolu projesi ile birleştirilmesi ile maliyet, zaman ve ürünlerin standartlarını koruyarak ulaştırılması yatırımcıya çok önemli avantajlar sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
PROJE KARGO YÜKLEMELERİNDE UZMAN
Hopaport’un bulunduğu coğrafi konum nedeniyle stratejik bir özelliğe sahip olduğunun altını çizen Özer şöyle devam etti: “Kafkaslara açılan konumu ile bu coğrafyada oluşan ekonomik değerden ülkemizde bir pay alacaksa bunda Hopaport önemli bir ulaşım koridoru üzerinde bulunması nedeniyle ciddi katkı sağlayacaktır. Şu anda bunun bir kısmını, özellikle Proje Kargo yüklerinin transferinde yerine getiriyoruz.
Liman sahası genişliği ve ciddi boyutta ihtiyaç duyulduğunda liman geri saha depolama olanakları da yaratılması ile Hopaport ülkemiz adına ayrı bir öneme sahiptir.
Özellikle Proje Kargo yüklerini 2.150 metre uzunluğundaki ana mendireğin iç liman diye tabir ettiğimiz bölgeyi korunaklı duruma getirmesi sayesinde her türlü operasyonu ve gemiden gemiye limbo aktarmalarını sorunsuz bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Hopaport, sürekli güncel ve standartların gerektirdiği eğitimlerden geçirdiği tecrübeli personeli sayesinde üstlendiği işleri başarı ile yerine getirmektedir. CİNER Holding ve IMISK Holding grup şirketleri ile koordineli tek parçası 600 ton’a kadar ağırlığı olan Proje kargo yüklerinin elleçlenmesini de bugüne kadar başarı ile yerine getirmiş ve bundan sonra da getirmeye devam edecektir.”
MARİN&PORT