Türkiye lojistik sektörünün lideri Taha Kargo, Ortadoğu’da lider şirketlerden biri olma hedefiyle büyümesini hız kesmeden sürdürüyor. 1994 yılından beri Türkiye ve Irak arasındaki dış ticaretin güçlenmesine ve artmasına büyük bir katkı sunan Taha Kargo Yönetim Kurulu Başkanı Emin Taha, bir lojistik şirketi kurma kararını nasıl verdiğini şöyle anlattı: “Irak’ta yaşanan iç karışıklıklar nedeniyle, 1994 yılında ailemi Irak’ta bırakmak zorunda kalarak, Türkiye’ye geldim. O günün koşullarında var olan tüm zorluklara rağmen Irak’a ihracat yapmaya başladım. O süreçte Irak’a ihracat yapan birçok firma bana gelerek onların mallarını da taşımamı istedi. Bu sayı 3’le başladı bir süre sonra 30 bini geçti. Bu talep karşısında kendi ticaretimi yapamaz hale geldim ve 1998 yılında Beyazıt’ta açtığımız şubeyle Taha Kargo’yu kurduk. Yani bir anlamda Türk ihracatçısı bizi bir lojistik şirketi kurmaya sevk etti. Kısa zamanda da büyük başarılar elde ettik. Bugün Türkiye’de 20, Irak’ta 41, Çin’de ise temsilcilik düzeyindeki ofisimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2014 yılında Saudia Cargo’nun Türkiye temsilciliğini alarak hava kargo pazarına giriş yaptık. Hava kargo alanında çok fazla tecrübemiz bulunmamasına rağmen bu alanda da kısa sürede önemli bir başarı kaydettik. Yakaladığımız iş hacmiyle bugün Saudia Cargo’nun 38 ülkede temsilciliğini yürüten firmalar içinde ilk sıradayız. Bugün kara, hava ve denizyolu alanında sunduğumuz hizmetlerle tüm dünyaya taşıma yapıyoruz. TİM 2014 verilerine göre, 61 bin ihracatçı firma arasında 34. sıraya yükseldik. Son iki yıldır ihracatçı firma sayısı artmasına rağmen biz sıramızı koruyoruz ve korumaya devam edeceğiz.”
2015’İ BÜYÜMEYLE KAPATTI
IRAK İLE İLİŞKİLERİ İYİ TUTMAK ZORUNDAYIZ
Türk-Irak İş Konseyi Başkanlığını da yürüten Emin Taha, 2016’da Irak ile olan ticaretin artırılması için öncelikle hem merkezi hem de kuzey hükümetiyle siyasi ilişkilerin iyi tutulmak zorunda olduğunun altını çizdi. 2015’te Çin’de yaşanan devalüasyonun Irak-Türkiye dış ticaretine olumlu yansıdığına dikkat çeken Taha, “Irak’taki birçok şirket alacakları daha ucuza geldiği için Çin’den mal alımını durdurdu ve yüzünü Türkiye’ye döndü. Bu durum Türkiye’nin ihracatında yaklaşık 1 milyar dolar civarında bir artış yarattı. Eğer Çin’de devalüasyon yaşanmasaydı Türkiye’nin Irak’a yaptığı ihracat 8, 5 milyar dolar değil, 7,5 milyar dolarda kalırdı. Ancak bu süreçte Irak’ta yaşanan mali sıkıntılar yüzünden alım gücünde bir düşüş var. Bu anlamda özellikle de inşaat sektöründe bazı sıkıntılar yaşanabilir. Ancak tekstil, beyaz eşya gibi diğer sektörlerde sorun olmayacağını düşünüyorum. Çünkü Irak’ta bulunan özel sektör şirketleri Çin, Malezya, Dubai gibi ülkelerde fiyatlar yükseldiği için mal almakta zorlanıyor. Bu anlamda özel sektörün olumlu katkısıyla 2016 yılında da Irak’a olan ticaretimizde artış yaşanacaktır. 2016 yılında Irak ile olan ticaretimizde özel sektör açısından ’luk bir artış bekliyoruz. 8,3 milyar dolarlık ihracatın 9,5 milyar dolara yükselmesi mümkün” diye konuştu.
HABUR’UN KAPANMASININ FATURASI AĞIR OLDU
Emin Taha, terör olaylarının Irak’a yapılan taşımaları olumsuz etkilediğini söyledi. Günlük 4 bin 500 adet çıkış ve girişin yapıldığı Habur Sınır Kapısı’nın yaklaşık 24 gün kapalı kalmasının Irak’a olan ihracatta 750-800 milyon dolarlık bir kayıp yarattığını vurgulayan Emin Taha sözlerini şöyle sürdürdü: “14 Aralık’ta kapatılan Habur Sınır Kapısı 5 Ocak’ta açıldı. İlk etapta kapıdan günde yaklaşık 500 aracın Irak’a gitmesi ve yaklaşık 750 aracın da Türkiye’ye giriş yapması planlanıyordu. Ancak ilk gün 60 TIR çıkış yapabildi. Kapı açıldıktan sonra geçen 8 günlük süre içeresinde günlük geçen TIR sayısı 305’i geçmedi. Irak’tan dönüşlerde de aynı durum söz konusu. Şu anda terör olayları nedeniyle 9 bin TIR Irak’tan Türkiye’ye giriş bekliyor. Bizim firmamızda dahil birçok firma mallarını göndermek için TIR bulamıyor. Bulduğumuz tırlar için ise daha önce gönderdiğimiz fiyatın iki katı para isteniyor. Yaşanan bu durum nedeniyle hem lojistik sektörü hem de Irak ve Türkiye’deki birçok küçük esnaf zor durumda. Habur Sınır Kapısı’nda yaşanan soruna acil bir şekilde çözüm bulunması ve geçişlerin günlük en az gidiş geliş olarak 2000 TIR’a çıkarılması gerekiyor. 2000 tırdan az bir giriş-çıkış hem Türkiye hem de Irak’a zarar verecektir. Hükümetimizin bu konuda elinden geleni yaptığına ve yapacağına inanıyoruz.”
ALTERNATİF PAZARLAR
Emin Taha, lojistik sektörünün Irak, Rusya gibi pazarlara yük gönderemediği için şu anda çok büyük bir sıkıntı içinde olduğunun altını çizdi. Bu durum karşısında alternatif pazarların gündeme getirildiğini belirten Taha, “Ancak alternatif ülkeler oluşturmak çok da kolay bir iş değil. Yeni pazarları bugün lojistik sektörünün büyük oranda yoğunlaştığı pazarlar düzeyine getirmek bir anda olmuyor. Bunun için bazen yıllar gerekiyor. Lojistik sektöründeki firmaların mali gücü buna yeter mi? Bunu da görmek lazım. Örneğin Taha Kargo olarak yaklaşık 18 yılda gösterdiğimiz emek, çaba ve üslendiğimiz risklerle Irak pazarıyla ticareti bu kadar kolay hale getirebildik. Bugün oradaki bir işletme yapacağı ticareti ve bunun lojistik süreçlerini bir telefonla yönetebiliyor. Yani yeni pazarlara açılmak ve buralarda bir sistem oluşturmak çok da kolay olmuyor” dedi. Emin Taha, tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye’nin güçlü ve coğrafik konumu ile önemli bir ülke olduğunu ve bu anlamda büyümeye devam edeceğini sözlerine ekledi.
Ahmet Doğan-LOJİSTİK EKİPMANLAR