ISMARLAMA KRİZ

Dünya denizlerinde güç oluşturup ekonomik pastadan daha çok pay alabilmek için, belirlenen hedeflere ulaşmaya yönelik hazırlanan politik koşulların ötesinde,...

Dünya denizlerinde güç oluşturup ekonomik pastadan daha çok pay alabilmek için, belirlenen hedeflere ulaşmaya yönelik hazırlanan politik koşulların ötesinde, tarihin akış süreci içinde oluşan deniz kültür tortusunun yoğun katmanlarındaki birikimlere gereksinim vardır.

Burada kültür tortusunda sözü edilen konu, o ulusun tarihinden günümüze akıp gelen deniz sevgisinin açılımıyla gerçekleşen ekonomik, teknolojik, sosyal ve kültürel oluşumların toplumun düzeni içinde birbirleriyle harmanlanması ve sentezlenmesidir.

Tarihte denizlerde önemli uygarlıklar yaratarak ona egemen olmuş medeniyetlerin denizciliğinin gelişimine baktığımızda, hepsinin de geçmişten gelen güçlü denizcilik köklerinin geleceğe uzanarak yeni bir perspektif sergilediğini görürüz. Temel gücünü tarihsel birikimlerden alan ulusların denizcilik sektörü elbette ki sürekli dinamik kalacaktır. Bu dinamizmin ana artelini oluşturan kültür tortusunun sağlam karakteristiği, Dünya’yı neredeyse ekolojik krize sürükleyecek olan böyle ekonomik krizler karşısında ayakta tutar ve direnir. Ulusların deniz genetiği haritalarında izledikleri seyrin istikrarlı rotası onları tarihin her döneminde güçlü kılmıştır.

Denizci kimliğine sahip olan toplumların sosyal evrimleşme süreçleri de daha hızlı olmuştur. Denizciliğimizin görsel temellerindeki ideolojisinden kaynaklanan akademik referanslarındaki düşündürücü dip notları, bize geleceğe yönelik kaygılarımızın içeriğini hatırlatmaktadır. Denizlere yenik düşmemek için denizin yasalarına itaat etmek zorunda olduğumuzu asla unutmamalıyız.

Deniz teknolojisinin çağdaşlık mertebesindeki rekabetçi üretime dönük yatırımlarının sermaye ile emek arasında oluşacak travmaların yaratacağı olumsuzluklardan etkilenmemesi için dengeler sağlanmalı ve iskele altı korsan denizcilik anlayışı da terk edilmelidir.

Denizcilik sektörümüz, Dünya global ekonomisine yön veren çok uluslu şirketlerin sermaye güdümlü ezici ve keyfi politikalarının sonuçları olan ve de en çok bizim gibi ülkeleri etkileyen ısmarlama kriz senaryolarına karşı artık hazırlıklı olmayı öğrenmeli ve ulusal varlığını birlik içinde korumalıdır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Diğer Haberler

Bir türlü güncellenemeyen gümrük sistemi, milyon dolarlık kayıplar getirdi
Yeni eSprinter ile Mercedes hafif ticarilerde elektrikli dönüşüm başlıyor
Fenerium ürünleri, özel tasarımlı F-Max araçlarıyla Türkiye yollarında
Ticaret Bakanlığı ‘NCTS Faz 5’ krizine çözüm için harekete geçti
Capella Logistics, Fransa taşımalarını 2 yılda yüzde 200 artırdı
MAN eBus ailesinin yeni modeli Lion'ın City 12 E LE "sürdürülebilirlik" tacı taktı
Mars Hava ve Deniz Kargo, iki fuara 339 Türk markasını taşıdı
Arkas Lojistik Grubu’nun yeni yatırımları 2025’de sahada olacak
Mercedes’in yeni nesil otobüsleri hem kaptanları, hem yolcuları mutlu edecek
Renault Trucks T, Euro NCAP'te 4 yıldız ile ödüllendirildi