İzmir DTO’yu uçuracak bir ekip geliyor

Türkiye’deki tüm odalarda olduğu gibi İMEAK Deniz Ticaret Odası’nda da seçimler start aldı. İstanbul’da henüz sadece Kapt. Salih Zeki Çakır’ın...

Türkiye’deki tüm odalarda olduğu gibi İMEAK Deniz Ticaret Odası’nda da seçimler start aldı. İstanbul’da henüz sadece Kapt. Salih Zeki Çakır’ın adaylığı kesinleşmişti. DTO İzmir Şubesi’nde de 5 denizci 'biz göreve talibiz’ diye ortaya çıktı.

Yeni grubun ortak paydaları denizcilik fakültesi mezunu olmaları ve üçünün isminin önünde kaptanlık titrinin bulunmasıydı. Farkları ise, daha önce pek şahit olunmadığı üzere başkan ve yönetim kurulu birlikte açıklanıyordu. Yani daha en baştan kenetlenmişlerdi.

Adaylıklarını açıkladıkları günün gecesinde verilen kokteylin olduğu gün, sanki İzmir’de gök delinmişti. Bütün gün yağan yağmur hiç kesilmeksizin sürüyordu. Hava koşullarının olumsuzluğuna karşın, Kordon oteldeki toplantı inanılmaz bir kalabalığa sahne oldu. Eğer, koşullar uygun olsaydı gelenleri oraya nasıl sığdıracaklardı çok merak ediyorum.

 ‘Şimdi hizmet için eyleme geçme zamanı’ ve ‘Yeni bir başlangıca hazır mısınız?’ sloganlarıyla adaylıklarını açıklayan grup, öncekilerden farklı olarak denizin tüm oyuncularını kucaklamak istiyor.

NELER DEĞİŞECEK?

Başkan adayı Yusuf Öztürk’ün altını özellikle çizdiği “Tüm denizcilik paydaşlarına bir odalarının olduğunu anımsatıp, onları odalarıyla yeniden barıştırmak istiyoruz” sözünü çok anlamlı buldum. Daha önceki dönemlerde ihmal edildiği herkesçe bilinen gruplar artık temsil edilip, sorunlarını odaya taşıyabilmenin farkını yaşayacaklar.

Odada 15-20 kişi katılımla yapılan aylık olağan meclis toplantıları yeni yönetimle tarih olacak gibi gözüküyor. Çünkü, genç denizciler, atama değil, gönüllülük esasına dayalı bir sistemin gelmesinin uğraşını verecekleri taahhüdünde bulundu.  Danışma ve çalışma kurulları oluşturmayı hedefleyen yeni yönetimin çiçeği burnunda taliplileri, sosyal medya ve sosyal iletişimi de yaygın bir şekilde kullanacak.

GEZA DOLOGH’A MECLİS BAŞKANLIĞI YAKIŞIR

Yönetime aday olan grubun en önemli artılarından biri de, değerlere sahip çıkması olarak açıklanabilir. Yusuf Öztürk’ün başkanlığındaki grup da, adaylıklarını açıklamadan önce şimdiki Yönetim Kurulu Başkanı Geza Dologh ile görüşüp, meclis başkanları olmasını teklif etmiş. Dologh, müthiş deneyimli ve bilgi birikimi ile tam bir deryadır. Odadan uzak bir yerlerde olması büyük eksiklik olur.

Ancak, birkaç gün önce Anayasa Mahkemesi’nin açıkladığı iki dönemden fazla seçilebilmenin önünü açan karardan sonra, Geza Bey’in fikir değiştirebileceği konuşuluyor. Yeni Asır’a verdiği demecinde “Biz merkeze bağlı bir şubeyiz. Merkezin çalışmak istediği birini aday göstermesi lazım. Ben bundan önceki adaylıklarımda da gidip iki kişiden icazet aldım. Biri sevgili eşim, diğeri bağlı olduğum odanın başkanı. Bundan daha doğal ne olabilir ki. Bakalım bizim merkez ne karar verecek” açıklaması, bana göre demokratik bir seçim ruhuna aykırıdır. Bu iş icazetle oluyorsa, onun adı ‘seçilme’ değil ‘atanma’dır. Oysa 15-28 Şubat tarihleri arasında DTO İzmir Şubesi, bir seçim yapacak, iyi olan da kazanacaktır. Geza Bey’in yeniden seçilme şansını denemek yerine, yararlı olabileceği koltuğa oturmasını temenni ediyorum. Değişimin önünde kimse durmamalı.

İŞTE O KADRO

*Yusuf Oztürk - Martı Link Konteyner Hizmetleri Ltd. / 9 Eylül Denizcilik Fakültesi

*Kaptan Savaş Ercan - MSC Gemi Acenteliği A.S./ İTÜ Denizcilik Fakültesi

*Kaptan Mihri Çelik - MMS Denizcilik Ltd./ İTÜ Denizcilik Fakültesi

* Kenan Yalavaç - Armada Gemi Acenteliği Ltd/ 9 Eylül Denizcilik Fakültesi

* Kaptan Murat Yılmazel - Uzmar Uzmanlar Denizcilik A.Ş / İTÜ Denizcilik Fakültesi

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Deniz Ticareti Haberleri

Bankalar Galataport'a ortak oldu
Med Marine, filosuna yeni bir römorkör daha ekledi
Erkport, Çin’den İstanbul’a yeni bir dönemi başlatıyor
"Gemiler, sac kalınlıkları uygun olmadığı için Karadeniz'de batıyor"
Türkiye’nin ilk Ro-Ro’larını inşa eden Alman tersanesi iflas etti