Kamyonum Dergisi'nin düzenlediği Bölgesel Bilgilendirme Toplantıları'nın 4.'sü Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası binasında gerçekleştirildi.
Motorlu taşıtlar kooperatif yöneticileri ve üyelerinin ilgi gösterdiği toplantıda konuşan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Tamer Dinçşahin, karayolu taşımacılığında Türkiye'nin diğer ülkelere göre çok güçlü olduğunu belirterek, "Bizim 400 bin kişiye istihdam sağlayan 45 bin araçlık bir yapımız var. 5 milyar dolarlık bir katma değer sağlıyoruz. Ayrıca 5 milyar dolarlık yatırımımız var" dedi. Ancak bu büyüklüğün getirmiş olduğu bazı sıkıntılar olduğunu anlatan Dinçşahin, şunları söyledi:
"Rakip ülkeler tarafından birçok engel konulmakta. Bizim dışarıdaki en büyük sorunumuz kotadır. Taşıdığımız ürünleri taşımamamız için çıkarılan engeller nedeniyle büyük bir sıkıntı içerisindeyiz. Uluslararası taşımacılık yapan firmalar iç taşıma yapıyor. Sıkıntılarımızın depreştiği bir noktaya geldik."
Dinçşahin, konuşmasında yabancı araçların ülkemize elini kolunu sallayarak denetimsiz olarak gelmesinden şikayetçi olduklarını belirterek şöyle konuştu: "Bunun sizlerle olan bağlantısını söyleyeyim. Bu araçların Türk plakası olmamasına rağmen kabotaj hakkını çiğnememeleri gerekmesine rağmen iç taşımacılık yapmaktadır. Yaptığımız denetim sırasında biz bunları yakaladık. Plakasından hangi fabrikadan nereden nereye mal aldığını biliyoruz. Ülkemize Bulgar aracı boş geliyor, Çerkezköy'de yükünü alıyor, Aksaray'a, Bursa'ya, Kayseri'ye gidiyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Bu durum, yurt dışında olan ulaştırma polisinin burada olmamasından kaynaklanıyor. İç taşıma yapan yabancı plakalı araçların engellenmesi için ihtisas sahibi bir mekanizma olması gerekiyor."
?Sektörden pay alma çabası sorunları büyütüyor?
Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ da, Türk nakliyecilerine karşı uluslararası platformda uygulanan kotaların sadece nakliye sektörünün sorunu olmadığını, her kesimin bu mücadele içinde olması gerektiğini belirtti. Gemilerin limanlarda, vagonların garlarda kamyon ve TIR'ların parklarda atıl bir şekilde beklediğini ifade eden Altuğ, şunları kaydetti: ''Karayolu taşımacılığı sektörümüz, gerek istihdam gerekse sahip olduğu araç filosu bakımından Avrupa'nın en büyük ve en modern, dünyanın ise sayılı filolarından biridir. Buna karşın sektörün karşı karşıya kaldığı pek çok sıkıntı vardır. Bunlardan en önemlisi ağır vergi yükleri ve motorin fiyatlarının yüksekliğidir. Bugün Türkiye'de motorin üzerindeki vergi yükü ÖTV ve KDV oranlarıyla birlikte yüzde 45'in üzerindedir. Yakıt, nakliye sektöründe operasyonel maliyetlerin en ağırlıklı kalemidir. Bu anlamda bütün dünyada en fazla vergiyi Türk nakliyecisi ödemektedir.''
Nakliye sektöründe her yıl piyasaya ortalama 30 bin ticari araç girdiğini kaydeden Altuğ, ?Arz fazlası olan bu sektörden pay alma çabası sorunların daha da büyümesine, sıkıntıların daha da artmasına neden olmuştur. Arzın talepten fazla olması beraberinde çözüm bekleyen sorunlar da getirmektedir. Bu sorunlar haksız rekabet, yüksek ama atıl bir kapasite, yaşlı ve bakımsız araç parkı, ülkemizde faciaya dönüşen trafik kazaları olarak karşımıza çıkmaktadır. Karayolu Taşıma Kanununun eksiksiz uygulanması halinde sektörün disipline olacağına inanmaktayız. Kanunun yeterli işlevsellik kazanması ve kontrollerin yeterli sıklıkta yapılması sektöre kalite getirecektir'' diye konuştu.
LOJİPORT