Konteyner arzı sorununa "teşvik" çözümü

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, ihracatçıların yaşadığı konteyner sorununu çözmek için üreticilere teşvik verileceğini açıkladı ve “Sanayi ve Teknoloji Bakanımız ile de görüştük. Aynı fikirdeyiz. Piyasada bir arz eksikliği var. Bunu tamamlayacağız" dedi.

Pandemi koşullarında revize edilen 2020 yılı ihracat rakamı 165,9’luk hedefini aşarak, yılı 169,5 milyar dolarla kapattı. Bu dönemde yüksek navlun fiyatları, boş konteyner bulamama gibi sorunlar da yaşayan ihracatçılar, yılı verilen desteklerin de etkisiyle istediği ölçüde tamamlamayı bildi. 2020 yılı dış ticaret verilerinin açıklandığı toplantının ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, son aylarda yaşanan boş konteyner sorununa ilişkin çalışma yaptıklarını kaydetti. Pekcan “Türkiye’de dünya çapında prefabrik üreten firmalar var. Birkaç prefabrik imalatı yapan ve uluslararası düzeyde çalışan firmalarımızla da görüştüm. Konteyner ve vagon imalatlarını yapma konusunda çalışmalar yapıyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanımız ile konteyner ve vagon imalatlarında teşvik verme hususunda görüştük. Onlar da aynı fikirdeler. Piyasada bir arz eksikliği var. Bunu tamamlamamız lazım” diye konuştu.

Çoğu Çin’den ithal ediliyor

Türkiye’de bugün yerli yük konteyner üreticisi bulunmuyor. Türkiye’nin en büyük konteyner üreticisi olan Kemal Çolakoğlu 1990 yılında kurduğu Med Union Containers şirketi ile 2010 yılına kadar üretim yapmayı sürdürmüştü. Dünyanın en büyük üç üreticisinden biri olan şirket, yıllık 54 bin adet konteyner üretimi yapıyordu. Şirket kapandıktan sonra yıllar içerisinde yaşanan konteyner problemi bugün etkisini ciddi şekilde hissettirmeye başladı.

Türkiye’de kullanılan konteynerlerin büyük bölümü Çin’den ithal ediliyor. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın dile getirdiği yerli imalat konusuna prefabrik üreticileri de olumlu bakıyor. Ulaştığımız bilgilere göre, Türkiye’de şu an yaklaşık 100 adet prefabrik üreticisi bulunuyor. Üreticiler, yerli konteyner üretimi konusunda öncelikli olarak Ar-Ge çalışmalarının önemli olduğunu, gerekli teşviklerin verilmesi halinde üretim yapabileceklerini ifade ettiler.

Üretim zor değil ama…

Konteyner ticareti ve imalatının çoğunun Çin’de yapıldığını dile getiren Bakan Pekcan, konteyner bulabilen şanslı firmaların, ürünlerini gönderdiğini ama geri gelmediği için lojistik firmalara mal bedelini bile geçen çok ciddi demurajlar ödemek zorunda kaldıklarının altını çizdi. “Gemi geri gelmiyor, firmalar boş göndermek istemiyorlar” diyen Pekcan, “Konteyner lojistiği yapan firmalar da bu dönemi iyi yönetemediler. Pandemi şartlarında o esnekliği gösteremediler. Sadece Türkiye’de değil bütün dünyada konteyner eksikliği oldu. Konteyner üretmek zor değil. Bizde zaten dünya çapında prefabrik üreten, konteyner üreten firmalar var. Sadece basınç testi gibi önemli ürünlerin taşınmasıyla ilgili hidrolik testlerini geçmeleri gerekiyor. Test laboratuvarları yok. Üretimi yapan, o laboratuvarı da yapabilir” ifadelerini kullandı.

Tren yolunun devreye girmesinin son derece önemli olduğunu vurgulayan Bakan Pekcan, şöyle devam etti: “Ocak ayında iki tren yola çıkacak. Şubat ayından itibaren de sayısı artacak. Burada bizim ihracatçılarımızın Çin pazarını iyi tanıması, Çin’in alışkanlıkları iyi bilmesi lazım. 35-40 güne nazaran 13 günde sevkiyat yapılabiliyor olması büyük avantaj. Bir de bizim Uzakdoğu’ya deniz yoluyla 35-40 günde ulaşım, karayolu ile geçiş kotaları ve alınan ücretler nedeniyle navlunu çok pahalı hale getiriyordu. Tren yoluyla taşımacılık sayısı arttıkça gün sayıları da navlun da düşecektir. Çünkü burada rekabetçi olmamız için hem kaliteli üretim hem de navlunda daha avantajlı olmamız lazım. O zaman demiryolu ihracatçılarımız için avantajlı hale gelir. Çin zaten bizim hedef ülkelerimiz arasında. Çin’e yapılan ihracatlarda devlet desteklerimizi 5 puan daha fazla uyguluyoruz.”

Irak ile eskiye dönüş

Körfez ülkeleri ile yapılan ticareti değerlendiren Pekcan, Irak’ın bizim en büyük ticaret ortaklarımızdan biri olduğunu ancak yasak kararlarının ticaretimizi önemli ölçüde etkilediğini ifade etti. Hem Irak ziyaretinde hem de çeşitli şekillerde Irak Ticaret Bakanı’na, Başbakan’ına ve Cumhurbaşkanı’na bu durumu sıkça dile getirdiklerine değinen Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu konuyu dile getirmeye devam edeceğiz. Amacımız Irak ile ticaretimizi eski rakamlara çekebilmek. Ortadoğu bizim olmazsa olmaz pazarlarımızdan. Hem mal hem de hizmet ihracatında etkilendik. Katar’ın zaten bölge ülkelerle STA’ları var. GAFTA anlaşması var. Sınırların zaten kapalı olması anlaşılır değildi. Biz de memnuniyet duyuyoruz. Biz her zaman bölgeye, ticari ilişkilerimize, işbirliğimize, tarihi bağlarımıza önem verdik. Ticaretimizi aksatmaksızın sürdürme gayreti içinde olacağız. Bölge bizim en çok ihracat yaptığımız ülkeler arasında.”

Aşıya çok umut bağladık

Avrupa'nın bu kadar kapanmasının Türkiye’yi etkileyeceğine değinen Pekcan, şu bilgileri verdi: “Hedefimiz etkilenmeden bu işi nasıl yaparız yönünde. Pazar çeşitliliği yaratabilmek önemli. Anlık, dakikalık yaşıyoruz. Süreçler o kadar hızlı ilerliyor ki, bu aşıya çok umut bağladık. Aşının etkisinin tüm Avrupa'da ve Türkiye’de yayılmasıyla beraber normale döneceğimizi umut ediyoruz. Bu süreçte dijitalleşmede bir sinerji kazandık. Bütün kaynaklarımızı çok daha verimli kullanıyoruz. Aynı gün içinde üç ayrı uluslararası görüşme yapabiliyoruz. Ticaret müşavirlerimizle ülke bazlı görüşmeler yaptık. On bin iş insanımız katıldı. Ülke bazında sohbetler yapabiliyoruz. Bu durum bize zaman ve esneklik kazandırdı. Artılara bakarak odaklanmalıyız, hep eksilere bakarsak bir yere gelemeyiz.”

Prefabrik üreticileri üretime hazır

Konu hakkında görüşlerini DÜNYA ile paylaşan yerli prefabrik üreticileri teşvik verilmesi halinde üretime hazır olduklarını söylediler. Honka Türkiye&Fin Yapı Genel Müdürü Ramiz Aydın, yük konteynerinin Türkiye’de üretebileceğini söyledi. Önceliğin Ar-Ge çalışması olduğunu kaydeden Aydın, “Gerekli zaman ve teşvik verilirse biz yapabiliriz” dedi. Türkiye’nin en büyük konteyner üreticisi olan Kemal Çolakoğlu, 10 yıl önce 900 çalışan ile 90 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını söylerken “intermodal modelini bizden başka üretebilen yoktu. En önemli müşterimiz ABD ordusuydu. Çin’e kafa tutuyorduk. 2010 yılında şirketi kapatma kararı aldık. O dönemde yıllık 54 bin adet konteyner üretimi yapıyorduk. İhracatta sorun yaşanmıyordu. Belki AB üzerinden teşvik alabilseydik, bugün hala dünyanın en büyük üreticilerinden biri olabilirdik” diye konuştu.

İhracatçılara verilen destekler tabana yayıldı

İhracatçılara verilen desteklerin etki analizini yaptıklarını belirten Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, devletin kaynaklarının kısıtlı olduğunu, o yüzden bu kaynakları en doğru şekilde en doğru adrese kullanmak zorunda olduklarını açıkladı. Pekcan, şu bilgileri verdi: “Performans kriterleri getirdik. Mesela Turquality desteklerinde, ülke bazında 5 yıl ile sınırladık. İkinci bir ülkede aynı markaya ikinci bir 5 yıl daha veriyoruz. Firmalar zaten 5 yıl boyunca ayakta kalamıyorsa performansları yeterli değil demektir sonucu çıkıyor. Ayrıca sanal ticaret heyetlerine, fuarlara, e-ticaret sitelerine destek verdik. Buralarda ciddi katılımlar sağladık. 8 tane sanal fuarda 100 binin üzerinde katılımcı oldu. Sanal ticaret heyetimiz toplamda 43’ü buldu. 7 bin iş insanımızı bir araya getirdik. Bu konularda çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

Lojistik merkezleri e-ihracat yapan firmalar için fırsat olacak

Dijitalleşmeye büyük önem verdiklerine vurgu yapan Ruhsar Pekcan, e-ticaret sitelerine, e-ihracat eğitim çalışmalarını artırdıklarını, böylece kadın girişimcilere, KOBİ’lere, esnaflara önemli destek sağladıklarını söyledi. Pekcan, “ABD’de, Afrika, Avrupa’da Rusya’da çalışmalar yapıyoruz. TİM, TOBB, DEİK gibi kurumlarla görüşmeler yapıyoruz. Her birinin ayrı ayrı çalışması var. Lojistik merkezleri açacağımız noktaları ülke bazında değil kıta bazında belirledik. İş konseylerimizden aldığımız verilere göre, herkes kendi başkanı olduğu ülkeye lojistik merkezi gelsin istiyor. Bizim önceliğimiz, ülkelerde en iyi altyapının nerelerde olduğu ve dağıtımda en uygun ülke neresidir şeklinde. Bunu çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor.”

İmam GÜNEŞ – DÜNYA

LOJİPORT

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Lojistik Haberleri

Murat Lojistik, Yolda.com’u satın aldı
İmsan Group, karayolu ve Ro-Ro taşımacılığıyla büyüyor
Talay Logistics, kontrat lojistiğinde büyümeyi sürdürüyor
'5 yılda 5 bin kadın sürücü projesi' 2025’e damga vuracak
TLS Lojistik, yeni deposunda ABD operasyonlarına başladı