Firmalar, genel kabul görmüş ve kolay uygulanabilir bir yöntem olması nedeni ile, maliyet tasarrufu sağlamak için lojistik giderlerin azaltılmasına yönelik faaliyetleri benimsemek ve uygulamak konusunda hızlı kararlar almaktadır. Genellikle karşılaşılan bu kararlardan bazıları; bölge depolarını kapatmak, dağıtım araç sayısını azaltmak, lojistik ekiplerini küçültmek veya ücret artışlarını asgari seviyede tutmaktır. Bu kararların uygulanması sonucunda, kısa vadede maliyet tasarrufu sağlanmasına yönelik başarılı sonuçlar elde edildiği görülmektedir. Kısa vadenin aksine, orta ve uzun vadelerde ise; operasyonel verimlilik artışı sağlanarak en uygun lojistik maliyet ile müşteri memnuniyeti sağlanması hedefleri üzerinde benzer olumlu sonuçlardan bahsedilmesi mümkün olmamaktadır.
Giderleri Azaltmak Yerine Maliyetleri Yönetmeyi Hedeflemek
Sadece giderlerin azaltılması amacı ile verilen kararların, lojistik süreçler de dahil olmak üzere tüm süreçler üzerinde çoğunlukla olumsuz sonuçları bulunmaktadır. Bu kararların, iş süreçlerinde meydana getirdiği olumsuz sonuçların tedarik zinciri paydaşları ve nihai müşterileri doğrudan etkilemesi nedeni ile, stratejik bir boyutu da bulunmaktadır. Tedarik zincirini olumsuz yönde etkileyen gider azaltma kararları sonucunda oluşan iş sonuçlarından bazıları; müşterilere yapılan geç ve hatalı teslimatlar, tedarik sürelerinde yaşanan artışlar ile yeni ürün pazara sunma sürelerinin uzamasıdır. Günümüzde, firmalar temel fonksiyonlarında giderlerin azaltılması yöntemini kullanmak yerine, tedarik zinciri boyunca firmalar ile ortaklaşa gerçekleştirilen projelerde işbirliği yaparak, maliyet yönetimini sürdürülebilir şekilde gerçekleştirmesi sağlanmalıdır.Paydaş firmalar ile ortaklaşa yürütülen optimizasyon projeleri, sipariş, lojistik, performans ve bütçe yönetim sistemi ile entegre olarak çalışan lojistik maliyet yönetim sisteminin uygulanması halinde firmalar; stratejik, mali ve operasyonel açılardan önemli gelişmeler sağlayabilmektedir.
Firma Sınırlarını Aşmak ve Zincir Boyunca Optimizasyon Fırsatlarını Keşfetmek
Lojistik maliyet yönetiminin ilk aşaması, süreç haritaları kullanılarak lojistik süreçlerin verimlilik, etkinlik ve maliyet boyutlarında analiz çalışmasının yapılmasıdır. Bu aşamalar boyunca en üst seviyede seviyede sistemsel çözümler ile teknolojik gelişmelerden faydalanılması, süreç etkinliğinin sağlanması açısından önem arz etmektedir.
Lojistik süreçlerde etkinliğin sağlanması amacı ile üretici, tedarikçi ve müşteriler ile güçlü şekilde işbirliği yapılmalıdır. Lojistik süreçleri, ERP sistemi içersinde yer alan sipariş ve bütçe yönetim fonksiyonları ile paydaş firma sistemleriyle entegre olarak çalıştırılmalı, sistemsel olarak yönetilmesi sağlanamalıdır. Tedarik zinciri boyunca işbirliği içerisinde bulunulan paydaş firmalar ile eş zamanlı veya anlık veri alışverişini hedefleyen bilgi paylaşım metodlarının kullanımı tercih edilmelidir.
Organizasyon içinde paydaş firmalar ile birlikte iş yapma kültürü temel değerlerden biri olarak tanımlanmalı ve çalışanlar tarafından kabul görmesi sağlanmalıdır. Lojistik süreç içerisinde önemli optimizasyon imkanları sağlayan; ortaklaşa dağıtım ve depo kullanımı ile ortaklaşa talep tahmini ve tedarik planlama ve tersine lojistik faaliyetlerini gerçekleştirme konusunda üst yönetim tarafından desteklenen projelerin kapsam ve bütçeleri belirlenmeli ve tedarik zinciri öncelik sırasına göre uygulamaya alınmalıdır.
Maliyet Yönetimi Çevrimini Tanımlamak
Lojistik maliyet yönetimi; müşteri beklentilerine ve rekabetçi strateji gereksinimlerine cevap veren bir şekilde tasarlanmış, firma sınırlarının ötesinde optimize edilen lojistik süreç ve alt süreçlere, hedef maliyet değeri atama faaliyetleri ile başlar. Bu hedef maliyetlerin, belirli sıklıklarda gerçekleşen maliyetler ile düzenli olarak karşılaştırılması sağlanır. Hedef maliyet değerleri üzerinde gerçekleşen maliyetler için kök sebeplerin tespit ve analiz edilmesi,önleyici faaliyetlerin belirlenmesi çalışmaları ile devam eder. Bu kök sebepleri ortadan kaldırılmasını sağlayan önleyici ve düzeltici faaliyetlerin uygulanması ile çevrim son bulur.Bu çevrim, genel olarak planla,uygula,kontrol et ve önlem al aşamalarından oluşan bir kalite sistem döngüsüdür. Lojistik maliyet yönetimi; organizasyon içinde sorumlusu belli olan, bütçe rakamları ile eşgüdümlü olarak yönetilen ve süreklilik arz eden faaliyetler bütünü olarak kabul edilmeli, prosedüre edilerek firma sınırları içersinde standart bir yöntem olarak uygulanması güvence altına alınmalıdır.
Lojistik maliyet yönetimi çevriminin; tedarik zinciri boyunca optimize edilmiş, değer yaratmayan faaliyetlerden arındırılmış, bütünleşik sistemler tarafından yönetilen lojistik süreçler için kayda değer şekilde olumlu sonuçlar vereceği unutulmamalıdır.
Maliyet Merkezlerini Oluşturmak ve Yönetmek
Tedarik zinciri içerisinde ana firma olarak konumlanmış bir firmanın lojistik maliyetleri; asgari olarak, gelen ve giden lojistik maliyetlerini, depo ve işgücü maliyetlerini kapsamaktadır. Masraf merkezlerinin ana masraf merkezi ile ilişki kurularak ayrı olarak tanımlanması ve kontrol edilmesi, maliyet yönetimi etkinliği açısından önem arz etmektedir.
Gelen lojistik (inbound logistics) maliyetleri; yurt içi ve yurt dışından tedarik edilen, merkez veya bölge deposu ile dağıtım merkezlerine gelen mallara ait nakliye maliyetlerinin tümünü ifade etmektedir. Bu maliyetleri; yurt dışından gelen mallar için uluslararası nakliye maliyeti, liman aktarma ile ara taşıma maliyetleri; yurt içinden tedarik edilen mallar için ise mal toplama maliyeti olarak tanımlamak mümkündür.
Depolama maliyetleri; gümrüklü depolama, merkez depo ve bölge depoları ile dağıtım merkezi maliyetleri ayrı masraf merkezleri olarak tanımlanması sağlanmalıdır.Depolama maliyetleri depo ve dağıtım merkezi bazında operasyonel,genel işletme giderlerini ve personel giderlerini kapsamalıdır.
Giden lojistik (outbound logistics) maliyetleri; komple ve parsiyel dağıtım maliyetleri ile müşteriden alınan iade malların toplama maliyetlerinin tümünü ifade etmektedir.Bu maliyetler, ayrı masraf merkezleri olarak tanımlanmalı ve yönetilmelidir.Giden lojistik maliyetleri; ana masraf merkezi dağıtım maliyetleri olacak şekilde tanımlanmalı, fakat; masraf merkezi alt kırılımlarında komple ve parsiyel nakliye ile tersine lojistik maliyetlerinin ayrı masraf merkezlerinde takip edilmesi sağlanmalıdır.
Lojistik maliyet yönetimi etkinliğinin; masraf merkezlerinin doğru bir şekilde tanımlanması ve birbirleri ile ilişkilendirilmesi, masraf merkezleri hedef maliyet değerlerinin bütçe rakamları ile uyumlu olarak atanması ve düzenli olarak kontrol edilmesi faaliyetleri sonucunda sağlanacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Yurt dışı ve yurt içinde yerleşik tedarikçi firmalardan temin edilen malları, merkez ve bölge depolarında geçici sürelerde depolayan, gelen siparişlere göre müşterilerine sevk eden bir firmanın lojistik yapısının genel görünümü Tablo 1.de yer almaktadır.
Gelen Lojistik Maliyetlerini Azaltmak
Gelen lojistik sürecinin en uygun maliyet üreterek yönetilebilmesi için satın alma sipariş sıklığının (frekans) ve mal teslimat günlerinin bölgesel olarak uyumlu bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Gelen lojistik maliyetini oluşturan mal toplama maliyeti; güzergah verimliliğine ulaşılması ve araç doluluğu sağlanması halinde, en uygun maliyet seviyelerinde gerçekleşmektedir.
1.Satınalma Siparişi (SAS) Sipariş ve Teslimat Günlerini Gözden Geçirmek
Satınalma siparişleri için mal teslimat günlerini; teslimat bölgesi, şehri ve adresine göre birbirlerine yakın olacak şekilde belirlemek, mal toplama maliyetlerinin azaltılmasına imkan vermektedir. Otomotiv sektöründe uygulanan uğramalı mal toplama (milk run) metodunun kullanımı, mal toplama maliyetlerinin en uygun seviyede gerçekleşmesine imkan vermektedir. Uğramalı mal toplama metodu kullanımı ile; gümrüklü depolar, tedarikçi depo ve üretici fabrikalarına statik ve dinamik olarak belirlenen güzergah planında, uğramalı olarak malların teslim alınması sağlanmaktadır. Yük birleştirmeye imkan veren, uğramalı mal toplama methodu ile gelen lojistik maliyetlerinde önemli tasarruflar elde edilmektedir. Uğramalı toplama metodunun etkinliği; satınalma siparişlerinin ağırlık ve hacim bilgilerinin sistemsel olarak hesap edilmesi, mal toplama güzergahlarının etkin olarak belirlenmesi ve araç ile yük eşleştirme faaliyetlerinin başarısı ile doğrudan etkilidir. Uğramalı mal toplama metodu; tedarik süredindeki belirsizliği azaltması ve fabrika, merkez ve bölge depolarına gelen araç sayısını azaltması sonucunda, depolarda operasyonel verimlilik sağlamaktadır.
2.Üreticiden Gelen Araçları Dönüş Yükü Olarak Kullanmak
Üretici ve tedarikçi firmaların fabrika, merkez ve bölge depolarına sevk ettiği araçların, varış noktasında boşaltıldıktan sonra dönüşte boş yerine dönüş yükü verilerek dolu gönderilmesi, nakliye maliyetlerinin azalmasına imkan verir. Nakliye araçlarının gidiş ve dönüşte sürekli dolu-dolu olarak kullanımı; sevk aracını yükleyen firma, nakliye firması, sevk aracını boşaltan ve tekrar yükleyen firma arasında arasında güçlü bir işbirliği yapılması halinde süreklilik gösterir. Bu araçların dönüş yükü almasının sağlanması, ancak araç sefer bilgilerinin işin taraflarınca izlenebilir hale getirilmesi ile mümkün olmaktadır.
Dönüş yüklemelerinde süreklilik sağlanması için aracı yükleyen firma, nakliye firması ile varış noktasında yerleşik firmanın katılımı ile işbirliğinin koşul ve şartlarını belirleyen taşıma sözleşmesinin şartları belirlenmeli,onaylanmalı ve hukuki geçerlilik kazandırılmalıdır.
Tedarik zincirinde ortaklaşa gerçekleştirilen projeler kapsamında zincir boyunca araçların dolu –boş kullanımı yerine gidiş ve dönüşte dolu olarak kullanımı hedeflenmelidir.
Bu projenin başarısı; aracı yükleyen firma, nakliye firması ile varış noktasında yerleşik firma açısından bakıldığında, tarafların tamamına operasyonel ve mali faydalar sağlaması halinde işbirliğinin devam edeceği göz önünde bulundurulmalıdır.
Gidiş ve dönüşte aynı araçların kullanımı ile nakliye firması için sürekli aynı varış noktasından dönüş yükü alması sağlanmaktadır.Bununla birlikte, aracı karşılıklı olarak yükleyen ve boşaltan iki firma için nakliye maliyetlerinden tasarruf elde edilmektedir.
Giden Lojistik Maliyetleri Azaltmak
Giden lojistik (outbound logistics) maliyetlerin azaltılması; depo ve dağıtım merkezlerinden gerçekleştirilen sevkiyatların teslimat bölgesine göre birleştirilmesi ve müşteri sipariş verme sıklığının azaltılması sonucunda mümkün olmaktadır. Müşterilerin haftalık sipariş verme sıklığında, kontrol dışında bir artış olması halinde, sipariş sayısı artarken sipariş miktarları azalacağından, depolarda parsiyel sevkiyat gereksinimi artacaktır.
Giden lojistik maliyetlerin etkin yönetimi amacı ile parsiyel yüklerin; parsiyel, parça ve kapak yükü olarak, komple yüklerin; kamyon ve TIR şeklinde bir sınıflandırılması yapılmalıdır. Lojistik sistem içersinde izlenebilir hale getirilen parsiyel ve komple yüklerin uygun maliyet ile hareketinin sağlanması için, mali ve operasyonel performans göstergelerinin (KPI) belirlenmesi ve lojistik ekibinin performans ile ilişkilendirmesi sonucu mümkün olmaktadır.
Yüksek taşıma maliyeti ile sevk edilebilen ; parsiyel (1-3 palet), parça yükler (3 -7 palet) ve kapak yüklerin (7 palet ve üzeri) bölgesel bazda birleştirilerek (konsolide edilerek) kamyonlaştırılması (komple araç sevki) hedeflenmelidir.Kamyonlaştırma faaliyetinde başarı sağlanması amacı ile gerekirse yüklerin uğramalı güzergah planında sevk edilmesi sonucunda uygun nakliye maliyetlerine ulaşılacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Bununla birlikte, komple kamyon yükleri ise bölgesel bazda diğer kamyon yükleri ile birleştirilerek TIR ile sevk edilmesi, komple taşıma maliyet yönetiminin başarısı açısından önem arz etmektedir.
3.Müşteri Sipariş ve Teslimat Günlerini Gözden Geçirmek
Müşteri sipariş sıklığının (frekans), sipariş alma günleri ile teslimat günlerinin asgari sayıda belirlenmesi, giden lojistik maliyeti kapsamında yer alan dağıtım maliyetlerinin azaltılmasına imkan vermektedir. Bu çalışmanın etkinliği, müşteri siparişlerinin teslimat bölgesi bazında yükleri birleştirmek sureti ile kamyonlaştırmayı mümkün hale getirmesi sayesinde maliyet yönetimi açısından önem arz etmektedir.
Lojistik sistem içersinde parsiyel mal toplama ve dağıtım ihtiyacının asgari düzeye düşürülmesi halinde giden ve gelen lojistik maliyetlerin azaltılması ile birlikte, depo ve dağıtım merkezlerinde operasyonel verimlilik artışı açısından kayda değer katkılar sağlayacaktır.
4.Parsiyel Sevkiyatları Sınıflandırmak ( Parsiyel-Parça-Kapak Yük)
Giden lojistik kapsamında gerçekleşen müşteri sevkiyatlarında yükler parsiyel yükler; parsiyel, parça ve kapak yük olarak sistemsel de tanımlanmalı, geçmişe dönük sevkiyat verilerine sistemsel olarak ulaşılabilmelidir.Lojistik sistem analizlerinden doğru sonuçlara ulaşılabilmesi için bu verilerin tutarlı ve doğru olması önem arz etmektedir. Bu veriler; sevkiyatlara ait teslim yeri, hacim ve ağırlık bilgilerini asgari olarak içermelidir.
Giden lojistik sevkiyatlarında parsiyel (1-3 palet) ve parça yüklerin (3 -7 palet ), kapak (7 palet ve üzeri) kamyonlaştırılarak birkaç müşteri uğramalı teslimat ile daha uygun birim nakliye maliyetlerinde sevk edilebilmektedir. Parsiyel yüklere göre parça ve kapak yüklerin bölgesel birleştirme ve nokta uğramalı olarak sevk edilebilme imkanları, araç tedariği sağlanabilmesi açısından çok daha fazladır.
Toplam lojistik maliyeti içerisinde en yüksek payı nakliye maliyetleri oluşturmaktadır. Nakliye maliyetler içerisinde birim taşıma maliyeti açısından en yüksekten en düşüğe doğru bir sıralama yapıldığında; parsiyel yük, parça yük, kapak yükü ile kamyon, kırkayak ve TIR nakliyelesi olarak sıralama oluşmaktadır. En yüksek birim maliyeti üretmeleri nedeniyle, parsiyel ve parça yük ile kapak yük taşımalarından sağlanacak maliyet tasarruflarının nakliye maliyeti ve toplamda lojistik maliyet üzerinde önemli tasarruf etkileri bulunmaktadır.
5.Parsiyel sevklerde bölgesel fiyat ve hizmet uygunluğu olan 3.PL ile işbirliği yapmak
Giden lojistik kapsamında müşterilere sevk edilen yüklerin taşınması amacı ile teslimat bölgesi ve yüklerin sınıflandırmasına göre farklı 3.PL firmaları ile işbirliği yapılması, uygun birim taşıma maliyetlerine ulaşılmasını mümkün kılmaktadır. 3.PL lojistik firmaları ile yapılan taşıma sözleşmelerinde parsiyel, parça ve kapak yükler için ayrı birim taşıma fiyatları belirlenmelidir. Parsiyel yüklerin en uygun dağıtım maliyeti üretmesi için parsiyel, parça ve kapak yüklerin taşınmasında birden fazla 3.PL firma ile işbirliği yapılması mümkündür. 3.PL lojistik firmaların parsiyel, parça ve kapak yük konusundaki uzmanlıkları, bölge bazındaki çıkışları, fiyat ve hizmet düzeyleri (dağıtım nokta sayısı, teslimat süresi, teslim bilgisi paylaşım metodları) önde gelen seçim kriterleridir.
Bu konuda göz önünde bulundurulması gereken önemli noktalardan biri; işbirliği yapılan 3.PL sayısının artması ile doğru orantılı olarak araç tedariği, yükleme organizasyonu, maliyetlerin kontrolü,hasar ve eksik teslimatların yönetimi ve cari mutabakat iş süreçlerinde karşılaşılan operasyonel zorlukların artacağıdır.
6.Aynı Bölgelere Sevkiyat Yapan Firmalar ile İşbirliği Gerçekleştirmek
Giden lojistik sürecinde maliyet etkinliği, depo ve dağıtım merkezinden çıkan parsiyel, parça yük ve kapak yüklerin birleştirme yetkinliğine ulaşılması ile sağlanmaktadır. Merkez ve bölge depolarda yetersiz yük nedeni ile birleştirmenin mümkün olmadığı durumlarda, başka firmalar ile ortaklaşa dağıtım gerçekleştirmek amacı ile işbirliğine gidilmelidir. Ortaklaşa dağıtım, aynı tedarik zincirlerinde yer alan paydaş firmalar ile gerçekleşeceği gibi, farklı tedarik zincirlerindeki firmalar ile çapraz işbirliği yapmak sureti ile gerçekleştirilebilir.
Bu işbirliği; firmaların herhangi birine ait merkez, bölge deposu ve dağıtım merkezi üzerinden gerçekleştirileceği gibi, bu kapsamda her iki firmaya hizmet vermesi planlanan 3.PL lojisik firmasının tesislerinde etkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirmesi sağlanabilir. Ortaklaşa dağıtım faaliyetleri öncesinde, ortaklaşa dağıtım süreçlerine ait iş adımları ile işin taraflarına ait sorumluluklar net bir şekilde belirlenmeli,prosedüre edilmeli ve organizasyonel duyuru yapılması sağlanmalıdır.
7.Komple Sevkiyatlarda Maliyetleri Düşürmek
Gelen ve giden lojistik kapsamında gerçekleştirilen komple sevkiyat maliyetlerinin azaltılması, ancak dönüş yükü araçlarının sürekli kullanımı ile mümkün olmaktadır. Dijital teknolojinin lojistik sektöründe iş modellerini etkilemeye başlamasının bir sonucu olarak dönüş yükü arayan araçlar dijital ortam üzerinden firmalara ulaşabilmektedir. Bu yeni iş modelinde dönüş yükü arayan araç sahipleri, nakliye firmaları aracılığı ile araç ihtiyacı olan firmaların depo ve dağıtım merkezlerine ulaşabilmektedir.
Dijital platform destekli olarak gerçekleşen araç tedarik hizmetleri kapsamında; taşıma sigortası, aracın seferi boyunca izlenebilirlik sağlanması gibi katma değerli hizmetlerde firmalara sunulmaktadır.
Günümüzde, dijital teknoloji destekli çözüm sunan nakliye firmaları ve onların alt yüklenici firmaları ile işbirliği yapmak; uygun taşıma maliyetli araçlara ulaşılması ve teslimat sürecini izlenebilir hale getirmesi nedeni ile firmalara önemli kazanımlar sunmaktadır.
Bununla birlikte, işbirliği yapılan 3.PL firmaları ile görüşülerek kamyon sevkiyatları yerine 3.PL firmaları ile ortaklaşa TIR sevkiyatlarını gerçekleştirmek, komple nakliye maliyetlerinden tasarruf edilmesini sağlayacaktır. Ortaklaşa TIR sevkiyatlarında maliyet paylaşımı; yükün kapladığı alan ve/veya yükün tonajının hesap edilmesi sonucunda belirlenmeli ve taraflarca adil bir şekilde paylaşılması sağlanmalıdır. Komple nakliye maliyetlerinde; kamyon nakliyesi yerine kırkayak kamyon nakliyesi ve kırkayak nakliyesi yerine ise TIR nakliyesini sevklerde kullanmak için çözümler üretmenin komple nakliye maliyetlerini azaltılacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
8.Ortaklaşa Bölgesel Depo ve Dağıtım Merkezi Kullanmak
Tedarik zinciri içerisinde yer alan firmalar ile ortaklaşa depo ve dağıtım merkezi kullanımı, depo maliyetleri ve genel işletme maliyetlerinin asgari seviyeye düşürülmesini sağlamak için önem arz etmektedir. Ortaklaşa depo ve dağıtım merkezi kullanımı, depo maliyetlerini azaltan boyutunun ötesinde, ortaklaşa dağıtım faaliyetlerinin gerçekleşmesine imkan veren diğer boyutu nedeni ile statejik ve operasyonel anlam ifade etmektedir.
Ortaklaşa depo ve dağıtım merkezi kullanımı ile, malların depolar arasında gerçekleştirdikleri ve müşteri açısından değer yaratmayan, ama zincir boyunca maliyet yaratan bu faaliyetlerin ortadan kaldırılmasını sağlayacaktır. Ortaklaşa depo kullanımının, tedarik zinciri boyunca işbirliği içerisinde bulunulan firmalar arasında öncelikli olarak uygulanması kısa vadelerde hedeflenmelidir. Bu işbirliğinin zincir boyunca sağlanmadığı durumlarda, depo ve dağıtım merkezlerinde harici firmalar veya 3.PL lojistik firmaları ile işbirliği yapılması alternatif bir işbirliği imkanı olarak göz önünde bulundurulmalıdır. Bu işbirliği tek boyutlu olarak ; depo ve dağıtım merkezinin ortaklaşa kullanımı veya çok boyultu olarak ; ortaklaşa mal toplama, depo yönetimi ve dağıtım faaliyetlerini kapsayacak şekilde gerçekleştirilebilir.
Lojistik sistem içerisinde sadece kendi organizasyonuna hizmet veren depo ve dağıtım merkezlerinin masraf merkezi statüsünden kurtulması, ancak yatay ve çapraz konumda tedarik zinciri firmaları ile işbirliği yapılması ve ortaklaşa faaliyetlerden gelir üretilmesi ile mümkün olmaktadır.
9.Depolarda Operasyonel Verimliliği Arttırmak
Depolama faaliyetlerinde etkinliği ve verimliliği arttırmak, depo genel işletme maliyetlerinin en uygun değerde üretilmesini sağlamaktadır. Depolama faaliyetlerini mal giriş, mal yerleştirme, mal toplama ve yükleme faaliyeti olarak iş ayrışımını yapmak mümkündür.
Bu faaliyetleri sistemsel çözümler ile yönetmek, operasyonel verimlilik sağlanması ile birlikte en uygun maliyet üretilmesine imkan vermektedir. Bu sistemsel çözümlerden akla ilk geleni; hızlı giden ürünlerin sevkiyat bölgelerine yakın konumlandırmasını sağlamak amacı ile mal yerleştirmenin depo yönetim sistemi (WMS) tarafından gerçekleştirilmesidir.
Bununla birlikte, deponun toplama gözlerinde her zaman asgari stok seviyesinde bulunmasını sağlayan, depo yönetim sistemi fonksiyonlarından olan ikmal sistemi etkin bir şekilde kullanılmalıdır. İkmal sistemi sayesinde, toplama gözlerinde her zaman mal bulunması sağlanmakta, toplayıcı performansında artışın sonucunda deponun mal toplama performansında kayda değer biçimde artış sağlanmaktadır.
Müşteri siparişlerinin, depo alanı içinde mal toplayıcıları tarafından en kısa yol kat edilerek toplanmasını sağlayan sipariş toplama algoritma yapısının gözden geçirilmesi, mal toplama emirlerinin gün içinde belirli saatlerde konsolide edilerek oluşturulması, toplama faaliyetlerinde kayda değer verimlilik artışına ulaşmayı sağlamaktadır. İkmal ve mal toplama optimizasyonu çözümlerinin sağladığı verimlilik artışı sonucunda, depolarda aynı sayıda mal toplayıcı ile daha fazla mal toplanması sağlanmaktadır.
10.Yükleme Verimliliğini Arttırmak
Birim mal toplama ve dağıtım maliyetini azaltılması için komple sevkiyatlarda mevcut duruma göre daha fazla malın araca yüklenmesi sağlanarak araç doluluklarında artış sağlanması hedeflenmelidir. Geçmiş dönemlerde gerçekleşen komple sevkiyat verileri, araç doluluk oranları, hacim ve tonaj bilgileri sistemsel olarak temin edilmelidir. Bu veriler göz önüne alınarak kamyon, kırkayak ve TIR için araç doluluk hedef değerleri atanması sağlanmalıdır. Araç doluluk oranları, performans yönetim sistemi kapsamında lojistik süreç performansı ve sevkiyat ekibinin performansı ilişkilendirilmelidir.
Araç doluluklarının düşük kaldığı komple yüklemelerde aynı bölgeye giden parsiyel,parça ve kapak yükler ile birleştirme yapılarak sevkiyatlar uğramalı olarak gerçekleştirilmelidir.
Aynı teslimat adreslerine, sürekli olarak gerçekleştirilen sevkiyatlarda TIR yerine kamyon römork araçların kullanımı halinde her bir seferde daha fazla yük taşınması ve daha düşük birim taşıma maliyetine ulaşılmaktadır.Kamyon römork kullanımı ile ilgili karar verilirken,kamyon römork araç tedarik imkanları, yükleme ve boşaltma noktasındaki fiziki şartlar ve depo giriş alanları hakkında yeterli bilgiye sahip olunmalıdır. Benzer şekilde aynı teslimat noktalarına sürekli olarak yapılan sevkiyatlarda toplam tonajın uygun olması halinde sevk aracının iki katlı yüklenerek (double deck) kullanım imkanı araç doluluğunda kayda değer artış sağlaması nedeni ile uygulanabilirliği göz önünde bulundurulmalıdır.
Mal toplama aşamasında paletler, ürün özelliklerine göre belirlenmiş asgari yüksekliklerde hazırlanmalıdır. Ürünlerin taşıma kapasiteleri göz önüne alınarak her bir ürün için standart palet yükseklikleri belirlenmelidir. Sevkiyat peronlarında aynı müşteriye sevk olacak kısa paletleri birleştirmek amacı ile ağır palet altta hafif palet üstte olacak şekilde sandviç paletler yapılması sağlanmalıdır. Yükleme verimliliğini artırmak için kısa paletleri üst üste, fakat mallar zarar görmeyecek şekilde istiflemeye imkan veren endüstriyel istifleme aparatlarının kullanımı değerlendirmeye alınmalıdır.
Lojistik Maliyet Yönetimi; Sistemsel ve Operasyonel Faaliyetler Bütünü
Tedarik zinciri stratejisi ile uyumlu olarak belirlenen mal toplama ve dağıtımı için ağ tasarımı, depo yeri seçimi, bilgi sistemlerinin seçim ve kurulum çalışmalarının başarı ile gerçekleşmesi sonucunda, üretim ve tüketim noktaları arasında en uygun lojistik maliyetlerde ve verimli olarak ürün akışının gerçekleşmesi sağlanabilmektedir.
Firmalarda etkin bir lojistik maliyet yönetimi sisteminin kurulması; satın alma ve müşteri sipariş yönetimi, depo ve teslimat yönetimi, performans sistemi ve firma bütçesi ile lojistik bütçesinin eşgüdümlü çalışması,gelen ve giden lojistik süreçlerinde verimliliğin sağlanması sonucunda mümkün olmaktadır.
Lojistik süreçler içerisinde etkin maliyet yönetimi amacı ile satın alma ve müşteri sipariş yönetimi, depo yönetimi ve teslimat yönetimi faaliyetlerinin sistemsel olarak yönetilmesi sağlanmalıdır. Sistemsel çıktılardan elde edilen iş sonuçları, KPI verileri olarak süreç ve lojistik ekibinin performans yönetim faaliyetinin temel girdilerini oluşturmalıdır.
Lojistik sistem içerisinde tedarikçi ve müşteri sipariş sıklıklarının, sipariş ve teslimat günlerinin belirlenmesi faliyetleri, sipariş yönetiminin etkinliği, en uygun mal toplama ve dağıtım maliyetlerini üretmesi açısından önem arz etmektedir. Lojistik sistem içerisinde en uygun toplama ve dağıtım maliyetleri; parsiyel ve parça yüklerin azaltılması, bölgesel yük birleştirme faaliyetlerinde etkinliğin sağlanması ve uğramalı komple sevkiyatların arttırılması sonucunda oluşacağı göz önünde bulunmalıdır.
Lojistik maliyet yönetimi; sistem tasarımı,firmalar ve fonksiyonlar arasında sistem entegrasyonları,tedarik zinciri işbirliği ve geliştirme projeleri,lojistik süreç ve alt süreçleri için mali ve operasyonel performans hedef değerleri atanması ve gerçekleşen değerlerin hedefler ile düzenli olarak karşılaştırılması faaliyetlerini kapsar.Bu faaliyetler sonucunda gerçekleşen iş sonuçları analiz edilerek önleyici ve düzeltici faaliyetlerin uygulanması halinde lojistik süreçlerinde operasyonel mükemmellik düzeyine ulaşılması sağlanacaktır.