Deutsche Post DHL'in yaptığı ve Türkiye'den altı büyük ölçekli şirketin de katıldığı "Yarına Ulaşmak, 2020 ve sonrasında Müşteri İhtiyaçları" adlı çalışma yayınlandı. 2020 ve hatta sonrasının trendlerini gösteren bu çalışma kapsamında küreselleşme, ekonomi, teknoloji, lojistik, çevre ve toplum gibi konularda uzman görüşlerine ve analizlere yer verildi.
Söz konusu çalışmada 2020 yılı için yeni öngörüler bulunuyor. "Küresel gelişmeler: dünya ekonomisi büyüyor" başlığı altındaki tahminlere göre iklim değişimi gelecekte en önemli konulardan biri haline gelecek ve "yeşil" ürün ve hizmetlerin kullanımı artacak ve geri dönüşümlü enerji üretimi için başlangıç noktası olacak. Dünya çapında ekonomik farklılıklar gittikçe büyüyecek. Sosyal anlaşmazlıklar artacak bu durum da güvenlik harcamalarında artışa neden olacak. Çin, ekonomik büyümenin tartışmasız lideri olacak ve dünya teknoloji liderleri sıralamasında yerini alacak.
"Yeni müşteriler: yeni ihtiyaçlar, beklentiler, davranışlar" başlığı altındaki tahminlere göre ise gelecekte internet, dünya çapında müşteri beklenti ve davranışlarını değiştirecek. Bireyselleşme, şeffaflık, uygunluk ve hız gibi konulara odaklanılacak. Çevreye dost düşünce ve dikkatli tüketim satın alma davranışlarını da önemli derecede etkileyecek. Rahatlık, konfor ve sadelik ana istekler haline gelecek. Yüz yüze iletişim iletişimdeki önemini koruyacak.
"Lojistikte değişim: yeni model endüstri" başlığı altındaki tahminler ise şu şekilde: Lojistik endüstrisi trendleri belirleyen bir pozisyona gelecek. Ortak girişimlerde ve "yeşil" taşımacılıkta yeni standartlar ortaya koyacak. "Offshore" ve "outsourcing" yeni olanaklar yaratacak ve değer zinciri lojistik ile ilgili tüm hizmet konularında genişleyecek. Lojistik sağlayıcılar danışman firmalar konumuna gelecek; bütünleyici hizmetler katma değer sağlayacak.
Stockholm'deki Dünya Forumu'nda çalışmanın resmi sunumunu yapan Deutsche Post DHL CEO'su Frank Appel, "Çalışma sonuçları bize, sürdürülebilirlik, eğitim ve sosyal sorumluluk gibi konuların gelecekte daha fazla önem kazanacağını gösteriyor. GoGreen ve Teach First Today (Önce Eğitim) gibi programlarımızla, kendimizi şimdiden geleceğin rekabet ortamı için hazırlıyoruz." dedi.
"Yarına Ulaşmak - 2020 ve Sonrasında Müşteri İhtiyaçları" araştırması Haziran 2008 ile Haziran 2009 arasında yapıldı. Geleceğe yönelik 81 adet tez geliştirildi ve bu tezler katılımcılar tarafından tartışıldı. Bu araştırmaya dünyanın dört bir yanındaki prestijli uluslararası şirketlerin CEO'ları, ekonomist ve fütürologların yanı sıra, lojistikçiler ve çeşitli sektörlerden seçilen müşteriler tarafından sağlanan uzmanların da içinde olduğu toplam 900 kişi katıldı.
Çalışmaya Türkiye'nin de önde gelen altı büyük ölçekli şirketinden üst düzey yöneticiler dahil oldu. Araştırma 1950 yılından bu yana kullanılan Delphi metodolojisi ile gerçekleştirdi. Çok basamaklı değerlendirme süreçlerini içeren Delphi çalışmasında katılımcılara değişik tezler sunuluyor ve bu tezleri değerlendirmeleri isteniyor. Bu sistematik yaklaşım sayesinde Delphi diğer araştırma metotlarına göre çok daha net ve tutarlı sonuçlar veriyor.
Bu çalışmada en fazla öne çıkan konular ise iklim değişikliği, günden güne gelişen internet ağının etkisi ve lojistik endüstrisinin büyüyen önemi oldu.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE CO2 AZALTMA
Çalışmaya göre iklim değişikliği şimdiden insanlığın karşı karşıya kaldığı önemli sorunlardan biri olarak görülüyor. Delphi çalışması, gelecek yıllarda bir mal ya da hizmet satın alırken dikkat edeceğimiz tek noktanın marka, kalite ve fiyat olmayacağını gösteriyor. Çalışmaya göre gelecekte, satın alacağımız ürün ve hizmetlerin çevreye olan etkisi büyük bir rol oynayacak.
Konu hakkında konuşan Frank Appel, "Bugün bir reçel kavanozunun etiketinde kaç kalori olduğuna dair bir bilgi bulunuyor. Ancak 2020'lere gelindiğinde etiketlerde, büyük bir olasılıkla aynı zamanda o ürünün üretimi ve dağıtımı sırasında ne kadar karbon salınımı yaptığı bilgisini de görüyor olacağız." dedi.
Tüketiciler, çevre dostu ürün ve servisler için bir miktar fazla ödeme yapmaya gönüllü olacaklar. Artan bu bilinç sonucu ise ürün ve servis sağlayıcıları rekabet güçlerini artırmak için çevreye karşı duyarlı politikalar geliştirmek durumunda kalacaklar.
LOJİSTİK ŞİRKETLERİ ÖNDEN GİDECEK
Ekonomik krize rağmen Delphi çalışması, politik ve sosyal sistemde herhangi bir büyük çalkantı öngörmüyor. 2020'de dünyada hala pazar ekonomisi geçerli olacak. Ülkeler ve şirketler arasındaki büyüme, refah ve kaynak rekabetleri devam edecek. Üretimde dış kaynak kullanımına karşı olan eğilim devam edecek ve birçok şirket rekabetçiliğini koruma arayışı kapsamında global değer zincirine bakacak.
Öte yandan Delphi çalışması, şirketlerin aynı zamanda daha önce hiç olmadığı kadar işbirliğine yapmak ve birbiri ile daha yakın çalışmak zorunda kalacağını tahmin ediyor. Bu değişimin öncülüğünde lojistik sektörü bulunacak ve diğer sektörler onu takip edecek. Yüksek enerji fiyatları ile mücadele edebilmek için lojistik şirketleri, ortak kullanılan ağların inşasına ve işletmesine hiç olmadığı kadar fazla yatırım yapacak.
Appel bu konuda ise "Lojistik sektörünün gelecekte mümkün olduğunca çevreci olması bizim stratejik hedeflerimizden biridir. DHL olarak örneğin şimdiden karbon salınımını nötralize eden ürünler sunuyoruz. Ayrıca spesifik emisyon azaltma hedefleri açıklayan ve bu kapsamda iklim koruma programları geliştiren ve uygulayan ilk taşımacılık şirketiyiz. Bu anlamda zaten doğru yoldayız. Ancak Delphi çalışması bize, 2020 yılında birçok rakibimizin izimizden geleceğini gösteriyor. Bu nedenle ilerlemek ve en önde kalmak için yeni yollar bulmak zorundayız" şeklinde konuştu.
İNTERNET ÜZERİNDEN ÇALIŞMAK - HER ZAMAN HER YERDE
Çalışma sonuçlarına göre 2020'de müşteriler bütün ürün ve hizmetlere anında ulaşmak isteyecekler. Bunun sonucunda tüketiciler tedarikçilerden gerçek zaman konusunda daha fazla saydamlık ve daha detaylı bilgi talep edecek. Bu da interneti her zamankinden daha önemli bir hale getirecek.
2020'de dünya nüfusunun önemli bir bölümü - özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde - neredeyse sürekli olarak online olacak. Üç milyarı kişinin işlerini sadece internet üzerinden yapacağı öngörülüyor. Bu durum sadece ticarette değil hayatın bütün alanlarında büyüyerek devam edecek. Sürekli ulaşabilirlik ve esneklik talebi giderek aratacak.
Her ne kadar terörist saldırılar ve küresel ölçekte yaşanan salgın hastalıklar gelecekte de tehdit olarak görülse de, bu tip senaryoların finansal ve teknolojik yatırımlarla kontrol altında tutulacağına inanılıyor. Bu giderek artan dünya nüfusu için de geçerli olacak.
Asya'dan ankete katılanlar, devletin yaptığı nüfus kontrolü sonucu nüfus büyümesinin kontrol altına alınacağını ve dünya nüfusunun yedi ile sekiz milyarın arasında bir seviyede tutulacağını düşünse de dünyanın kalan kısmı aksine nüfusun ve buna bağlı olarak kaynak tüketiminin giderek artacağını düşünüyor. "Bununla birlikte uzmanlarımız genellikle iyimserdi" diyen Frank Appel, uzmanların ayrıca gelecekte yaşanacak bu tip zorlukların pazar ekonomisiyle kontrol altında tutulacağına inandıklarını aktardı.
ZAMAN