Nakliyecinin yeri cehennem değil

RO-RO Gemi İşletmecileri ve Kombine Taşımacılar Derneği (RODER) Genel Başkanı Saffet Ulusoy,yurt dışına ihraç eşya taşıması yapan nakliyecilerin...

RO-RO Gemi İşletmecileri ve Kombine Taşımacılar Derneği (RODER) Genel Başkanı Saffet Ulusoy,yurt dışına ihraç eşya taşıması yapan nakliyecilerin sınır kapılarında temin ettikleri ÖTV ve KDV'siz motorine kısıtlama getirildiğini hatırlatarak, ?Devlet, bizden kısıtladığı motorin için geçmişe dönük para talep ediyor. Bunu ödemeye ne servet, ne de para yeter. Bu gidişle herkes nakliyecilik etiketini getirip teslim edecek? dedi.
Ulusoy, dernek merkezinde düzenlediği basın toplantısında, sektörün desteklenmesi amacıyla 2006 yılının Haziran ayında yürürlüğe giren 5493 sayılı kanun ile ÖTV ve KDV kanunlarında yapılan ilavelerle yurt dışına ihraç eşyası taşıyan araçlara Kapıkule, İpsala, Pendik ve Çeşme sınır kapılarında ÖTV ve KDV'den muaf motorin temini sağlanabildiğini belirtti.
Ulusoy, hükümetin bu yılın Eylül ayında bu tür nakliye araçlarına ÖTV ve KDV'siz verilecek motorinin 550 litreyi aşmaması yönünde bir tebliğ çıkardığını ve bu tebliğin Kasım ayında uygulamasına başlanıldığını dile getirerek, hükümetin 2006 yılının Haziran ayından yeni tebliğ çıktığı süre içinde 550 litreden fazla motorin alanlardan bunu ÖTV'si, KDV'si, faizi ve cezasıyla geri istediğini anlattı.

Saffet Ulusoy, konuşmasını şöyle sürdürdü:
?Dünyada kriz var ama Türkiye'de olan kriz dünyadaki krizinin hepsinden daha büyüğü. Çünkü biz hazırlıksız yakalandık. Devlet bizden geçmişe dönük para talep ediyor. Bunu ödemeye ne servet, ne para yeter. Yara çok derin. Biz ne kadar derdimizi anlatmaya çalıştıysak da anlatamadık.?
Türkiye'nin akaryakıt ve nakliye konusunda çıkardığı kanunların tutarsız olduğunu, neredeyse her sabah bir kanunun değiştiğini vurgulayan Ulusoy, hükümetin geçmişe dönük parayı nakliyecilerden alması durumunda 300-400 milyon dolar gelir elde edeceğini bildirdi.
Saffet Ulusoy, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenmek istediğini dile getirerek, şunları kaydetti:
?Ey sayın Başbakan, kanunu 2006 yılında siz çıkardınız, ama şimdi bizi cehenneme attınız. Bizi kurtarın artık, yerimiz orası değil. Türk nakliye sektörü çilekeş bir sektör. Biz çile çekerek para kazanmaya alıştık, ama şimdi para kazanmaktan vazgeçtik, bugüne kadar kazandığımız geri vermeyelim. Geri vermeye kalkarsak evlerimizi de vermemiz lazım. Cebimizde para bunu ödemeye yetmez. Bizim işimizi görecek olan saygıdeğer başbakanımızdır.?

?AYAKTA DURABİLELİM YETER?

Hükümetin aldığı tedbirleri incelemeden uygulamaya koyduğunu, bunun ceremesini de kendilerinden beklendiğini öne süren Ulusoy, ?Bugün bizi kriz vurmadı. Bu bambaşka bir şey bu hükümetin attığı yumruk. Kriz Türkiye'de, Avrupa'da, dünyada var ama bu kriz değil. Biz para kazanmaktan vazgeçtik, ayakta durabilelim diye çalışıyoruz? diye konuştu.
Ulusoy, Türk nakliye sektörünün 34 bin 500 aracı olduğunu ifade ederek, ?Bu gidişle herkes nakliyecilik etiketini getirip teslim edecek? dedi.
İtalya hükümetinin her yıl yüzde 10-12 nakit parayı nakliye sektörüne verdiğini anlatan Ulusoy, nakliyecilik olmazsa ne ithalat ne ihracatın olacağını, dünyada en büyük canlılığın nakliyecilikte olduğunu kaydetti.
Nakliye sektöründe 70 yıllık çalışması bulunduğunu, bu sektörün çok büyük çilelerle bugünlere getirildiğini vurgulayan Ulusoy, ?Bugün nakliyecinin ölümü oldu, tabuta koydular, defnedecekler. Bıçak kemiğe dayanmış durumda. Sayın başbakanımız, sayın bakanlar gelin şu derde bir çare bulun. Çareyi bulmazsanız 'Ofli hoca' da okusa bu tabut mezara girecek? şeklinde konuştu.
Siyasi yanları olmadığını, ne tür bir tavır alacaklarını da henüz kararlaştırmadıklarını ifade eden Ulusoy, bir karar almaları halinde nakliyecilerin en az yüzde 80'inin kontak kapatacağını ifade etti.

RODER GENEL MÜDÜRÜ ATILGAN

RODER Genel Müdürü Cumhur Atılgan da, yurt dışına ihraç eşya taşıyan Türk nakliyecisinin bugüne kadar Kapıkule, İpsala, Pendik ve Çeşme'den çekicilerindeki depo kapasitesi kadar motorini vergiden muaf bir şekilde alabildiklerini anımsatarak, bunun bazılarında 800 iken 1200 litreye kadar çıkabildiğini söyledi.
Atılgan, sözlerini şöyle sürdürdü:
?Şimdi nakliyeci, 550 litresini ÖTV ve KDV'den muaf şekilde aldıktan sonra ihtiyacı olan kalan kısmını bu sefer karşı taraftan örneğin Bulgaristan, örneğin Yunanistan'dan, Avusturya ve İtalya'dan temin etme durumuna giriyor. Şu anda Kapıkule'de motorinin birim litre maliyeti nakliyeciye 0,65-0,66 civarında. Karşı tarafa geçtiğinde mesela Bulgaristan'dan bunu 1 avroya mal ediyor. Eskiden 900-1000 litre alıp karşı tarafa geçerken şimdi 550 litresini 0,65'den geri kalanını 1 avrodan satın almak zorunda.?
Kapıkule'den 2008 yılı sonuna kadar çıkış yapan araç sayınının 250 bine ulaşacağını, İpsala'dan çıkış yapıp Yunanistan'a ve oradan transit geçiş yapan araç sayısının da bu yıl 50 bin civarında olacağını anlatan Atılgan, Pendik ve Çeşme'den 25-26 bin civarında aracın motorin aldığını kaydetti.
Atılgan, ?Yani ÖTV ve KDV'den muaf motorinden faydalanan araç sayımız bu sene 325 bin civarında olacak. Bu araçlar 400-500 litre motorini karşı taraftan aldığı zaman Türk nakliyecisinin bir yıllık dönemde uğrayacağı zarar 50 milyon avro civarındadır? diye konuştu.
Bu durumun aynı zamanda Türkiye'den dışarıya döviz transferi anlamına da geldiğine dikkat çeken Atılgan, bunun ülke ekonomisine 130 milyon avro civarında yıllık maliyet getireceğini belirtti.
Atılgan, ?Birkaç ay önce yaşanan Bulgar krizi, arkasından küresel ekonomik kriz ve son olarak motorin maliyetlerine getirilen yük nedeniyle nakliyeciler çok zor şartlar altında? diye konuştu.

İlhan DUMAN - PERŞEMBE ROTASI

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Karayolu Haberleri

Transit sistemin güncelleme kuyruğu 25 km'yi aştı
İki dev proje daha start aldı
TIR şoförlerinden grev kararı
DKV'den müjde: EURO 6 araçlar için Sırbistan’da %9,4 indirim olacak
Köprü ve otoyolların garanti tutarlarına kur zammı