30 Ağustos 2010 pazartesi günü, ülkemizin hem demiryolculuk hem de toplu taşımacılık tarihi açısından hayli önemli bir kilometre taşıdır. Söz konusu günde, Aliağa-Cumaovası istasyonları arasında başlatılan yolculu ön işletme ile İZBAN A.Ş., 2000 yılında hizmete giren İZMİR METRO A.Ş.’nin ardından Türkiye’nin 3’üncü, Ege Bölgesi’nin en büyük şehrinin raylı sistem ağına katılan ikinci kuruluş olmuştur. Uzun adı “İzmir Banliyö Sistemi” olan İZBAN, “İzmir” ve “Banliyö” sözcüklerinin birleştirilmesinden doğmuş, akılda kalıcılığı ve söylenişi kolay bir kısaltmadır.
Seneler boyu son derece tartışmalı sayısız gerekçelerle ihmal edilen İzmir ve çevresindeki demiryolu ile yolcu taşımacılığı (özellikle banliyö bölgelerinde), TCDD’nin 2000’li yıllarla birlikte başta İzmir ve sonrasında tüm Ege Bölgesinde gerek yol yenileme, gerek çift hatlı demiryolu inşa etme, gerekse de elektrifikasyon ve sinyalizasyon çalışmalarına öncelik tanıma çabalarının göz ardı edilmeyecek biçimde hayata geçirilmesini takiben 2007 yılında, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD’nin yüzde 50 ortaklıklarıyla kurulan İZBAN A.Ş. sayesinde artık bir daha kesinlikle azalmayacak bir ivmeye kavuşmuştur denilebilir.
İzmir’in kuzey ve güney aksını birbirine bağlayarak, kentin toplu ulaşım ağını temelinden olumlu yönde değiştiren, 9 yılda 24 vagondan (3 vagonlu 8 adet elektrikli dizi) 219 vagonluk (3 vagonlu 73 adet elektrikli dizi) bir cer filosuna ulaşan İZBAN, tamamı engelli vatandaşların erişimine sahip istasyon sayısını da aynı zaman diliminde 31’den 41’e çıkarmıştır. Sisteme ait Alaybey, Karşıyaka, Nergiz ve Şirinyer istasyonları yer altında, diğer istasyonlar yer üstündedir. 3 vagonlu İZBAN elektrikli tren setleri 2250 kişi taşıyabilmekte ve saatte maksimum 140 kilometre hıza çıkabilmektedir. Seferler genelde ikili, gerektiğinde de üçlü setlerle gerçekleştirilmektedir. İZBAN tren dizilerinin bakım ve onarımı Çiğli'de bulunan tam donanımlı büyük bir depo ve atölyede yapılmaktadır.
Geride bıraktığı 9 senede toplam 650 milyon yolcu taşıyan İZBAN, bir başka deyişle yaklaşık 750 milyon insanın yaşadığı Avrupa anakarasının nüfusuna yakın miktarda insana banliyö treni sistemiyle hız, rahat ve güvenlilik ile iç içe yolculuk edebilme şansı tanımıştır. Sistemde bir günde en fazla yolcu (347 bin) 24 Ekim 2017 salı gününde, bir ayda en fazla yolcu (9.4 milyon) Ekim 2017’de, bir yılda en fazla yolcu (97.4 milyon) ise 2017’de taşınmıştır.
Günlük sefer sayısı 275’i bulan ve sadece ülkemizin değil, Avrupa’nın da en süratli ve istikrarlı şekilde büyüyen raylı sistem işletmelerinden biri konumuna yükselen İZBAN’ın halihazırdaki hat uzunluğu 136 kilometredir. UNESCO’nun “Dünya Mirası Kalıcı Listesi”nde yer alan antik kent Bergama’ya eriştiğinde İZBAN, şu anki 136 km’lik hat uzunluğunu da 185 km’ye çıkarmış olacaktır. Hat uzunluğuna koşut olarak, doğallıkla bünyesindeki raylı sistem aracı (elektrikli dizi) sayısını da artırma amacındaki İZBAN, taşıdığı günlük yolcu sayısı rakamlarıyla daha kuruluşunun yaklaşık üçüncü yılına denk gelen 2013 senesi mayıs ayında, Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) tarafından “En İyi İşbirliği” kategorisinde büyük ödüle layık görülmüştür.
Verimli hizmet sağlayan her raylı sistem kuruluşu gibi İZBAN da, İzmir şehir içi ulaşımındaki yoğun aktarma sistemine dahildir. Aktarmalı ulaşımda, kent merkezinde 90 dakika içinde “ikinci biniş” ve sonrasındaki tüm binişler ücretsizdir. Sistem güvenliği nedeniyle “İZMİRİM KART”larında 5 dakika koruma süresi bulunmakta, her biniş ve dolumu takiben bu süreye dikkat edilmesi gerekmektedir. Koruma süresi dolmayan kartlara aktarma hakkı verilmemektedir. Aktarma hakkından yararlanabilmek için gerçekleştirilen bütün binişlerdeki ücret tipinin (“tam” veya “indirimli”) aynı olması gerekmektedir.
İZBAN’dan diğer toplu ulaşım sistemlerine (ESHOT, İZMİR METRO, TRAM İZMİR, İZDENİZ) veya diğer toplu taşıma araçlarından İZBAN’a geçerek yapılacak yolculuklarda “Aktarmalı Ulaşım Sistemi”nden faydalanmak mümkündür. Söz konusu sistem sayesinde İZBAN’dan ESHOT otobüslerine, İZMİR METRO trenlerine, İZMİR TRAMVAYI araçlarıyla İZDENİZ gemilerine, ilk binişden sonra 90 dakika içerisinde ücretsiz geçiş yapılabilmektedir. Halkapınar ve Hilal istasyonlarından İZMİR METRO’ya; Alsancak, Biçerova, Cumaovası, Çiğli, Egekent, Esbaş, Halkapınar, Hatundere, Kemer, Mavişehir, Menemen, Salhane, Sarnıç, Semt Garajı, Şirinyer, Turan ve Ulukent istasyonlarından ESHOT otobüslerine aktarma yaparak binmek olasıdır. “Adnan Menderes Uluslararası Havalimanı”na hattın güneyindeki aynı adlı istasyondan ulaşılabilinirken; Alaybey, Alsancak, Halkapınar ve Mavişehir istasyonlarından ise TRAM İZMİR hatlarına aktarma mümkün olabilmektedir.
İlk temeli 2006’da atılan, resmi kuruluşu 2007’de gerçekleşen ve geçtiğimiz 30 Ağustos’ta 9’uncu aktivite yaşını kutlayan İZBAN’ın hedeflediği 185 km’lik hat uzunluğu tabii ki “Ege’nin değişmez incisi” ve “Tüm Akdeniz’in değişmez incilerinden biri” olma tanımlamalarını hak eden İzmir’in raylı sistemlerde varmayı amaçladığı son rakam değil! Bugün için kente ait raylı sistem ağının [İZBAN+İZMİR METRO+TRAM İZMİR] 179 km’yi bulan toplam uzunluğunun, tamamlanacak tüm yatırımlarla (devam eden ve plan aşamasındaki) 2020 yılında 250 kilometreye ulaşması hedefleniyor.
“Hoşgörü” ve “görevdeşlik” gibi iki önemli ilkeyi raylı sistem serüveninin başlangıcından beri sürekli gözetip geliştiren İZBAN’ın, bu köşedeki bir yazımda daha önce de vurguladığım üzere, “Selçuk-Kuşadası” ve “Aliağa-Ayvalık” arasını da demiryolu hattı ve banliyö treni ayrıcalığına katabilmesini gönülden diliyorum. Umarım öngörülü İZBAN yöneticileri gerçekleştirilmesi bence hiç de olanaksız görünmeyen, turistik ve ekonomik getirisi tahminleri kat kat aşabilecek düzeydeki belirttiğim 2 iddialı projeyi gündemlerine almaktan yanadırlar. Elbette bu konuda Selçuk, Kuşadası, Aliağa, Dikili ve Ayvalık halklarıyla belediyelerinin de gerçekten istekli ve destekleyici olmaları önemli bir unsur kanımca.
Şimdilik, Aliağa-Selçuk arasındaki banliyö hattında hizmet veren, ülkemizin havalimanı (yolcu trafiğine açık) bağlantılı en uzun kent içi raylı toplu taşıma sistemi unvanına sahip çalışkan, yenilikçi ve planlı büyümeye odaklı İZBAN camiasına, daha nice “9 Eylül”ler gibi, daha nice nice 9 seneler diliyorum. Rayları ve talihleri açık olsun!
Verimli günler ve gelecek pazar yine bu sütunda görüşmek üzere.