"Önceki seçimler formaliteydi, gerçek seçim bu"

İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Adayı Salih Zeki Çakır,  Üsküdar Sözbir Otel’de yaptığı basın toplantısında önümüzdeki...

İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Adayı Salih Zeki Çakır,  Üsküdar Sözbir Otel’de yaptığı basın toplantısında önümüzdeki seçimler hakkında açıklamalarda bulundu ve sektörün umudu olarak görüldüklerini kaydetti.

24 Kasım’da yola çıktıklarında uzun süredir sektörde seçim heyecanı yaşanmadığı için yeni bir dönem olacağını bildiklerini söyleyen Salih Zeki Çakır, “Sektörümüzde bu süreçle birlikte bir heyecan yaşanıyor. Bizim çıkışımız pek çoğu için yeni bir umut olarak görülmekte ve desteklenmekte. Normalde destek bulamayacağımızı düşündüğümüz kişilerden ve kuruluşlardan destek gelmekte. Biz yaptığımız söylemlerde mümkün olduğu kadar mevcut yönetimle gerginlik oluşturmamaya gayret ediyoruz. Söylenecek çok şey olabilir. Biz bir kutuyu açtık. Bu kutunun açılmaması gerektiği söyleniyordu ama şartlar bunu açtırmayı gerektirdi. Tabi bazen ne yaparsanız yapın, kutu açıldıktan sonra neler çıkacağı ve bunun içine neler konulacağını kontrol etmek zordur. Denizcilik sektörü büyük bir ailedir. Aile içindeki birlik beraberlik ne kadar önemliyse, bizim sektörümüzde de aynısının olması gerektiğini düşünüyoruz. Küçük büyük ayırmadan tüm sektör mensuplarının birikmiş sorunlarına çözüm aramak için çalışacağız” şeklinde konuştu.

“Söylediklerimiz yapacağız”

Biz yapacaklarımızı söylüyoruz ve söylediklerimizi de yapacağız diyen Çakır, “Seçimden sonraki çalışmalarımızda da şahit olacaksınız, ikinci bir gündemimiz olmayacak. Şeffaf olacağız. 24 Kasım’da bu yönetime aday olduğumuzda ne vaat ettiysek hepsini gerçekleştireceğiz. Çalışma grubumuzla şimdiye kadar 36 STK’yı ziyaret ettik. Destek istedik. Sorunlarını dinledik. Seçim sonrasında yapacağımız icraatlarımıza temel olacak çalışmalar içerisine girdik” dedi.

“NACE kodlarında sıkıntılar var”

DTO’nun mevcut yapısı içerisinde 47 meslek grubunun yer aldığını hatırlatan Çakır, “Ben duygularını aşırı şekilde dışa vuran biri değilim. Husumet yaratacak açıklamalardan kaçınırım. Geçen gün bu konuyla ilgili yaptığım açıklamalar karıştırılıyor. NACE kodlarıyla ilgili konular maliye bakanlığının gözetimindedir. Meslek gruplarıyla ilgili konular var. Meslek sınıflandırmaları yanlış. Bizi bilgisizlikle suçlayanların bu konuda yanlış düşünceler içerisinde olduklarını söylüyoruz. Biz bunu kavga konusu yapacak değiliz. Biz çalışmalarımızı sürdürüyoruz. “NACE Kodlarında hile mi yapıyorlar?” sorusuna “Evet hile yapılıyor da diyebiliriz. Ancak bu konuda TOBB’un bünyesinde iki memura bu işi havale etmek ne kadar doğrudur, bilemiyorum. Geçen seçimde benim 8 tane şirketim bir meslek komitesinde bulunurken, şu anda 8’i de başka komitelere aktarılmış durumda. Mesela Balıkçılık Meslek Komitesi’nde Armatörün ne işi var? Ro-Ro Şirketinin ne iş var? Bunlara cevap verilmesi gerekir. Ben, bir şirket için itiraz ettiğim halde kabul edilmedi. Bunun altında art niyetin olduğunu düşünüyorum” dedi.

“Önceki seçimler bir formaliteydi”

Geçen seçimde yaklaşık 8 bin oy kullanabilecek üyenin olduğunu ancak bu üyelerin 710’unun oy kullandığını anımsatan Çakır, “Bunun doğal bir sebebi vardı. Alternatif bir liste yoktu. Sektörümüzden böyle bir talep yoktu. Önceki seçimler bir formalite için yapılıyordu. Bu seçimlerde de ‘Ne gerek vardı böyle iyi gidiyordu’ diyen söylemleri duyuyoruz. Biz gelin katılın siz de söz sahibi olun diyoruz tüm üyelere. 2008’deki seçimlerde bu odadaki yönetim değiştirilemez görüşü yüzünden insanlar bu işe girmediler. Dolayısıyla muhalefeti olmayan yönetimler konjonktürü en azami şekilde sürdürerek bir şeyler yapıyormuş gibi işler yapar. Biz de sektörün çözüm aracı olarak olması gerek algısı yaratmak için geliyoruz. Biz edilgen yapıyı değiştirip sektörün hizmetine ve ileriye dönük menfaatlerine çare olacak düşüncelerle yola çıktık” şeklinde konuştu.

“Piri Reis denizcilik üniversitesi değil”

Piri Reis Üniversitesi denizcilik üniversitesi değil, içinde denizcilik fakültesi olan bir üniversitedir diyen Çakır,  eğitimin desteklenmesi anlamında bir üniversitenin yetersiz olduğunu kaydederek, “Sektörün bir kaç üniversiteye ihtiyacı var. Aktarılan kaynakların akılcı, verimli tasarruflu bir şekilde kullanılıp kullanılmadığı konusunda üyelerimiz nezdinde soru işaretleri var. Bu açıdan da şeffaflık ilkesinin olması gerekiyor. Yönetime geldiğimizde bu konuda da çalışmalarımız olacak” diye konuştu.

LOJİPORT - Cengiz TEPEBAŞ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Lojistik Haberleri

DFDS, Avrupa’dan Mısır’a kolay ulaşımın yolunu açtı
Solmaz, eğitim üssüyle ürünleri daha etkili ticarileştirmeyi hedefliyor
"Atlas Lojistik Ödülleri, limanlarımızın tanıtımı için iyi bir fırsat"
Parsiyel Yük Nedir? Parsiyel Yük Taşımacılığı Hakkında
Japonya, şoför açığını 'konveyör bant' yolu ile aşma hedefinde