Ekonomi yönetiminin cari açığa karşı aldığı tedbirlerle fren yapmak zorunda kalan otomotiv sektörü temsilcileri, artık gaza basmak istiyor. Sektör, özellikle hafif ticari araç pazarının sektör ortalamasının üzerinde daralmasına yol açan ÖTV'den şikayetçi. Mercedes Benz Türk'ün Satış Direktörü Süer Sülün, Türkiye'nin otomobil, otobüs ve kamyon alım satımında Avrupa'nın gerisinde olduğunu belirterek, "Artık ÖTV indiriminin değil, ÖTV'nin tartışılması gerekiyor" dedi. Nissan Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İlkim Sancaktaroğlu ise vergi oranlarının satın alma maliyetlerini artırdığından yakınıp burada makul bir indirim uygulanabileceğini vurguladı.
Otomotiv sektöründeki daralma, enflasyon ve faizlerdeki gerilemeyle birlikte Ağustos'ta hıs kesti. Otomobil satışları, Ocak-Ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,25 azalarak 330 bin 257 oldu. Ağustos ayında ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,07 artarak 41 bin 236'ya çıktı. Hafif ticari araç pazarı ise ÖTV artışının etkisiyle 8 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23,6 düşerek 130 bin 827'e geriledi. Ağustos ayında ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,41 gerileyerek 16 bin 912 oldu. Ocak-Ağustos döneminde otomobil pazarı segmentinin yüzde 84.6'sını vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerinde yer alan araçlar oluşturdu.
Sektörün genel görünümü ve satışlardaki son durumu Cihan'a değerlendiren Mercedes Benz Türk'ün Satış Direktörü Süer Sülün, "2012 Temmuz ayı itibari ile otomotiv sektöründe yüzde 17-18 daralma var. Segmentleri ele aldığımızda en büyük daralma yüzde 46-50 ile otobüste görülüyor. Bu, bizim için sürpriz değil. Bizler için önemli olan stabil olması, devamlı bir büyüme olması" ifadelerini kullandı. Yüzde 18 daralmanın bütün sektörü etkilediğine işaret eden Süer Sülün, buna mukabil Mercedes Benz'in 2012 satışlarının 2011 satışlarını geçeceğini dile getirdi. 2012 Ağustos ayında satışlarının geçen senenin aynı ayna göre yüzde 2 daha iyi olduğunu da ifade etti. Bu dönemde hafif ticaride iyi bir trend ortaya koyduklarını, kamyon ve otobüs üretimlerini artırdıklarını vurguladı. Bin 900 adet belediye otobüsünü ihaleye sunduklarını da duyurdu.
Gelinen aşamada ÖTV'nin varlığının sorgulanmasını savunan Süer Sülün, şunları kaydetti:
"Bizim bu anlamda rüyalarla yatıp kâbuslarla kalktığımız oldu. 13 Ekim 2011'de rüyaya yattık bir kalktık ÖTV artmış. Burada önemli olan devamlılık. Çünkü ani oynamalar hem imalatçıyı, hem müşteriyi hem de satıcıyı güç durumda bırakıyor. Şu an ÖTV indirimi yerine ÖTV'nin varlığını ele almalıyız. Neden ÖTV? Baktığınızda Türkiye 100 ya da bin kişiye denk gelen araç adedinde halen Avrupa'nın gerisinde. Doğu Avrupa ülkelerinin bile gerisinde. Ümit ediyoruz bin kişiye 500-600 araç bandına oturalım. Zannediyorum artık bin kişiye 600 araç gelmesi için ÖTV indirimini değil ÖTV'yi tartışmamız gerekecek."
Nissan Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İlkim Sancaktaroğlu da sektördeki yüzde 15'lik daralmanın ardından bu aylarda bir toparlanmanın görüldüğünden söz etti. Otomobil satışlarının sene sonunda 750-760 bine varacağını öngören Sancaktaroğlu, "Benim kanaatim vergi oranlarında makul bir indirim yapılmalı. Ama burada devletin gelirleri de temel alınmalı. Devletin gelirlerine, mali planlarına aykırı davranılmamalı" ifadelerini kullandı.
İTHAL OTOBÜS ORANI YÜZDE 10
Öte yandan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TÜSİAD Genel Kurulu'ndan iş adamlarına yerli otomobil üretin çağrısı, Türkiye'de imal edilen araçların durumunu da gündeme getirdi. Mercedes Benz Türk'ün Satış Direktörü Süer Sülün, Türkiye'de üretilen Travego'yu örnek vererek, "Uluslararası endüstride yüzde 100 yerli diye bir şey yok. Alman arabalarında bile bizim sanayicilerin ürettiği mallar var. Artık bir ürün bile yüzde 100 yerli değil" şeklinde konuştu.
Mercedes Benz Türk'ün ürettiği her 100 otobüsün 80'ini ihraç ettiğini aktaran Süer Sülün, "Türkiye'de otomotiv sektörü ele alındığında ithal otobüs oranı yüzde 10-15. Kamyon yüzde 65-70 yerli ürün satılıyor. Otomobil tarafında bu eğilim aksi yönde. Yüzde70 ithal, yüzde 30 yerli. Yani burada ticaride bir sorun yok" dedi.