Global Cold Chain Alliance( Dünya soğuk zincir birliği) tarafından düzenlenen araştırmaya Türkiye’ye ait elde edebildiğim bilgileri aktardım. Bu çalışma sırasında desteğini gördüğüm Cantek ve Frigomekanik isimli soğuk hava deposu yapımcısı şirketlere teşekkür ederim. Bu araştırma sırasında kamudan hiçbir bilgi maalesef alınamamıştır. Bunun sebebi araştırma konusu ; soğuk hava depolarının yerleri, kapasiteleri, soğutma biçimleri ve ek olanaklarının (şoklama ,C/A ,M/A , antrepo, dağıtım, vb) kayıt altında olmayışıdır. Bu çalışma sırasında gözlemlediğim; Tarım bakanlığının verdiği desteklerle yapılan ve yapılmakta olan soğuk hava depoları ileride fayda yerine “atıl “ kalacak olmasıdır. Bu proje kapsamında yapılan depoların çok büyük kısmı 50-100 m2 lik soğuk hava depolarıdır. Her üretici “küçük olsun benim olsun” mantığıyla depo inşa ettirmektedir. Senede 3 ton “blueberry” hasat eden üretici 400 m2 soğuk hava deposu yaptırmış, hasat ağustos ayında olup saklama koşulları 2 ay raf ömrü sağlamaktadır. Yılın 9 ayı boş kalacak yüzlerce depo ve paketleme makinaları olan bir sisteme doğru gidiyoruz. Bazı üreticilerin tesislerine şok odaları yaptırmaları, paketleme makinaları almaları milli kaynakların ithalat yoluyla yurtdışına çıkmasına sebep olurken hemen hepsi atıl durumdadır. Özellikle karadeniz bölgesinde yapılan yatırımların konsalide edilmesi gerekir. Soğuk hava depolarında kullanılan malzemenin %80 ni ithal malzemedir. Bu çalışma sırasında görüştüğüm soğuk hava depolaması yapan şirketler, şirket sahipleri , üreticiler kontrol atmosfer/modifiye atmosfer depolama konusunda yeterince bilgi sahibi değildirler. Yatırımcıların bilgileri güncel değildir. Kanımca meyve ve sebzelerimizin raf ömrünü uzatacak bu sistemler daha yüksek katma değer üretecek ve tarım sektörünün hak ettiği payı almasını sağlayacak depolama sistemleridir. Araştırmam sırasında yüzlerce depo yöneticisiyle görüştüm, katkıda bulunanlara çok teşekkür ederim. Ancak büyük bir kısımda araştırmama şüpheyle, rekabet endişesiyle bakarak yanıt vermediler. Bu sektörün paydaşları ancak Pazar büyürse elde ettikleri gelirleri arttırabilirler. Hasadın artması durumunda üretici gelirlerini arttırmamaktadır. Bu sektörün önünü açacak eylem; özellikle donuk ürünlerin güvenli ve sağlıklı olduğu bilincinin sağlanmasından geçmektedir. Bu araştırmada soğuk hava depolarının sayısal değerleriyle birlikte verimlilikleri, dizayn biçimleri de değerlendirilmeye çalışılmıştır. Üretim alanlarında (Antalya, Adana, Mersin, İzmir, Bursa bölgelerinde) bulunan özellikle meyve depolarının tamamında paketleme ve şoklama olanağı mevcuttur. Paketleme alanlarının yüksekliği depolama alanlarının yüksekliğiyle aynı olması; kullanılmayan alanın boşuna soğutulması yoluyla enerji kaybına sebep olurken bu alan için yapılan yatırım maliyetinin gereksizliğidir. Sektörün büyüklüğü için verilebilecek depolama kapasitesinin sanıldığından çok yüksek olduğu ancak gerek dizayn gerekse işletmelerin dünyada eskimiş hatta kullanılmayan teknolojileri kullandığı, ulaşabildiğim kapasitenin bazı küçük AB ülkelerinin kapasitesinde olduğunu tespit ettim. Yaptığım tespitlere göre 3.000.000 euro palet /gün kapasitelik kiralanabilir , genel kullanımlı soğuk hava depolarının gerçek kapasitesi ve gelişimi izlenmeli, kayıt altına alınmalı , sebze-meyve, kırmızı-beyaz et, balık üretim miktar ve yerleriyle konsalide edilmelidir. Bu süreç “pastayı büyütecek” bir adım olacaktır.