Türk nakliyecisi, katma değer yaratabildiği ve rekabette ayakta kalmasını borçlu olduğu parsiyel taşımacılıkta zincirleri kırma imkanına kavuşuyor. TIR sistemi ile yapılan taşımalarda ?En fazla 4 gümrük idaresi kullanılabilir? şartı tarihe karışacak. Ro-Ro Gemi İşletmecileri ve Kombine Taşımacılar Derneği?nin (RODER) uygulamaya koyduğu RoderNet sistemi ile sınırsız sayıda gümrükte ibra mümkün.
Türk nakliyecisine hiç de yabancı olmayan T 1 sistemi artık Türkiye?den başlayacak. Roder?in 2007 yılı başından bu yana ihracat taşımalarında kullanmaya başladığı ve RoderNet adı verilen proje ile beyannameler artık Türkiye?den açılabilecek. Araç daha Türkiye?deyken, AB giriş gümrüğünde tescil işlemleri tamamlanarak, onay için aracın gelmesi beklenecek.
Projenin ana hatlarını önümüzdeki günlerde bir basın toplantısıyla açıklayacaklarını belirten RODER Genel Müdürü Cumhur Atılgan, sistemi ilk kez PERŞEMBE ROTASI okurlarıyla paylaştı.
Türk nakliyecisinin T 1 sistemini Avrupa?da öteden beri kullandığını ifade eden Cumhur Atılgan, RoderNet?in farklılıklarını da şöyle ortaya koydu: ?Bizim sistemimizde, beyannamelerin bir web ortamında Türkiye?den açılması söz konusu. Beyanname, Türkiye?de açılacak ve araç Avrupa?ya gittiğinde hazır olan beyanname ile transiti mümkün olabilecek. Bu bir alternatif sistem. TIR sistemi de, sektörümüz için çok önemli bir transit sistem, ancak hepimizin bildiği gibi zaman zaman sıkıntı ve güçlükler yaşanmakta.Bunun ithalat ayağını da, çok yakın bir süre içinde Gümrük Müsteşarlığı ile yapacağımız bir anlaşmayla hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Böylelikle bu sistemle Avrupa?nın 27, 3 EFTA ülkesiyle birlikte 30 ülkesine gerek ithalat, gerekse de ihracat taşımaları yapılabilir hale gelecek.?
Kağıt külfeti ve sahte kaşeye son
RoderNet üzerinden üretilen T 1 transit beyannamelerinin son derece ekonomik koşullarda gerçekleştirildiğini özetleyen Roder Genel Müdürü Atılgan, ?Tamamen elektronik bir ortamda çalıştığı için, belge ve kağıt külfeti ortadan kalkıyor. Bunun yanı sıra, gümrük içerisinde olası sahte kaşe ve gümrükleme uygulamalarına tamamen son veren bir uygulama olacak. Nakliyecinin de doğru gümrüğe, doğru yere malını boşaltmasını sağlayan bir sistem. Çünkü, sonlandırma dediğimiz ibralaşma mesajını direkt Gümrük İdaresi, ?Sizin malınızı teslim aldık. T 1 belgenizi de ibra ettik? şeklinde nakliyeciye bildiriyor? diye konuştu.
Sistem, bütün taşımacılara açık
Projeyi 2007?nin başından bu yana ihracat taşımalarında kullandıklarını vurgulayan Atılgan, sistemin yalnızca kendi üyeleri için olmadığının altını özellikle çiziyor ve şöyle devam ediyor: ?Bu yalnızca, Roder üyelerine yönelik bir taşıma sistemi değildir. Roder ve bünyesinden oluşturulan şirketlerdeki uygulamalarda olduğu gibi, RoderNet de, tüm taşımacılık sektörümüze açık bir sistemdir. Bundan yararlanmak için Roder üyesi olmanız gerekmez, sektörün tamamı bundan yararlanabilir. Çünkü, TIR karnesi ne kadar gerekli olsa da, maalesef taşımacılığın ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak kalmıştır. TIR Konvansiyonu?na Türkiye?nin mutlak surette ihtiyacı vardır. Çünkü, doğu ülkeleri halen TIR karnesi kullanmaktadır ve bu nedenle TIR sistemi olmazsa olmazlardandır.?
Taşımacının bundan böyle Avrupa?ya yapacağı taşımaları ister TIR karnesi, isterse de, RoderNet bünyesinde oluşturulacak T1 transit beyannameleri ile yapabileceğini vurgulayan Roder Genel Müdürü Atılgan, amaçlarının Türk nakliyecisine alternatif transit sistemleri sunmak olduğunun altını çizdi.
Sınırsız gümrükten geçme imkanı
Türk taşımacısının ayakta kalmasının en önemli nedenini, ?parsiyel taşımacılık? olarak açıklayan ve TIR sisteminin revize edilmesinin şart olduğu gerçeğinin de, tam burada yattığını vurgulayan Cumhur Atılgan, ?İthalatçı, ihracatçı ve nakliyeci yani dış ticaretin altın üçgeni bu şekilde mal alıp, göndermeyi benimsemiş; çünkü, tüm taraflar için karlı bir yöntem. Türkiye?den Avrupa?ya yapılan taşımalarla, Avrupa?dan Türkiye?ye yapılan taşımalarda artık stokların minimize edilmesi hedeflenmekte olduğundan, ithalatçılar alacakları malları büyük kütlelerle almıyor.Yani, tekstilde kullanılacak bir kimyasal maddeyi 20 ton şeklinde sipariş vermiyor. 500 kilo alıyor; onu işliyor; bir 500 kilonun daha siparişini veriyor. Dolayısıyla, Karayolu taşımacılığı açısından Türkiye?nin gerek ithalatı, gerekse de ihracatı, giderek parsiyel taşımacılığa dönüyor.Bunun anlamı, bir TIR?ın içerisinde birçok gönderici ve alıcıya ait malın bulunmasıdır. Bu gönderici ve alıcılar, Türkiye?nin çeşitli yerlerinde konuşlanmış durumda. Yani, bir TIR?da İstanbul, Ankara, Kayseri, Konya gümrüklerine ait mallar bulunabiliyor. Bu durumda TIR aracının bütün gümrük idarelerine uğrayıp, TIR sistemini sonlandırması gerekmektedir. Halbuki, TIR sisteminde yapacağınız boşaltma ve yüklemelerde en fazla 4 gümrük idaresi kullanabilirsiniz. Yani, Almanya?dan bir yükleme yaptınız; bir de İtalya?dan yükleme yaptınız. Demek ki, Türkiye?de maksimum iki boşaltma yapabilirsiniz. TIR sistemi, parsiyel taşımacılığın gereklerine cevap vermekten uzak kalmıştır. T 1 sisteminde ise, bu sayı sınırsız. Türkiye?den 10 yerde yükleme yapıp, Avrupa?da 20 yere boşaltmak mümkün? şeklinde konuştu.
İthalat taşımaları için girişimler başlayacak
Sistemin başlatılması için gerekli kapsamlı teminatı İsviçreli partnerleri SGS ile birlikte İtalyan Gümrüğü?ne verdiklerini belirten Roder Genel Müdürü Cumhur Atılgan, ?İtalya gümrüğüne verdiğimiz bu teminat, tüm Euro Bölgesi?ni de kapsıyor. TIR karnesinin limiti 50 bin dolar iken, bizim sistemimizde bir kamyon 100 bin Euro?ya kadar teminat altında. Yani TIR sisteminin verdiği garantinin yaklaşık 2.5 katı teminat veriyoruz. Katma Değer Vergisi yüksek olan mallar için bu oran çok önemli. Bunun ters ayağı olan ithalatta da, Türk Gümrük İdaresi?ne böyle bir teminat vermemiz lazım. Bu görüşmelere de, çok yakın bir tarihte başlamayı hedefliyoruz. Çünkü, taşımacılık bir bütün. Hangi sistemle gittiyseniz, o sistemle de geri gelmek istersiniz. Bu sistemi ihdas ettiğimizde, dış ticaretimizin yüzde 50?sinin gerçekleştiği, Avrupa?ya yapılan taşımalarımızda önemli bir rahatlama sağlanacaktır? dedi.
Sistem, yalnızca AB?ye yönelik değil
RoderNet?in en önemli özelliklerinden birini de, ?sadece AB?ye yönelik bir sistem olmaması? olarak açıklayan Roder Genel Müdürü, ?Bu, ülkemizin yaklaşık 40 yıllık uluslararası transit tecrübesinin yansıtıldığı bir sistem ve ürün. Sistemi, Rus gümrük idaresine de, İran gümrük idaresine de sunabilirsiniz. İran ve Rusya?nın IT yapıları çok üstündür. Dolayısıyla, sadece AB ülkelerinde kullanılacak diye bir kayıt yok. AB ülkelerinde kullanılacaksa, adı T 1, Rusya?da kullanılacaksa T 5 olur. İşin enteresan tarafı, artık Bulgaristan da, bir AB ülkesi olmuştur. Dolayısıyla T 1 sistemi orada da geçerlidir. Yakın bir tarihte Bulgaristan?a verilecek bir teminatla, Bulgaristan, Romanya, Avusturya, Macaristan, Almanya ve diğer AB ülkelerine yapılacak karayolu taşımalarında da bu sistem geçerli olacaktır? ifadelerini kullandı.
Nasıl işliyor?
AB, transit işlemlerini çözmek için NCTS (New Computerized Transit System) adlı kendi sistemini kurmuş. Roder?in geliştirmiş olduğu sistem de, NCTS altyapısın kullanıyor. Size bir user kod ve password veriliyor, onaylanmış kullanıcı haline geliyorsunuz. Roder?in web sitesine girdiğinizde, beyanname önünüzde. Beyannameyi dolduruyorsunuz, bir tuşla İtalya gümrüğüne sunulmuş oluyor. Aracınız daha Türkiye?deyken ?T 1 belgeniz tescil ediliyor. Aracınız geldiğinde de onaylanma işlemi yapılacaktır? mesajı alıyorsunuz. Sistemde beyannamelerin doldurulması 7-10 dakika alıyor. Araç, gemiden iner inmez, onaydan sonra yoluna devam ediyor ve istediği kadar boşaltma yapabiliyor.
Sistem şu anda sadece ihracat aşamasında kullanılıyor. Nakliyeci, ortalama 4.2 gün içinde sonlandırma mesajlarını ilgili gümrük idaresinden alabiliyor.
Selçuk ONUR