Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, hükümetin, TCDD'nin toplu iş sözleşmesinde anlaşmaya varılması için bütçe şartlarını zorladığını belirterek, bunun ''Hükümetin işçi lehine bakış açısının göstergesi'' olduğunu söyledi.
TCDD ile Demiryol-İş arasında, 16 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesinin imzalanması dolayısıyla TCDD Genel Müdürlüğü'nde düzenlenen törende konuşan Yazıcı, toplu iş sözleşmesi görüşmelerine Ocak ayında başlandığını, süreç içinde bazı konularda anlaşmaya varılamaması üzerine geçici bir tıkanıklık yaşandığını anımsattı.
Yazıcı, ''Türkiye'de bu tıkanmadan dolayı sevinenler olduğunu'' ancak hükümetin ve Türk-İş'in ''metanetli'' yaklaşımıyla tıkanıklığın aşıldığını belirtti.
Hükümetin, toplu iş sözleşmesinde anlaşmaya varılması için ekonomik krize rağmen bütçe şartlarını zorladığını ifade eden Yazıcı, ''Hükümetimizin bütçe şartlarını zorlayarak toplu iş sözleşmesini imzalaması, işçi lehine bakış açısının göstergesidir'' diye konuştu.
İktidar olarak toplumun tüm kesimlerine adaletle yaklaştıklarını vurgulayan Yazıcı, çalışmalarının temelinde adalet, kalkınma ve demokratikleşmenin yer aldığını kaydetti.
Yazıcı, TCDD çalışanlarını kapsayan toplu iş sözleşmesi protokolünü imzalamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ''ücretlerde yapılan artışla çalışanların hayatlarının biraz daha iyileştirmesinin iktidarın mutluluk vesilesi olacağını'' bildirdi.
-TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNİ 4. KEZ İMZALADI-
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, TCDD ile Demiryol-İş arasındaki toplu iş sözleşmesine bakan olarak 4. kez imza koyduğunu söyledi.
Tarafların anlaşarak sözleşmeyi bağıtlamaları ile çalışma barışının tekrar tesis edildiğini ifade eden Yıldırım, bundan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Yıldırım, işveren, iş yeri ve işçinin çalışma hayatının temel unsurları olduğunu, bunlardan birinin eksik olması halinde çalışma hayatının devam edemeyeceğini belirtti.
TCDD'nin son 7 yılda, ''yarım yüzyıllık bir ihmalden sonra'' büyük projelere imza attığına işaret eden Yıldırım, projelerin başarıya ulaşmasında yöneticilerin olduğu kadar işçilerin de payı olduğunu kaydetti.
Yıldırım, ''İşçinin el emeğinin hakkını vermek asla lütuf değildir, bu bizim başta gelen görevlerimizden biridir'' dedi.
-''2023'E KADAR YATIRIMLAR DEVAM EDECEK''-
Yıldırım, Türkiye'deki demiryolu altyapısı seviyesini, AB demiryollarının seviyesinin üstüne çıkarmayı hedeflediklerine işaret ederek, ''Bundan sonra amacımız, 2023'e kadar TCDD'ye kesintisiz yatırım yapılmasıdır'' diye konuştu.
Son 7 yılda, Marmaray ve hızlı tren gibi projelerin gerçekleştirildiğini anımsatan Yıldırım, Türkiye'nin artık dünyada hızlı tren işleten 8 ülkeden biri haline geldiğini kaydetti.
Yıldırım, ayrıca hızlı tren setlerinin, ray bağlantılarının, rayların yanı sıra tren tekerlerinin de yerli üretimine başlandığını, artık Türkiye'nin bu alanda altyapıdan üst yapıya kadar her şeyi kendisi üretir hale geldiğini anlattı.
Yıldırım, ''TCDD'yi kendi ayakları üstünde durur hale getirmek boynumuzun borcudur'' dedi.
Demiryolları ile ilgili yatırımları gerçekleştirirken eksikliği gidermeye dönük personel alımları da yaptıklarını ifade eden Yıldırım, bu çerçevede 5 bin geçici işçinin daimi işçi kadrosu almasını sağladıklarını belirtti.
Demiryol-İş Genel Sendikası Genel Başkanı Ergun Atalay ise toplu iş sözleşmesinin hayırlı olmasını diledi.
TCDD'den 6 bini aşkın işçinin emekli olmasına karşın çok az sayıda yeni personel alındığını bildiren Atalay, bunun örgütlenme ve sendikal faaliyetler açısından sakıncalarına değindi.
Türk-İş olarak örgütlenmeyle ilgili sıkıntılarının aşılması konusunda Yazıcı ve Yıldırım'dan yardım isteyen Atalay, istihdamın sadece taşeron firmalar eliyle yapılmasını önleyecek tedbirlere açık olduklarını söyledi.
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman da toplu iş sözleşmesinin tüm çalışanlara hayırlı olmasını dileyerek, uzlaşmaya varılmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.
LOJİPORT