Günümüzde teknoloji, günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. İnternet, akıllı telefonlar, sosyal medya ve çeşitli dijital platformlar, iletişimden eğitime kadar birçok alanda devrim niteliğinde değişikliklere yol açmıştır. Ancak, bu teknolojik gelişmelerin getirdiği faydalardan yeterince yararlanamayan bir grup bulunmaktadır: yaşlılar. Yaşlı bireylerin teknoloji kullanım oranlarının düşük olması hem bireysel hem de Şirketler açısından önemli sorunları beraberinde getirmektedir.
Araştırmalar, yaşlı bireylerin teknolojiye olan ilgisinin ve kullanım oranının genç nesillere göre belirgin bir şekilde düşük olduğunu ortaya koymaktadır. Örneğin, 2021 yılında yapılan bir araştırma, 65 yaş üzerindeki bireylerin yalnızca %42'sinin internet kullandığını, %30'unun ise sosyal medya platformlarında aktif olduğunu göstermektedir. Bu oranlar, 18-34 yaş grubundaki bireylerde sırasıyla %97 ve %85 gibi oldukça yüksek rakamlara ulaşmaktadır. Bu durum, yaşlıların teknolojiye erişiminde önemli bir uçurum olduğunu ortaya koymaktadır.
Şirketlerin yönetim kurulunda yer alan 65 yaş üstü CEO’ların teknoloji ile ilgili bir sıkıntısı yoktur. Tam tersine teknolojinin içinde kendilerini daha genç hissederler ve ortamlara çabuk adapte olurlar. CEO’lar kendi iç dünyalarında yaşadıkları sıkıntı olsa da çalıştıkları genç müdürler veya asistanlar ile teknolojiden de çok uzakta değillerdir.
Fakat KOBİ ve aile şirketi olarak faaliyet gösteren firmaların kurucuları olan yaşlıların çocukları veya torunları ile ilgili aralarında ki kuşak çatışmasının yeni adı teknoloji çatışmasıdır.
Şirketlerin tanınması, üretmesi, ihracatı, pazarlama ve satış planlamaları, müşteri memnuniyeti ve müşteri takip programları gibi birçok konuda teknoloji alt yapısına sahip olunması gereken zamanda sosyal medyadan tutun çağrı merkezine kadar birçok konuda eksik alt yapısı olan ve bunların ne işe yaradığını anlamayan bir zihniyette patronlar var.
Pazarlama stratejilerini planlarken bile teknolojiyi düşünmeyen, anlamayan ve parayı çöpe atmak olarak nitelendiren KOBİ yaşlıları sektörlerinde gerilemeye muhtaçtırlar.
Yaşlıların Teknoloji ile Yaşadığı Zorluklar:
Yaşlıların teknoloji kullanma konusundaki zorlukları, genellikle bir dizi faktörden kaynaklanmaktadır:
- Dijital Okuryazarlık Eksikliği: Birçok yaşlı birey, dijital okuryazarlık becerilerinde yetersizdir. Bu durum, tanıtım ve eğitim eksiklikleri nedeniyle teknolojiyle tanışmalarının geç olmasından kaynaklanmaktadır.
- Fiziksel Engel ve Yaşlanmaya Bağlı Sorunlar: Göz yorgunluğu, işitme kaybı, motor becerilerde azalma gibi yaşa bağlı fiziksel engeller, teknoloji kullanımı sırasında ciddi zorluklar yaşanmasına neden olmaktadır. Örneğin, küçük ekranları kullanmakta zorlanan yaşlı bireyler, bu durumu aşamamanın verdiği hayal kırıklığıyla teknolojiye olan ilgilerinin azalmasına yol açmaktadır.
- Korku ve Güvensizlik: Teknolojiye karşı duyulan korku, yaşlıların dijital dünyaya girişini engelleyen diğer bir faktördür. Siber güvenliğin yanı sıra, internet dolandırıcılığı ve kişisel bilgilerinin kötüye kullanılma riski, yaşlı bireyler için büyük bir endişe kaynağıdır. Bu korkular, onları dijital dünyadan uzaklaştırmakta, bu da teknoloji kullanım oranlarını düşürmektedir.
- Düşük Motivasyon: Teknolojinin kullanmaya yönelik düşük motivasyon, yaşlı bireylerin bu alandaki etkinliğini de olumsuz etkilemektedir. Gençlerle yetişkinler arasındaki etkileşim eksikliği, sosyal medya ve internetin sağladığı fırsatlardan faydalanma isteğini azaltmaktadır.
Yaşlıların teknoloji kullanımındaki bu sorunlar, kendi firmaları ve çalışanları üzerinde de geniş kapsamlı etkiler yaratmaktadır. Teknolojiye erişimlerinin kısıtlı olması hem iletişimde hem de şirketlerinin teknolojik alt yapısında olumsuz etkiler yaratmakta, müşteri memnuniyetinden stok maliyetine kadar birçok konuda yanlış kararlar verilmesine sebep olmaktadır. Kuşak çatışmasının son hali olan teknoloji çatışmasında geri adım atılamaması ve zamana ayak uydurulamaması gibi konular hem sektörleri hem de ülkeyi etkilemektedir. Yeni bir bakış açısı getirilmesi, teknolojik yatırımların arttırılması, çalışanlara daha fazla teknolojik alt yapı hazırlanması, eğitim politikalarının düzeltilmesi gibi birçok konu başlığının altını dolduracak olanlar eğitimli, teknoloji ile barışık olanlar olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin 101 yaşında ileriye doğru atılacak her bir adımın arkasında bu bilinç olacaktır.
Sabri ERGENECOŞAR