Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Endüstri Mühendisliği Kulübünce SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen konferansta konuşan Özer, Toyota'nın dünyadaki 27 ülkede üretim yaptığını söyledi.
Toyota Türkiye'nin Avrupa'da yer alan 9 Toyota fabrikası arasında 3'üncü büyük fabrika olduğunu belirten Özer, verimlilik, kalite ve çeşitli parametreler açısından Avrupa'da öncü konumda bulunduklarını anlattı.
Özer, Toyota Türkiye'de 3 bin kişi çalıştığını kaydederek, toplam yatırımlarının 1,2 milyar Avro, yaklaşık 1,7 milyar dolar olduğunu belirterek, ''Bu yılki tahmini ciromuz 1,8 milyar dolar civarında olacaktır'' dedi.
-YERLİ OTOMOBİL ÜRETİMİ-
Global ekonomik kriz nedeniyle üretimdeki düşüşe karşın üretimin yüzde 40'ını ihracat olarak gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Özer, Toyota Türkiye'nin kurulduğu günden bu yana 19 milyar dolarlık ihracat gelirini ülkeye kazandırdığını bildirdi.
Firmanın Türkiye'de üretilen araçların üzerlerindeki parçaların hacim cinsinden ağırlığına bakıldığında, yüzde 80'inin yerli üretim olduğuna dikkati çeken Özer, şunları dile getirdi:
''Yerlilik oranı en yüksek araçlardan bir tanesiyiz. Başbakanımız yerli araç yapılmasını istiyor. Otomotiv Sanayii Derneği yönetim kurulu üyesiyim. Ne yapsak, ne etsek diye düşünüyorum açıkçası. Aslında biz de çok taraf değiliz, çünkü Başbakanımız babalara seslendi orada. 'Babalar yapın' dedi. Koç Grubu'na vs. Koç Grubu da topu biraz Otomotiv Sanayii Derneği'ne atıp, işi biraz olsun yaygınlaştırmaya uğraşıyor. Hiç tereddütsüz yaparız ama neyi üreteceksiniz? Otomobil yapar mıyız? Toyota'nın 500 çeşit arabası var. Bir tane arabayla kime ne satacaksınız? Marka yaratmış olanlara bakın. Diyelim ki, ürün gamımızı da aştık. Otomotiv işi hacim işidir. 170 bin kapasitemiz var, düzgün bir yatırımla 217 bine çıkaracak durumdayız. Bu yıl 95 bin araç üreteceğiz. Tabiri mazur görün, cayır cayır zarar ediyoruz. 130 bine çıkarsak kar edeceğiz. Türkiye pazarına önce bir bakmamız lazım. Türkiye pazarının yüzde 70'i ithal araç.''
-GERİ ÇAĞIRMALAR-
Toyota'nın bazı modellerinin geri çağrılmasıyla ilgili Özer, 2010 yılı başında Amerika'da 10 milyona yakın aracın geri çağrıldığını belirtti.
Kendi düşüncesine göre araçları geri çağırmayı gerektirecek bir sorun bulunmadığını ifade eden Özer, ''Yapılan en büyük şey gaz pedalında geçmeli bir yapı var, geçmenin arasına bozuk para kadar bir metal takıldı ve bütün sorun ortadan kalktı. Aslında ona da ihtiyaç yoktu'' diye konuştu.
Özer, Amerika Ulaşım Dairesi ve NASA'nın 10 aydan beri Toyota'nın araçlarını yoğun bir şekilde incelediğini belirterek, incelemenin ardından Toyota'nın hiçbir hatası olmadığının açıklandığını ifade etti.
Global ekonomik krizin ardından her ülkede pazarın toparlanarak kriz öncesinin üzerine çıktığına işaret eden Özer, Avrupa'da ise satışların iyi olmadığını söyledi.
-HİBRİT ARAÇLAR-
Akaryakıt fiyatlarındaki artışın sorulması üzerine Özer, ''Yakıt fiyatlarının artmasına diyecek bir şey yok. Korkunç, çok yüksek bir vergi var. Öbür taraftan da olan vergiyi eleştirmek de kolay. Devlet bir yerden bir şey toplayacak ki bir şekilde hizmet versin. Vergiler konusunda yorum yapmak benim ihtisas alanım değil. İsteriz ki daha ucuz olsun fakat daha ucuz olsa ne olacak? Dış ticaret açığı had safhada, daha fazla benzin alacaksın, daha fazla dış ticaret açığı olacak. İşin o yanına da bakmak lazım'' dedi.
Hibrit ve elektrikli araçların geleceği konusunda da Özer, Toyota'nın 1996 yılından itibaren hibrit araçların ticari olarak satışına başladığını anımsattı. Dünya genelinde 3 milyon adet Toyota hibrit aracın piyasada olduğunu kaydeden Özer, kendisinin de 5 yıl hibrit araç kullandığını ve bu araçların şehir içi kullanımda en az yüzde 50 yakıt tasarrufu sağladığını ifade etti.
Elektrikli araçların şehir içi kısa mesafelerde bir çözüm olabileceğini belirten Özer, söyle konuştu:
''Bence hibrit araçlar yeni bir teknoloji gelene kadar geçiş dönemi için en uygun çözüm. Hibrit araçların karbon salınımı 82, elektrikli araçların karbon salınım oranı sıfır. Değil mi? Peki o elektrik neyle doluyor? Eğer onun elektriğini Afşin Elbistan'dan kömür koyarak yapıyorsanız, oranın karbon salınımı 100'ün üzerinde. Elektrikli araç inşallah başarılı olur. 160 kilometre gidecek diyorlar. Cep telefonlarından biliyoruz. Bir süre sonra pilimizin dayanma süresi azalıyor. Bir yıl kullandıktan sonra arabayı Gebze'de oturan bir arkadaşımız Atatürk Havalimanı'ndan bir tanıdığını almaya gittiğinde ve kışın soğuksa, yağmur yağıyorsa, sileceği ve kaloriferi çalıştırırsa acaba geri dönebilecek mi? O soruyu soruyorum sadece. Umarım döner, düşünmüşlerdir. Renault'un hakikaten de kaliteli düzgün üretim yaptığını biliyorum. Çok şey öğrendim Renault'tan, aleyhlerine konuşursam da bazı şeyleri inkar edip vefasızlık yapmış olurum. Muhtemelen şehir içinde kullanmak, uzun yolda fazla kullanmamak amacıyla dizayn edilmiş araçlar. Biz hibrit üretiyoruz ve yeteri kadar satılıyor dünyada'' diye konuştu.
LOJİPORT